Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

faydasız ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

faydasız anlamı
sf. Yararsız: "Bir aralık evden savuşmak da aklına geldi ama faydasız buldu." -M. Ş. Esendal.

Türkçe - İngilizce

faydasız anlamı
sıfat
1) useless
2) fruitless
3) vain
4) ineffectual
5) void
6) unavailing
7) profitless
8) unprofitable
9) bootless
10) unobliging
11) nugatory
12) inefficacious
13) unusable
14) barren
15) no-good
kelime öbeği
1) it's no use
zarf
1) it's no go

faydasız eş anlamlısı

yararsız
sf. Yarar sağlamayan, yararı olmayan, işe yaramayan, faydasız, nafile.

"faydasız" için örnek kullanımlar

bu tartışmalarla faydasız zaman geçirilmemesini temenni ediyorum.

I hope you will geçirilmemesini the time of these discussions is useless.

Kaynak: siyaset.milliyet.com.tr

Dünyânın faydasız zevklerine aldanan, ölümden habersiz yaşar.

Useless pleasures of the world deceived, unaware that death lives.

Kaynak: turkiyegazetesi.com.tr

Faydasız işleri, anlaşmaları, veya planları sonlandırma niyetinde olabilirsiniz.

Useless jobs, contracts, or plans may intend to terminate.

Kaynak: medya73.com

Unutmayın; kilo vermek için sadece aç kalmak faydasız.

Please note that in order to lose weight is useless just to stay open.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Bu da bitkinin diğer faydasız ancak yan etkileri de olabilen bölümlerinden hastayı uzak tutmayı sağlamaktadır. Günümüzde fitoterapinin en
Kaynak: Fitoterapi

olduğunda ve savunucuların bu araçları kolaylıkla vurduğu hassas hedeflerde zırhlı araçların hazır bulunmasının faydasız olduğu kanıtlandı.
Kaynak: Mardakert ve Martuni Taarruzları

Eskiden çoğu doktor bubonun patlatılmasının bir çözüm olduğuna inanıyorduysa da modern tıbbın görüşüne göre bu faydasız ve hatta
Kaynak: Bubo

Ele aldığı diğer bir konu ise; faydalı ve faydasız kasti davranışları anlatan “Karma Prensibi ”dir.“ Doğru Zihniyet”; kinden arınma,
Kaynak: Sekiz Aşamalı Asil Yol

Eleştiriler, karar alma sürecinde en küçük ayrıntı için dahi çalışanlara danışılmasını, zaman kaybı, faydasız, ve bu yüzden verimsiz
Kaynak: Özyönetim

Sana zulüm etmişler ve gidip gelme sermayesi vermişler ki, daima faydasız mücadele edesin ve uğursuz yüzler görüp sert sözler işitesin.
Kaynak: Şikâyetnâme

Yste faydasız ilmin sahibi, kendini âlim sanan bu ümmîlerin aydınlanması için yapılan iftiralardan olusan haksızlıgı telâfi etmek ve
Kaynak: İmam Mehdi

Jhānalar zihnin beş engel 'den (tutku, nefret, tembellik, heyecan, şüphe) ve (ikinci jhānadan sonra) faydasız tutarsız düşünceden
Kaynak: Dhyana

Filmde nükleer patlama sırasında piknik yapmakta olan bir ailenin üstlerini gazete kâğıtlarıyla örtmesi komik olacak ölçüde faydasız
Kaynak: Duck and Cover (film)

Askerler yaptıkları taarruzların anlamsız ve faydasız olduğunu düşünmekteydiler. Cephe gerisindeki Soissons , Villers-Cotterêts , Fère-en-
Kaynak: 1917 Fransız Ordusu Ayaklanmaları

Yukarıdaki hususları ve ümitsiz askeri durumunuzu göz önünde bulundurarak, birçok canların kurban edilmesine sebep olacak faydasız
Kaynak: Medine müdafaası

olanaksız bilgiyi araştırıp faydasız konular üzerinde konuşan felsefecilere ve kendini sadece yasal konularla sınırlandıran mahkeme
Kaynak: İsokrates

sınıf bir kovboydur ve daima patronu Bay Winkle'ı etkilemeye çalışmak için faydasız şeyler dener. Bir macerasında ilk isminin Horace
Kaynak: Cramp İkizler

Kolunu kurtarma çabaları 360 kg'lık kaya karşısında faydasız olmuştu. Üç gün boyunca kayayı kaldırmaya ve bir şekilde kırmaya çalışan
Kaynak: Aron Ralston

Fakat bu dünyayla ilgili usa uygun bir cevap bulmak mümkün olmayacağından bu arayış kaçınılmaz olarak faydasız olacaktır. Sonunda ise
Kaynak: Absürdizm

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)