naz ne demek?
- 4 sözlük, 4 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
naz anlamı
is. 1. Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış, cilve, eda. 2. İsteksiz gibi görünerek yalvartmak amacıyla yapılan davranış: Çok naz âşık usandırır. 3. Şımarıkça davranış.
is. 1. Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış, cilve, eda. 2. İsteksiz gibi görünerek yalvartmak amacıyla yapılan davranış: Çok naz âşık usandırır. 3. Şımarıkça davranış.
Kişi Adları Sözlüğü
Naz anlamı Köken: Far.
Cinsiyet: Kız
Kendini beğendirmek için yapılan davranış, cilve.
Cinsiyet: Kız
Kendini beğendirmek için yapılan davranış, cilve.
Türkçe - İngilizce
naz anlamı
isim
1) affectation
2) coyness
3) coquetry
4) coquettishness
isim
1) affectation
2) coyness
3) coquetry
4) coquettishness
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
naz anlamı
Çam ağacı.
Çam ağacı.
Karaçay, Başhöyük *Kadınhanı -Konya
naz eş anlamlısı
cilve
is. 1. Hoşa gitmek için yapılan davranış, kırıtma, naz: "Romantik devirlerde bu nevi cilvelere aşk mâni olurdu, şimdi de kültür." -P. Safa. 2. mec. Görünme, ortaya çıkma, tecelli: "Denizin çok cilvelerini tattık, diyordu." -R. N. Güntekin.
is. 1. Hoşa gitmek için yapılan davranış, kırıtma, naz: "Romantik devirlerde bu nevi cilvelere aşk mâni olurdu, şimdi de kültür." -P. Safa. 2. mec. Görünme, ortaya çıkma, tecelli: "Denizin çok cilvelerini tattık, diyordu." -R. N. Güntekin.
eda
(I) is. (eda:) 1. Davranış, tavır: "Küçük kız, bir tanıdık edasıyla konuşan bu esrarlı adamı yadırgamadı." -R. H. Karay. 2. Naz, işve: "Giyimi kuşamı tepeden tırnağa Paris modası ya, nazı edası hiç aşağı kalmıyor ki!" -A. İlhan. 3. Anlatış biçimi, tarzı: "Sonra birdenbire sözlerinin konferans edasını değiştirerek bana sordu." -Ö. Seyfettin.
(I) is. (eda:) 1. Davranış, tavır: "Küçük kız, bir tanıdık edasıyla konuşan bu esrarlı adamı yadırgamadı." -R. H. Karay. 2. Naz, işve: "Giyimi kuşamı tepeden tırnağa Paris modası ya, nazı edası hiç aşağı kalmıyor ki!" -A. İlhan. 3. Anlatış biçimi, tarzı: "Sonra birdenbire sözlerinin konferans edasını değiştirerek bana sordu." -Ö. Seyfettin.
eda
(II) is. (eda:) Verme, ödeme, yerine getirme.
(II) is. (eda:) Verme, ödeme, yerine getirme.
"naz" için örnek kullanımlar
Dünya şampiyonu Vakıfbank, Eczacıbaşı'ndan Naz gibi bir müthiş pasörü kaptı.
World champion Vakıfbank, Eczacıbaşı Naz grabbed a great setter.
Kaynak: pressturk.comŞahin'in ise artık yeni bir problemi vardır; Naz.
There is now a new problem in Sahin, Naz.
Kaynak: haberfx.netTurnuvanın en değerli pasörü Naz seçildi.
Naz was named the tournament's most valuable setter.
Kaynak: takvim.com.trMilli pasör Naz ve Brakocevic'siz maça başlayan Vakıfbank, libero Gizem ile çok iyi manşetler aldı.
National setter Naz and started the game Brakocevic'siz Vakıfbank Mystery libero was a very good headlines.
Kaynak: ajansspor.comtr : Voyska spets ialnogo naz naçeniya. ˈvojskə spʲɪtsɨˈalʲnəvə nəznɐˈtɕenʲɪjə | telaffuz Rus (önceden Sovyet ) özel kuvvet leri verilen
Kaynak: Spetsnaz
Kaynak: Spetsnaz
Bazen sevgiliye naz! Bazen sitemdir! Bazen de anlaşılamamaktır… Bazen pişmanlığın ifadesi… -176.40.107.147 10:42, 7 Mart 2013 (UTC)
Kaynak: Ağlamak nedir
Kaynak: Ağlamak nedir
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
