Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

kalıtsal ne demek?

 - 11 sözlük, 11 sonuç.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary, heritable Osm. irsî Alm. erblich, erbbeding Fr. héréditaire
Ana ve babadan oğul döle geçebilen karakter. Verasetle geçen.

BSTS / Doğum ve Jinekoloji Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary
Ana-babadan genlerle yavruya aktarılan, genetik, herediter, irsî.

BSTS / Dölerme ve Suni Tohumlama Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. heritable
Kalıtımla geçebilen, irsî

BSTS / Fizyoloji Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary
Anne ve babadan çocuğa aktarılan karakter, herediter.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

kalıtsal anlamı Osm. irsî Fr. héréditaire
(biyoloji, zooloji)

BSTS / Patoloji Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary
Genlerde bilgi olarak bulunan ve ebeveynlerden yavrulara geçen.

BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary
Ana ve babadan oğul döle geçebilen karakter, irsi.

BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary Osm. irsî Alm. vererbt Fr.héréditaire
Ana ve babadan oğul döle geçebilen karakter.

BSTS / Zootekni Terimleri Sözlüğü

kalıtsal anlamı İng. hereditary
Anne babadan yavrulara genetik olarak aktarılan.

Güncel Türkçe Sözlük

kalıtsal anlamı
sf. Kalıtımsal.

Türkçe - İngilizce

kalıtsal anlamı
sıfat
1) hereditary
2) heritable
3) inheritable

kalıtsal eş anlamlısı

kalıtımsal
sf. 1. Soydan geçme, soydan kalma, kalıtımla ilgili, kalıtsal, irsî: "Kadın konularında sağduyudan hayli yoksun oluşu kalıtımsaldı." -R. Erduran. 2. tıp Aileden çocuklara genetik yolla geçen.

"kalıtsal" için örnek kullanımlar

Tekrarlayan böbrek taşları da yine kalıtsal özellik gösterebiliyor.
Again, can show traits of recurrent kidney stones.
Kaynak: gercekgundem.com
Kalıtsal olduğu için bir kuşaktan diğerine geçiyor.
Is inherited from one generation goes.
Kaynak: haberturk.com
İskemik inmede değiştirilemeyen risk faktörleri; yaş, cinsiyet, ırk ve kalıtsal özelliklerdir.
Modifiable risk factors for ischemic stroke, age, gender, race, and genetic features.
Kaynak: haberturk.com
Allah'tan kalıtsal bir şey yok.
God is not a hereditary thing.
Kaynak: aksam.com.tr
Canlıların özelliklerinin kalıtsal olduğunun bilinci ile, tarih öncesi çağlardan beri bitki ve hayvanlar ıslah edilmiştir. Bununla
Kaynak: Genetik
Irsî monarşi, kalıtsal monarşi ya da hanedanlık sistemi, monarşi yönetim sisteminin en yaygın olan ve günümüzde süregelen monarşilerin
Kaynak: Irsî monarşi
Evrim, biyoloji de canlı tür lerinin nesilden nesile kalıtsal değişime uğrayarak ilk halinden farklı özellikler kazanma sürecidir.
Kaynak: Evrim
Canlılarda çevre etkisiyle meydana gelen kalıtsal olmayan değişikliklere Modifikasyon denir.• Kalıtsal değildir. • Genlerin yapısı değil
Kaynak: Modifikasyon
Form, tek bir bireyde görülen, popülasyon u temsil etmeyen, kalıtsal veya kalıtsal olmayan varyasyonlar. " "f." veya "forma" şeklinde
Kaynak: Form (botanik)
Akatalazemi, kalıtsal bir bozukluktur. Kalıtsal olarak kanda eritrosit katalaz ın yokluğu veya düşüklüğü durumuna verilen isimdir.
Kaynak: Akatalazemi
Genetik mühendisliği, canlı ların kalıtsal özelliklerini değiştirerek, onlara yeni işlevler kazandırılmasına yönelik araştırmalar yapan
Kaynak: Genetik mühendisliği
Akondroplazi, sebebi kesin olarak bilinmeyen kalıtsal bir cücelik tipidir. Gövde normal büyüklükte olup, kol ve bacaklar anormal derecede
Kaynak: Akondroplazi
Evrilebilirlik, uyumsal bir evrim sistemi içinde bir canlının kalıtsal fenotipik varyasyon geliştirme kapasitesini tanımlar.
Kaynak: Evrilebilirlik
DNA metilasyonu DNA 'nın bir kimyasal değişimdir, kalıtsal olup sonradan ilk dizi geri gelecek şekilde çıkartılabilir. Bu özelliği
Kaynak: DNA metilasyonu
Harlequin tipi iktiyozis, ender görülen kalıtsal bir deri bozukluğu olup iktiyozis grubu bozukluklardan nonbüllöz iktiyozisin en ağır
Kaynak: Harlequin tipi iktiyozis
Köpeklerde Wobbler Sendromu, boyun bölgesindeki omurların kalıtsal olarak hatalı olarak şekillenmesinden kaynaklanan bir sinir sistemi
Kaynak: Wobbler sendromu
von Willebrant hastalığı (vWH) en yaygın kalıtsal kanama bozukluğudur. 1/800-1/1000 sıklıkta oluşur. von Willebrant faktör (vWF) iki ana
Kaynak: Von Willebrant hastalığı
Sindaktili veya yapışık parmaklılık, kalıtsal bir hastalıktır. Görülme sıklığı 2000 canlı doğumda birdir. Hastaların % 50 sinde bir
Kaynak: Yapışık parmaklılık
Orak hücreli anemi bir kalıtsal hastalık tır. Kan üzerindeki alyuvar ların orak şekli alması olarak tanımlanabilir. Hemoglobin gen
Kaynak: Orak hücreli anemi
İktiyozis, insan ve evcil hayvanlarda görülen kalıtsal bir cilt hastalıkları ailesidir. İktiyozis kelime anlamı olarak "balık cildi"
Kaynak: İktiyozis

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.