kesme ne demek?
- 16 sözlük, 32 sonuç.BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. coupé Alm. coupé Fr. coupé
Klasik balede küçük ara adımı.
Klasik balede küçük ara adımı.
BSTS / Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. chopping
Doğrama.
Doğrama.
BSTS / Histoloji-Embriyoloji Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. sectioning
Emdirme meteryali içerisinde yerleştirilip blok durumuna getirilen örneklerden mikrotomda usulüne uygun kesitler alınması.
Emdirme meteryali içerisinde yerleştirilip blok durumuna getirilen örneklerden mikrotomda usulüne uygun kesitler alınması.
BSTS / Kılıçoyunu Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. Coupe, cut over Fr. Coupé
Çatma durumunda ya da karşı yarışmacının bir çelgi alması sırasında, karşı savutun ucundan bir kesiş devinimi yaparcasına savut ucunu bir öteki doğrultuya geçirme.
Çatma durumunda ya da karşı yarışmacının bir çelgi alması sırasında, karşı savutun ucundan bir kesiş devinimi yaparcasına savut ucunu bir öteki doğrultuya geçirme.
BSTS / Matematik Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. sector Osm. kıta Lat.sectus Alm.Ausschnitt, Sektor Fr.secteur
İki doğru parçası ve bir eğri yayıyla sınırlanan düzlemsel yüzey.
İki doğru parçası ve bir eğri yayıyla sınırlanan düzlemsel yüzey.
BSTS / Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. shearing Alm. Scheren Fr. cisaillement
Metalleri, kesiciler kullanarak parçalara ayırma işlemi.
Metalleri, kesiciler kullanarak parçalara ayırma işlemi.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. cut (out), cutaway, straight cut, abrupt passage Osm. kesinti, net kesinti, "cut" Alm. scharfe Überblendung, harte Überblendung, direkte Übergang, Schnitt, "Cut" Fr. c
Sinem. 1. Alıcı yönetmenine, ses yönetmenine "kes!" komutu vererek çevirimi sona erdirme. 2. İki çekimin kurguda birbirini izlemesinden doğan durum. TV. 3. Televizyonda aynı sonucun, bir alıcıdan öbürüne geçme yoluyla sağlanması. 4. Bir oluğun çıkışını birdenbire sona erdirme.
Sinem. 1. Alıcı yönetmenine, ses yönetmenine "kes!" komutu vererek çevirimi sona erdirme. 2. İki çekimin kurguda birbirini izlemesinden doğan durum. TV. 3. Televizyonda aynı sonucun, bir alıcıdan öbürüne geçme yoluyla sağlanması. 4. Bir oluğun çıkışını birdenbire sona erdirme.
BSTS / Tarım Terimleri
kesme anlamı Osm. kâkül stirnschopf
perçem, kâkül
perçem, kâkül
BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı İng. 1- decoupling, 2- cutting Osm.1- dekuplaj, 2- dekupaj Fr. découplage
1- elektrik: İki çevrimin bağlantısını ayırma işlemi. 2- radyo. Çok sayıda çevrimin ortak dirençleri nedeniyle oluşan yeni bağlantıların etkisini gidermeye ya da azaltmaya yarayan düzen. 3- sinema: Bir filmin kaba kurgusuna hazırlık olarak kesilmesi işlemi.
1- elektrik: İki çevrimin bağlantısını ayırma işlemi. 2- radyo. Çok sayıda çevrimin ortak dirençleri nedeniyle oluşan yeni bağlantıların etkisini gidermeye ya da azaltmaya yarayan düzen. 3- sinema: Bir filmin kaba kurgusuna hazırlık olarak kesilmesi işlemi.
BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü
kesme anlamı Osm. kat Fr. réticence
Koşukta ya da düzeyazıda, bir tümceyi sonu anlaşılacak biçimde Yarım bırakma sanatı. Ör.: Ey kimsesiz avare çocuklar... hele sizler, Hele sizler. . . . (Tevfik Fikret)
Koşukta ya da düzeyazıda, bir tümceyi sonu anlaşılacak biçimde Yarım bırakma sanatı. Ör.: Ey kimsesiz avare çocuklar... hele sizler, Hele sizler. . . . (Tevfik Fikret)
Divanü Lügati't-Türk
kesme anlamı
enli ok temreni
enli ok temreni
kesme anlamı
kâkül, zülüf, perçem
kâkül, zülüf, perçem
Güncel Türkçe Sözlük
kesme anlamı
is. 1. Kesmek işi: "Bir dönem, içkiyi haftalarca Tamamen kesmeyi başardığım için, ondan sonra içtiğim her kadeh, bir adım gerilemek demekti." -E. Şafak. 2. Teneke, sac vb.ni kesmek için kullanılan makas. 3. sf. Küp biçiminde veya köşeli olarak kesilmiş olan: "Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat." -R. H. Karay. 4. sf. Kesin, değişmez, maktu: Kesme fiyat. 5. db. Kesme işareti. 6. ed. Nazımda veya nesirde, bir cümleyi sonu anlaşılacak biçimde Yarım bırakma sanatı, kat. 7. bit. b. Kıyılarımızda yaygın olarak bulunan, yuvarlak tepeli, 5 m kadar boylu, her dem yeşil, yaprakları küçük ve kenarları testere dişli, çiçekleri yeşilimsi beyaz renkli olan bir süs ağacı, akçakesme (Phillyrea latifolia). 8. mat. Çizgisel iki doğru parçası ve bir eğri yayı ile sınırlanan düzlem yüzeyi. 9. sin. ve TV İki çekimin birbirine doğrudan doğruya bağlanmasından, iki ayrı çekimin birbirini izlemesinden doğan durum. 10. esk. Lokum.
is. 1. Kesmek işi: "Bir dönem, içkiyi haftalarca Tamamen kesmeyi başardığım için, ondan sonra içtiğim her kadeh, bir adım gerilemek demekti." -E. Şafak. 2. Teneke, sac vb.ni kesmek için kullanılan makas. 3. sf. Küp biçiminde veya köşeli olarak kesilmiş olan: "Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat." -R. H. Karay. 4. sf. Kesin, değişmez, maktu: Kesme fiyat. 5. db. Kesme işareti. 6. ed. Nazımda veya nesirde, bir cümleyi sonu anlaşılacak biçimde Yarım bırakma sanatı, kat. 7. bit. b. Kıyılarımızda yaygın olarak bulunan, yuvarlak tepeli, 5 m kadar boylu, her dem yeşil, yaprakları küçük ve kenarları testere dişli, çiçekleri yeşilimsi beyaz renkli olan bir süs ağacı, akçakesme (Phillyrea latifolia). 8. mat. Çizgisel iki doğru parçası ve bir eğri yayı ile sınırlanan düzlem yüzeyi. 9. sin. ve TV İki çekimin birbirine doğrudan doğruya bağlanmasından, iki ayrı çekimin birbirini izlemesinden doğan durum. 10. esk. Lokum.
Tarama Sözlüğü
kesme anlamı
1. Eskiden, savaşlarda ata giydirilen bir çeşit zırh. 2. Bel şeklindeki ok temreni, yassı temren. 3. Temrenli büyük ok
1. Eskiden, savaşlarda ata giydirilen bir çeşit zırh. 2. Bel şeklindeki ok temreni, yassı temren. 3. Temrenli büyük ok
Türkçe - İngilizce
kesme anlamı
isim
1) cutting
2) cut
3) shearing
4) truncation
5) section
6) shutoff
7) interception
8) discontinuation
9) clip
10) scission
11) suppression
12) abscission
13) stoppage
14) cutback
15) curtailment
16) nip
isim
1) cutting
2) cut
3) shearing
4) truncation
5) section
6) shutoff
7) interception
8) discontinuation
9) clip
10) scission
11) suppression
12) abscission
13) stoppage
14) cutback
15) curtailment
16) nip
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
kesme anlamı
Tavla ya da kâğıt oyunlarında kazanana verilen şeker, lokum vb. şeyler.
