Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

infial ne demek?

- 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

infial, -li anlamı
is. (infia:li) esk. 1. Birine içerleme, gücenme, kızgınlık duyma. 2. Herhangi bir şeyden etkilenme. 3. fel. Edilgi.

Türkçe - İngilizce

infial anlamı
indignation

infial eş anlamlısı

edilgi
is. fel. Dışarıdan gelip bir şeyde belli bir değişiklik yapan iş veya bu işin sonucu, infial.

"infial" için örnek kullanımlar

Seyirci ile oynarsan ve hakem ona bir şey yapmazsa infial olur.

If you play with the audience and the referee does not do anything to him would be outrage.

Kaynak: gunebakis.com.tr

Seyirciyle oynarlarsa, hakem de ona bir şey yapmazsa mecburen kalabalıkta infial hali oluyor.

Keep playing the audience, the referee does not do anything to her state of indignation is necessarily the crowd.

Kaynak: radikal.com.tr

Bu durum bölgede infial yaratmıştır.

This situation has created a wave of anger in the region.

Kaynak: 08haber.com

Antik dönemden bu yana Pers coğrafyasında icra edilen güreşe yönelik bu karar, İranlı yetkililerde infial yarattı.

The wrestling since ancient times for the execution of this decision geography of Persia, Iranian authorities caused an outrage.

Kaynak: evrensel.net

Bu gazete, 6 Eylül 1955 günü manşetinde "Atatürk'ün Selanik'teki evi bombalandı" haberini yayınlamış ve bu haber üzerine yaşanan infial
Kaynak: Mithat Perin

Gazetenin Yazı İşleri Müdürü Gökşin Sipahioğlu 'nun kalıp değiştirerek girdiği bu haber üzerine yaşanan infial meşhur 6-7 Eylül Olayları
Kaynak: İstanbul Ekspres

Öldürülüşünden iki ay sonra bu sefer yakın mesai arkadaşı savcı Paolo Borsellino 'nun öldürülmesi infial yarattı. Ortaya çıkan büyük
Kaynak: Giovanni Falcone

Purpirar'ın dört ciltlik '12 Asır sessizlik' adlı tarihi eseri , İran İslâm Cumhuriyetinde infial uyandırmış , adeta yer yerinden
Kaynak: Nasir Purpirar

Kırıkkale'de infial başlamıştır ve bu infial toplumsal harekete dönüşmüştür. Şehrin çıkışı tutulmuş, Ankara plakalı olmayan araçlar
Kaynak: 1969 Kırıkkalespor-Tarsus İdman Yurdu maçı

hatta bir ara Yurttaş Kane filmini bile renklendirmeye kalkınca büyük bir infial oldu ve Orson Welles 'in kişisel çabalarıyla bu gerçekleşemedi
Kaynak: Film renklendirme

Kırım ve çevresindeki Kırım Hanlığına ait topraklarda tam bir infial hakimdi. Kırımlılar Osmanlı ve Rusya arasına parçalanmış, Kırım
Kaynak: IV. Devlet Giray

edilmesinin olasılıkla şehzadenin ölümü dolayısıyla halkın gösterdiği infial gösterilerinden de ortaya çıktığını ima ettiği dușunulmektedir.
Kaynak: Çorlulu Köse Bahir Mustafa Paşa

Bu yenilgi İngiliz basınında ve kamuoyunda çok büyük bir infial uyandırdı. Bunun üzerine General Lake ve General Gorringe İngiliz
Kaynak: Kut'ül Ammare Kuşatması

kemirdiği Juan, derste Matilde (Bruna Corrà) ismindeki bir kız öğrenciyi haksız yere rencide edince öğrenciler arasında bir infial başgösterir.
Kaynak: Bir Bisikletlinin Ölümü

Bu kategoriler öz, nicelik, nitelik, izafet, mekan, zaman, durum, aidiyet, eylem ve infial dır. Önermeler: (Latince:De Interpretatione,
Kaynak: Organon

Yazı yayınlandığı saatlerden itibaren internet üzerinde büyük bir infial uyandırmış, bunun üzerine parti internet sitesinden konu ile
Kaynak: Hak ve Eşitlik Partisi

Su veya hava gibi akışkan bir ortam içerisinde büyük miktarda bir enerjinin ani olarak serbest kalmasının sebeb olduğu infial hadisesiyle
Kaynak: Atış bilimi

konuşma yapması İngiltere Müslüman Cemaati nezdinde infial yaratmış, 'İslam düşmanlığı (İslamofobi )' ve ajan provokatörlükle suçlanmıştır.
Kaynak: Denis MacShane

gibi Kurtuluş' ta da infial yaratır ve semtteki gayrı müslimlerin ev ve dükkânlarına yönelik saldırılar başlar (Bakınız: 6-7 Eylül Olayları ).
Kaynak: Kurtuluş, Şişli

Göstericilere karşı polisin uyguladığı şiddet, geniş bir şekilde yayınlandı ve görüntüler toplumda büyük bir infial uyandırdı.
Kaynak: Martin Luther King

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)