ertelemek ne demek?
- 3 sözlük, 4 sonuç.Divanü Lügati't-Türk
ertelemek anlamı
erken başlamak
erken başlamak
ertelemek anlamı
erkene başlamak
erkene başlamak
Güncel Türkçe Sözlük
ertelemek anlamı
(-i) Sonraya bırakmak, tehir etmek, tecil etmek, talik etmek: "Biraz da Mine'nin etkisiyle bu soruyu yanıtlamayı erteledim." -A. Ümit.
(-i) Sonraya bırakmak, tehir etmek, tecil etmek, talik etmek: "Biraz da Mine'nin etkisiyle bu soruyu yanıtlamayı erteledim." -A. Ümit.
Türkçe - İngilizce
ertelemek anlamı
fiil
1) postpone
2) delay
3) put off
4) defer
5) reprieve
6) procrastinate
7) suspend
8) adjourn
9) hold off
10) stay
11) carry over
12) continue
13) hang up
14) hold over
15) lay by
16) lay over
17) leave over
18) lay aside
19) reserve
20) respite
21) scrub
22) shelve
23) sidetrack
24) table
25) waive
fiil
1) postpone
2) delay
3) put off
4) defer
5) reprieve
6) procrastinate
7) suspend
8) adjourn
9) hold off
10) stay
11) carry over
12) continue
13) hang up
14) hold over
15) lay by
16) lay over
17) leave over
18) lay aside
19) reserve
20) respite
21) scrub
22) shelve
23) sidetrack
24) table
25) waive
ertelemek eş anlamlısı
talik etmek
1) asmak; 2) bir işin yapılmasını sonraya bırakmak, ertelemek.
1) asmak; 2) bir işin yapılmasını sonraya bırakmak, ertelemek.
tecil etmek
ertelemek.
ertelemek.
tehir etmek
ertelemek: "Satış işinin güçlüğünü ondan iyice öğrendim, tehir etmeye mecbur oldum." -Y. K. Beyatlı.
ertelemek: "Satış işinin güçlüğünü ondan iyice öğrendim, tehir etmeye mecbur oldum." -Y. K. Beyatlı.
"ertelemek" için örnek kullanımlar
Bu durumda vatandaşlar, ev alma kararlarını ertelemek zorunda kaldı.
In this case, citizens were forced to postpone the home buying decision.
Kaynak: emlak.haber7.comŞentop, bazı işlerini ertelemek durumunda kaldığını dile getirdi.
Şentop, some work remains to postpone said.
Kaynak: habervitrini.comİhaleleri ertelemek geçici bir çözüm, ama olumlu bir adım' dedi.
Tenders postpone a temporary solution, but a positive step, "he said.
Kaynak: euractiv.com.trSorunları ertelemek Türkiye'yi bir süre ertelesek, yaralanırız.
Problems in Turkey postpone postponed for a while, bruised.
Kaynak: haber.mynet.comfilm festivali 1945 'te Auguste ve Louis Lumiére tarafından gerçekleştirilecekti ama II. Dünya Savaşı yüzünden ertelemek zorunda kalındı.
Kaynak: Cannes Film Festivali
Kaynak: Cannes Film Festivali
Lig hayallerini hep başka baharlara ertelemek zorunda kaldı. Kozan Belediyespor ile ezeli rakipleri Kadirlispor , Ceyhanspor ve
Kaynak: Kozan Belediyespor
Kaynak: Kozan Belediyespor
seçimine aday gösterildi ama Roman Herzog 'un bu göreve seçilmesiyle devletin en yüksek makamına yükselme hedefini ertelemek zorunda kaldı.
Kaynak: Johannes Rau
Kaynak: Johannes Rau
saraya yerleşen erkekler arasından eş seçmesini ertelemek için gündüz ördüğü örgüyü gece sökmesi ile tanınır ve sadakat imgesi olarak bilinir.
Kaynak: Penelope
Kaynak: Penelope
birleştirip Büyük İskender 'in de hayali olarak bilinen tüm dünyaya sahip olmaktı. MÖ 44 'te Sezar ölünce bu hayallerini ertelemek zorunda kaldı.
Kaynak: VII. Kleopatra
Kaynak: VII. Kleopatra
Kesin olmayan bu zafer Napoléon'u, harekatın sonuçlandırılmasını haziran ayına ertelemek zorunda bıraktı (Friedland Muharebesi ).
Kaynak: Eylau Muharebesi
Kaynak: Eylau Muharebesi
Hükümet kuvvetlerine karşı, siyah çoğunluğun kaçınılmaz iktidarını ertelemek amacıyla, tüm komşularını istikrarsızlığa sürükleme
Kaynak: Jonas Savimbi
Kaynak: Jonas Savimbi
partili demokrasiye geçiş sinyalleri veren İsmet İnönü ise buhranlar dönemi ve savaş dönemiyle beraber bu kararını ertelemek zorunda kalmıştır.
Kaynak: Tek parti yönetimi
Kaynak: Tek parti yönetimi
ama Milo ve Bea'nin randevusu vardır ama Oscar hemen atlar ve ertelemek isteğini söyler, çünkü onun da bir kız arkadışının olduğunu söyler.
Kaynak: Doris Çiçeksi Büyü (Balık Oltası)
Kaynak: Doris Çiçeksi Büyü (Balık Oltası)
Georges Bataille'ın formülü uyarınca, “hayatı sonraya ertelemek” istemiyordu Gorz. İlk zamanlardaki gibi Dorine'in mevcudiyetine ihtiyaç
Kaynak: André Gorz
Kaynak: André Gorz
Aynı günün ilerleyen saatlerinde Suvla'ya gelen General Hamilton, hiçbir hazırlık yapılmadığı için harekatı 24 saat ertelemek zorunda
Kaynak: Tekketepe Muharebesi
Kaynak: Tekketepe Muharebesi
planlamışsa da, Fransız topçu bataryalarının gerekli hazırlıkları yapabilmeleri için harekat 12 Temmuz 1915 tarihine ertelemek gerekmiştir.
Kaynak: İkinci Kerevizdere Muharebesi
Kaynak: İkinci Kerevizdere Muharebesi
Rummidge'e gelmeyi kabul etmesinin tek sebebi eşinin boşanma davası açmayı ertelemek için Zapp'in altı ay boyunca evden ayrı kalmasını
Kaynak: Yerleri Değiştirme
Kaynak: Yerleri Değiştirme
Bu arada para kazanmayı, mimar olma fırsatını, dünyayı gezmeyi, kısaca tüm hayallerini ertelemek zorunda kalmıştır. Kasabaya yaptığı bunca
Kaynak: Şahane Hayat
Kaynak: Şahane Hayat
Kıtalararası uçuşunu hava şartlarından birkaç kez ertelemek zorunda kaldı ve havanın düzelmesini beklemeye başladı. Bu arada rakiplerinin
Kaynak: Charles Lindbergh
Kaynak: Charles Lindbergh
Düşük öncelikli aygıtı ertelemek seçenek değildir çünkü bu yüksek öncelikli aygıtların servis isteminin tespit edilmesini önler.
Kaynak: Kesme
Kaynak: Kesme
Bu durumda işlemi 1-2 hafta sonrasına ertelemek gerekebilir. Genetik tanı amacıyla yapılan amniosentez sonrası yaklaşık %1-2 anne adayında "
Kaynak: Amniyosentez
Kaynak: Amniyosentez
Ancak Michael Jackson hayalim tahminimden 10 sene evvel gerçekleşti, dolayısıyla bende emeklilik planlarımı biraz ertelemek durumunda
Kaynak: Akon
Kaynak: Akon
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