Tavla ya da kâğıt oyunlarında kazanana verilen şeker, lokum vb. şeyler.
*Bergama -İzmir
-Çanakkale
-Antalya
*Milas -Muğla
kesme anlamı
1. Kumlu, sert toprak. 2. Kaba, yumuşak taş.
1. Kumlu, sert toprak. 2. Kaba, yumuşak taş.
kesme anlamı
1. Pestil. 2. Pekmez ve nişastadan yapılan bir çeşit yiyecek.
1. Pestil. 2. Pekmez ve nişastadan yapılan bir çeşit yiyecek.
kesme anlamı
Kerpiç.
Kerpiç.
-Bolu
kesme anlamı
Yağı alınmış, süzme yoğurt.
Yağı alınmış, süzme yoğurt.
*Beyşehir -Konya
kesme anlamı
Boyunduruğa takılan ağaç.
Boyunduruğa takılan ağaç.
İğneciler *Mudurnu -Bolu
kesme anlamı
Domuz, ayı, kurt avında kullanılan kurşun parçaları.
Domuz, ayı, kurt avında kullanılan kurşun parçaları.
-Bursa
kesme anlamı
1. Bir çeşit pırnal ağacı. 2. Bir çeşit dikensiz keven. 3. Kışın bayvana yedirmek için kesilen katran ağacının dalı.
1. Bir çeşit pırnal ağacı. 2. Bir çeşit dikensiz keven. 3. Kışın bayvana yedirmek için kesilen katran ağacının dalı.
kesme anlamı
Cam, billur.
Cam, billur.
-Sinop
kesme anlamı
Boğaya gelen ineklerin döl tutması için dişilik organının kenarında çıkan, kesilmesi gerekli olan beze : Kesmesi olan inek durmadan boğaya gelir.
Boğaya gelen ineklerin döl tutması için dişilik organının kenarında çıkan, kesilmesi gerekli olan beze : Kesmesi olan inek durmadan boğaya gelir.
Tokat, Bozan -Eskişehir
kesme anlamı
Kesim, bölük.
Kesim, bölük.
*Bor -Niğde
kesme anlamı
Alındaki saçlar, kâkül.
Alındaki saçlar, kâkül.
-Çankırı
kesme anlamı
Yaprakları dikensiz, pırnala benzeyen bir çeşit ağaç.
Yaprakları dikensiz, pırnala benzeyen bir çeşit ağaç.
Uzuncaburç *Silifke İçel
kesme anlamı
Kesme, pestil bulamacından yapılan tatlı
Kesme, pestil bulamacından yapılan tatlı
Diyarbakır
kesme anlamı
İnce şeritler hâlinde kırpılmış hamur. || kesme aşi/çorbasi: bu hamurlardan yapılan çorba
İnce şeritler hâlinde kırpılmış hamur. || kesme aşi/çorbasi: bu hamurlardan yapılan çorba
Erzurum
kesme anlamı
Kışın yaprağını dökmeyen, boyu 4-5 metre olan bir ağaç
Kışın yaprağını dökmeyen, boyu 4-5 metre olan bir ağaç
Adana, Osmaniye
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Kesme anlamı
Sivas ili, Gedikbaşı bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Sivas ili, Gedikbaşı bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
kesme eş anlamlısı
kat
(I) is. 1. Bir yapıda iki döşeme arasında yer alan daire veya odaların bütünü: "Yemekten sonra evin üst katında, ocaklı bir odaya çıktık." -S. F. Abasıyanık. 2. Bir yüzey üzerine az veya çok kalın bir biçimde, düzgün olarak yayılmış bulunan şey: Bir kat yufka, bir kat peynir. 3. Üst üste konulmuş şeylerden her biri, tabaka. 4. Giyeceklerde takım: "Birer kat elbise ile kalacağız." -A. Gündüz. 5. Apartman dairesi. 6. Ön, yan: "Salim, Sait Faik'in Yaşar Nabi katındaki telif ücretini artırmakta büyük rol oynamıştır." -S. Birsel. 7. Huzur. 8. Bükülen veya kıvrılan bir şeyin her kıvrımı: Kumaşın katı. 9. Makam, mevki. 10. Kez, defa, misil: Bu, ondan iki kat pahalı. 11. jeol. Katman. 12. mat. Tekrarlanan bir sayının toplamı: 6, 9, 12 ve 15 sayıları 3 sayısının katlarındandır.
