hare
is. (ha:re) esk. 1. Bazı nesne, canlı, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş, dalgır: "Uskumrunun hareleri daha sık, gözleri küçük oysa kolyozun hem hareleri daha taraklı hem gözleri daha patlak." -O. Rifat. 2. Üzerinde dalgalı çizgiler bulunan kumaş. 3. Çok sert taş, mermer.

Sertleştirme sonrası tüm çeliklere uygulandığı gibi gerilim giderme ve meneviş işlemleri uygulanır. Bu işlemler sonrası parça yüzeyinde
Kaynak: Sementasyon

Uygulama Usulü : Bu nedenle meneviş renkleri de oluşur. Meneviş renklerinin yardımı ile temperleme sıcaklığı tahmin edilebilir.
Kaynak: Temperleme

Kızılcık ağaçları, meneviş, kurmut,dağ elması ve o yöre halkının tabiri ile Meğlep ağaçları dağlarında kendiliğinden yetişen meyvelerdir.
Kaynak: Hacıveliuşağı, Andırın

Daha yükseklerdeki bitki örtüsü ise çam, ardıç, sedir, pınar, meşe, palamut, şimşir, meneviş, sandal, karaağaç (bu ağaç cinsi, bilinmeyen
Kaynak: Beldibi, Kaş