NAN ne demek?
- 3 sözlük, 4 sonuç.BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
NAN anlamı
bakınız» N-asetilnöraminik asit
bakınız» N-asetilnöraminik asit
Güncel Türkçe Sözlük
nan anlamı
is. (na:nı) esk. Ekmek: "Alçak, nan ve nimet nankörü hain!" -S. M. Alus.
is. (na:nı) esk. Ekmek: "Alçak, nan ve nimet nankörü hain!" -S. M. Alus.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
nan anlamı
Nereye: Nan gidiyon?
Nereye: Nan gidiyon?
*Kandıra -Kocaeli
nan anlamı
< Far. nân: ekmek || nan haggi üçün: yemin sözü || billohma nana möhdac olmak: çok yoksul düşmek
< Far. nân: ekmek || nan haggi üçün: yemin sözü || billohma nana möhdac olmak: çok yoksul düşmek
NAN eş anlamlısı
ekmek
(I) is. 1. Tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, sacda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek, nan, nanıaziz: "Odayı, tatlı, sıcak bir kızarmış ekmek kokusu bürümüş." -Y. Z. Ortaç. 2. mec. İnsanı geçindirecek iş, kazanç: "Biz iyi kötü tiyatroya bağlamışız ekmeğimizi." -N. Cumalı. 3. hlk. Yemek, aş: "Ekmeği bizde yiyelim mi? Allah ne verdiyse." -T. Buğra.
(I) is. 1. Tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, sacda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek, nan, nanıaziz: "Odayı, tatlı, sıcak bir kızarmış ekmek kokusu bürümüş." -Y. Z. Ortaç. 2. mec. İnsanı geçindirecek iş, kazanç: "Biz iyi kötü tiyatroya bağlamışız ekmeğimizi." -N. Cumalı. 3. hlk. Yemek, aş: "Ekmeği bizde yiyelim mi? Allah ne verdiyse." -T. Buğra.
ekmek
(II) (-i) 1. Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek. 2. Toprağı ekip biçmek için kullanmak: "Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor." -M. Ş. Esendal. 3. (-e) Serpmek: Yemeğe biber ekmek. 4. mec. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak: Fesat tohumları ekenler... 5. argo Birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak, atlatmak: "Lale ile Günnur kendilerini ektiğim için müthiş içerlemişler." -H. Taner. 6. argo Parayı boşuna harcamak, ziyan etmek. 7. argo Yarışta geçmek.
(II) (-i) 1. Bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek. 2. Toprağı ekip biçmek için kullanmak: "Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor." -M. Ş. Esendal. 3. (-e) Serpmek: Yemeğe biber ekmek. 4. mec. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak: Fesat tohumları ekenler... 5. argo Birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak, atlatmak: "Lale ile Günnur kendilerini ektiğim için müthiş içerlemişler." -H. Taner. 6. argo Parayı boşuna harcamak, ziyan etmek. 7. argo Yarışta geçmek.
"NAN" için örnek kullanımlar
bu fener hep tehdit hep tehdit nan herkes yamuk da sen mi dogrusun.
Everyone always received threats always threaten the lantern you are also rather skewed.
Kaynak: medyaspor.comBüyük ikramiye kazanan iller İstanbul ve Ankara oldu.
A big bonus was the accident received the provinces of Istanbul and Ankara.
Kaynak: iha.com.trSalıpazarı Rıhtımı'ndaki mevcut antrepolar da ihaleyi kazanan şirket tarafından yıkılabilecek.
Existing warehouses in the tender received by the company Rıhtımı'ndaki Salıpazarı yıkılabilecek accident.
Kaynak: e-karaman.comKazanan kardeşlerimize atamalar yapıldı.
Brothers and sisters were taken Accident assignments.
Kaynak: e-karaman.comTainan şehri (Çince 臺南 ya da 台南; okunuşu: T'ai-nan; anlamı: Güney Tayvan) Çin Cumhuriyeti 'nin Taipei , Kaohsiung , ve Taichung 'dan sonra
Kaynak: Tainan
Kaynak: Tainan
Kantonca, kendi Vikipedi sürümüne sahip olan Çin bölgesel dillerinden biridir; diğerleri Min-Nan Vikipedi (zh-min-nan:), Min-Dong Vikipedi
Kaynak: Kantonca Vikipedi
Kaynak: Kantonca Vikipedi
na nha na naa nah na ㄋㄞ nai nai nai nai nai nhai nai nae nay nay ㄋㄢ nan nan nan nan nan nhan nan naan nann nan ㄋㄤ nang nang nang nang nang
Kaynak: Hanyu Pinyin
Kaynak: Hanyu Pinyin
na nha na naa nah na ㄋㄞ nai nai nai nai nai nhai nai nae nay nay ㄋㄢ nan nan nan nan nan nhan nan naan nann nan ㄋㄤ nang nang nang nang nang
Kaynak: Wade-Giles
Kaynak: Wade-Giles
Min nan bişandaNA - Min nan bişanda (Ekmek gönderseydim) Em nanê sêlê dipêjinÊ - Em nanê sêlê dipêjinE (Saç ekmeği pişirmekteyiz)
Kaynak: Koçgiri aşireti
Kaynak: Koçgiri aşireti
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