(I) is. 1. Bir yapıda iki döşeme arasında yer alan daire veya odaların bütünü: "Yemekten sonra evin üst katında, ocaklı bir odaya çıktık." -S. F. Abasıyanık. 2. Bir yüzey üzerine az veya çok kalın bir biçimde, düzgün olarak yayılmış bulunan şey: Bir kat yufka, bir kat peynir. 3. Üst üste konulmuş şeylerden her biri, tabaka. 4. Giyeceklerde takım: "Birer kat elbise ile kalacağız." -A. Gündüz. 5. Apartman dairesi. 6. Ön, yan: "Salim, Sait Faik'in Yaşar Nabi katındaki telif ücretini artırmakta büyük rol oynamıştır." -S. Birsel. 7. Huzur. 8. Bükülen veya kıvrılan bir şeyin her kıvrımı: Kumaşın katı. 9. Makam, mevki. 10. Kez, defa, misil: Bu, ondan iki kat pahalı. 11. jeol. Katman. 12. mat. Tekrarlanan bir sayının toplamı: 6, 9, 12 ve 15 sayıları 3 sayısının katlarındandır.
kat
(II) is. esk. 1. Kesme, kesilme. 2. İlgiyi kesme. 3. Sonuca bağlama, bitirme. 4. ed. Kesme.
(II) is. esk. 1. Kesme, kesilme. 2. İlgiyi kesme. 3. Sonuca bağlama, bitirme. 4. ed. Kesme.
kesin
sf. 1. Şüphe ve duraksamaya yer bırakmayan veya geri dönülmeyen, değişmez, mutlak, kati, maktu: "Sevmem kesin sözleri, bir kesin söz duydum mu tersine söylemek gelir içimden." -N. Ataç. 2. zf. Kesinlikle.
sf. 1. Şüphe ve duraksamaya yer bırakmayan veya geri dönülmeyen, değişmez, mutlak, kati, maktu: "Sevmem kesin sözleri, bir kesin söz duydum mu tersine söylemek gelir içimden." -N. Ataç. 2. zf. Kesinlikle.
lokum
is. (l ince okunur) 1. Şekerli nişasta eriyiğini pişirip hafif ağdalaştırarak yapılan, küçük küp veya dikdörtgen biçiminde kesilen şekerleme, kesme, latilokum: "Üsküdar'a gider iken bir mendil buldum / Mendilimin içine lokum doldurdum." -Halk türküsü. 2. Dinamit lokumu.
is. (l ince okunur) 1. Şekerli nişasta eriyiğini pişirip hafif ağdalaştırarak yapılan, küçük küp veya dikdörtgen biçiminde kesilen şekerleme, kesme, latilokum: "Üsküdar'a gider iken bir mendil buldum / Mendilimin içine lokum doldurdum." -Halk türküsü. 2. Dinamit lokumu.
maktu
sf. (maktu:) esk. 1. Kesilmiş, kesik. 2. Kesin olarak değeri biçilmiş. 3. Ölçü ile satılmayan, götürü.
sf. (maktu:) esk. 1. Kesilmiş, kesik. 2. Kesin olarak değeri biçilmiş. 3. Ölçü ile satılmayan, götürü.
"kesme" için örnek kullanımlar
Büyüklerimizin tabiriyle bu kendi bindiği dalı kesme mantığıdır.
