köylü ne demek?
- 5 sözlük, 5 sonuç.BSTS / Halkbilim Terimleri Sözlüğü
köylü anlamı İng. peasant, fellow villager Alm. Dörfler, Dorf bewohner, Bauer Fr. paysan, villageois, champêtre
Konukseverlik, gelenekçilik, yazgıcılık, toprağa bağlılık, doğaya bağımlılık, yeniliğe isteksizlik, okuma yazma yetersizliği vb. özellikleri olan, köyde yaşayan kimse. bakınız» köy, köylü sınıfı.
Konukseverlik, gelenekçilik, yazgıcılık, toprağa bağlılık, doğaya bağımlılık, yeniliğe isteksizlik, okuma yazma yetersizliği vb. özellikleri olan, köyde yaşayan kimse. bakınız» köy, köylü sınıfı.
Güncel Türkçe Sözlük
köylü anlamı
sf. 1. Köyde yaşayan veya köyde doğmuş olan: "Biz duyarız en büyük zevkini ruhumuzun / Görünce bir köylünün kıvrılmayan belini." -Ö. B. Uşaklı. 2. is. Köydeş: Hasan benim köylümdür. 3. is. Köy halkı: "Köylüleri, özellikle onları çok iyi tanıyordu." -T. Buğra. 4. mec. Kaba, anlayışsız: "Otomobilin içinden köylü kılıklı, tıknaz bir adam çıktı." -H. Taner.
sf. 1. Köyde yaşayan veya köyde doğmuş olan: "Biz duyarız en büyük zevkini ruhumuzun / Görünce bir köylünün kıvrılmayan belini." -Ö. B. Uşaklı. 2. is. Köydeş: Hasan benim köylümdür. 3. is. Köy halkı: "Köylüleri, özellikle onları çok iyi tanıyordu." -T. Buğra. 4. mec. Kaba, anlayışsız: "Otomobilin içinden köylü kılıklı, tıknaz bir adam çıktı." -H. Taner.
Türkçe - İngilizce
köylü anlamı
isim
1) peasant
2) villager
3) hick
4) countryman
5) rube
6) plowman
7) yokel
8) rustic
9) country folk
10) hayseed
11) kern
12) kerne
13) corydon
14) grass roots
15) ploughman
sıfat
1) peasant
2) countrified
3) provincial
4) rustic
isim
1) peasant
2) villager
3) hick
4) countryman
5) rube
6) plowman
7) yokel
8) rustic
9) country folk
10) hayseed
11) kern
12) kerne
13) corydon
14) grass roots
15) ploughman
sıfat
1) peasant
2) countrified
3) provincial
4) rustic
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
köylü anlamı
(< Far. kûy+lü) köylü
(< Far. kûy+lü) köylü
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Köylü anlamı
Çanakkale ili, Yiğitler bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Çanakkale ili, Yiğitler bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
köylü eş anlamlısı
anlayışsız
sf. 1. Anlayışı kıt olan, kafasız, kavrayışsız, vurdumduymaz, kalın kafalı, izansız, ferasetsiz, gabi. 2. Hoşgörüsüz.
sf. 1. Anlayışı kıt olan, kafasız, kavrayışsız, vurdumduymaz, kalın kafalı, izansız, ferasetsiz, gabi. 2. Hoşgörüsüz.
kaba
sf. 1. Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil, ince karşıtı: "Cebinden kaba fil dişi saplı bir de çakı çıkardı." -Ö. Seyfettin. 2. Taneleri iri: Kaba çakıl. 3. Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz (kimse): "Kaba, hantal, şivesiz bir sürü adamlar kafesinin önüne toplanırlar." -R. H. Karay. 4. Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli: "Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum." -H. R. Gürpınar. 5. is. Kuyruk sokumunun her iki yanındaki şişkin yer. 6. mec. Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü: "Çocuklardan biri ağzından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı." -O. C. Kaygılı.
sf. 1. Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil, ince karşıtı: "Cebinden kaba fil dişi saplı bir de çakı çıkardı." -Ö. Seyfettin. 2. Taneleri iri: Kaba çakıl. 3. Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz (kimse): "Kaba, hantal, şivesiz bir sürü adamlar kafesinin önüne toplanırlar." -R. H. Karay. 4. Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli: "Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum." -H. R. Gürpınar. 5. is. Kuyruk sokumunun her iki yanındaki şişkin yer. 6. mec. Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü: "Çocuklardan biri ağzından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı." -O. C. Kaygılı.
köydeş
is. Aynı köyde oturan kimselerin birbirine göre her biri, köylü.
is. Aynı köyde oturan kimselerin birbirine göre her biri, köylü.
"köylü" için örnek kullanımlar
Öbür köylü cevap vermiş: Etek öpmeyi yasakladığı için kesti!
The other peasant answered: Skirt cut to forbid kissing!
Kaynak: yenimesaj.com.trÇeltik fabrikaları çoğalırsa köylü yüksek fiyata ürünlerini satabilir.
Rice plants can sell their products at a higher price replicated peasant.
Kaynak: haber3.comSözlü uyarı yapan köylü sonunda işi kötü noktaya getirdi.
Verbal warning at the end of the peasant who has brought a bad job.
Kaynak: gazetea24.comÖnlerinde duvar gibi polisleri gören köylü kadınlar kalkanların önünde oturdu.
According to the police, such as the peasant women sat in front of the wall in front of them shields.
Kaynak: yenimesaj.com.trKöylü Köyü, Çanakkale ilinin Bayramiç ilçesine bağlı bir köy dür. Tarihçe: birbirlerine köylü diye hitap ederlermiş köyün adıda buradan gelmektedir.
Kaynak: Köylü, Bayramiç
Kaynak: Köylü, Bayramiç
Ressamın, köylü hayatını konu edindiği birçok janr resmi nden biri olan tablo, Viyana 'daki Sanat Tarihi Müzesi 'nde sergilenmektedir.
Kaynak: Köy Düğünü
Kaynak: Köy Düğünü
Tambov Ayaklanması veya Antonovşina, 1920 – 21 yıllarında Rus İç Savaşı sürerken Bolşevikler e karşı yapılan köylü ayaklanması.
Kaynak: Tambov Ayaklanması
Kaynak: Tambov Ayaklanması
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
