Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

aldırmak, (aldurmak) ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Tarama Sözlüğü

aldırmak, (aldurmak) anlamı
Kaptırmak.

"aldırmak, (aldurmak)" için örnek kullanımlar

Kapitalizme abdest aldırmak ve ona asker olmak mı olacaktı sonumuz?
Take heed and do wudu capitalism would be the end for him to be a soldier?
Kaynak: radikal.com.tr
Yürütmeyi durdurma kararı aldırmak için Sakarya İdare Mahkemesi'ne başvurdu.
Administrative Court decided to suspend the execution of Sakarya was admitted for abortion.
Kaynak: timeturk.com
O, kan aldırmak konusunda da ince bir detaya işaret ediyor.
He is a fine detail, pointing to the blood heed.
Kaynak: samanyoluhaber.com
Sektörü stratejik yatırımlar kategorisine aldırmak için çalışmalarımız var.
Sector's efforts to take heed of the category of strategic investments.
Kaynak: haber.stargazete.com
Kürtajı resmi olarak serbest bırakan ilk ülke Rusya 'dır. 1920 yılında hangi sebeble olursa olsun cenin aldırmak bu ülkede suç olmaktan
Kaynak: Kürtaj
Abdullah Çatlı 'nın istihbarat amaçlı kullanıldığını ancak daha sonra kontrolden çıkıp kendisini bile görevden aldırmak istediğini ileri
Kaynak: Mehmet Eymür
Kesilecek kurbanlık keçiye abdest aldırmak,Gün battıktan sonra komşuya yoğurt verirken içine yeşil bir yaprak koymak gibi,yeni doğan çocuğu
Kaynak: Göçerler, Korkuteli
Milo dişarda nefes almak için onlara su tüpü aldırmak ister. Sonra Milo onlar gelmediği için kafasına kask geçirir ve akvaryumun dışına
Kaynak: Sudan Çıkmış Balık (Balık Oltası)
Cemil İffet'i çocuğu aldırmak içinde ikna eder, yine de İffet buna çok üzülür. Kürtaj'ın etkisiyle İffet yatakta yatarken Cemil'in
Kaynak: İffet (film)
Yol göstermek, öğüt vermek, ibret aldırmak gibi kaygılar güdülmez. Bu durum ancak atasözlerinde söz konusudur. Türkçede bazı deyimler, hem
Kaynak: Türkçede deyim
15 Haziran - DİSK 'e bağlı işçiler, TBMM 'deki Sendikalar Kanunu tasarısını geri aldırmak için çeşitli işyerlerinde işi durdurdular.
Kaynak: 1970'te Türkiye
Mahalli idareler ilgili diğer kuruluşlarla işbirliği suretiyle çevre sağlığını ilgilendiren gerekli tedbirleri almak ve aldırmak,
Kaynak: Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı
koyduğu" "İsrail-Filistin" barış girişimlerinin önünü keserek Arafat'ın Washington'dan ayağını kesmek ve İsrail devletine rahat nefes aldırmak!
Kaynak: Monica Lewinsky skandalı
Mayıs 2008'de kanserin sıçradığı midesinden parça aldırmak için ameliyat oldu. Bu dönemde vasiyetini yazdı ve tüm mallarını eşine bıraktı
Kaynak: Patrick Swayze
Örneğin, hasta yunusların diğer yunuslar tarafından taşınılıp nefes aldırmak için su yüzüne çıkarıldıkları izlenilmiştir. Doğum
Kaynak: Tırtak
Albay Winter'i görevinden aldırmak isteyen general Irwin, Askeri yasa lara göre hapisane müdürünün görevinden alınması için hapisanenin
Kaynak: Son Kale
uygulanması için mutlaka Parlamento Kanunu olarak Parlamento'dan geçmeleri gerekmediği hakkında bir karar aldırmak için yüksek mahkemeye başvurdu.
Kaynak: Muhteşem Devrim
Aile, Kadın ve Çocuk: Çocuk aldırmak serbest bırakıldı. Zamanla, koşullar iyileştikçe, ailenin güçlendirilmesine önem verildi: 1936'da çocuk
Kaynak: Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği
Ancak bir dış gebelik geçirdiği tespit edilince çocuğunu aldırmak zorunda kaldı. Son yılları: Marilyn, 1959 yılında Billy Wilder 'ın
Kaynak: Marilyn Monroe

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.