This is the logic of the words of elders cutting their own throat.
Kaynak: ilkehaberajansi.com.trOlcan'ın kesme vuruşu farklı şekilde üstten dışarı çıkıyor.
Different way from the top to undercut Olcan'ın coming out.
Kaynak: e-haberajansi.comBunu bir ceza kesme aracı olarak kullanılmasından vazgeçilmesi gerekiyor.
You need to abandon the use of a punishment as a means of cutting.
Kaynak: haber.rotahaber.comBunun 11 bin 400 dekar alanını kesme çiçekçilik oluşturmakta.
This cut-off of 11 thousand 400 hectare area to create floristry.
Kaynak: haberler.comİş kesme, bilgi işlemede donanımsal olarak olağanüstü durumu belirtmek için gönderilen asenkron sinyal veya yazılım da işletimde değişiklik
Kaynak: Kesme
Kaynak: Kesme
Kesme kotarıcı ya da kesme hizmet yordamı, yürütümü alınan kesme tarafından tetiklenen, işletim sistemi veya aygıt sürücüsü nün bir geri
Kaynak: Kesme kotarıcı
Kaynak: Kesme kotarıcı
Rulet kesme pulların, zımba ile delinerek dantel açılması yerine ince kesikler ile bölünmesidir. Rulet kesme tekniği ile bölünen pullarda
Kaynak: Rulet kesme
Kaynak: Rulet kesme
Sıçramalı kesme (jump cut), film kurgu sunda bir devamlı çekiminin orta bölümünün silinmesi ve çekimin başlangıç ve sonunun beraber
Kaynak: Sıçramalı kesme
Kaynak: Sıçramalı kesme
Dalga kesme platformu, kıyı bankları, dalga-kesme tezgahları veya kıyı platformu genellikle falez dibinde ya da dalgaların hareketi ile
Kaynak: Dalga kesme platformu
Kaynak: Dalga kesme platformu
restriksiyon enzimi DNA'yı kesmek için DNA çift sarmal ının her şeker-fosfat omurgasından (yani her zincirden) birer kere olmak üzere iki kesme yapar.
Kaynak: Restriksiyon enzimi
Kaynak: Restriksiyon enzimi
Kristal, billur amorf yapıda ya da kesme cam, kimyadaki katı haldeki bir elementin veya bileşiğin , molekül , atom veya iyon yığınlarının
Kaynak: Kristal
Kaynak: Kristal
İngilizce CUT kelimesi, teknik olarak filmlerde hem iki sahne arasındaki kesme, hem de bitirme işlemini belirten kesme olarak kullanılır ; çn.)
Kaynak: Kurgu (sinema)
Kaynak: Kurgu (sinema)
Ağacın doğal hâliyle ya da makina larca işlenmiş haliyle alınıp, kesme, biçme, zımparalama gibi işlemlerden geçirilerek nesnelerin ortaya
Kaynak: Marangozluk
Kaynak: Marangozluk
TiAlN filmler özellikle delme uygulamalarındaki kesme performansları sebebiyle tercih edilen kaplamalardır. TiAlN filmlerinin sertlikleri
Kaynak: TiAlN
Kaynak: TiAlN
The B-52s (başlangıçta kesme işareti ile The B-52's), 1976'da Athens , Georgia 'da kurulmuş Amerikalı new Wave grubudur. Grubun ilk
Kaynak: The B-52's
Kaynak: The B-52's
Kaidesi kesme taştandır. Gövde kısmı tuğla ve firuze renkli çinilerden yapılmıştır. 8 Yivlidir. Minare günümüzde Antalya kentinin sembolü
Kaynak: Yivli Minare
Kaynak: Yivli Minare
Tek tırnak işareti kesme işareti bir noktalama işareti dir. Tırnak içinde verilen ve yeniden tırnak içine alınması gereken sözcük veya
Kaynak: Tek tırnak işareti
Kaynak: Tek tırnak işareti
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
