olumlu ne demek?
- 5 sözlük, 5 sonuç.BSTS / Dilbilim Terimleri Sözlüğü
olumlu anlamı Osm. nüspet Fr.positif
Olumsuzluk anlatmıyan (kelime, söylem, cümle...).
Olumsuzluk anlatmıyan (kelime, söylem, cümle...).
BSTS / Felsefe Terimleri Sözlüğü
olumlu anlamı İng. positive Osm. müspet, vücubî Alm. positiv Fr. positif
1-Evetleyici. (Değilleyicinin karşıtı. ) 2- Onaylayıcı, doğrulayıcı. 3- Güvenilir olan. Karşıtı bakınız» olumsuz
1-Evetleyici. (Değilleyicinin karşıtı. ) 2- Onaylayıcı, doğrulayıcı. 3- Güvenilir olan. Karşıtı bakınız» olumsuz
BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
olumlu anlamı
müsbet.
müsbet.
Güncel Türkçe Sözlük
olumlu anlamı
sf. 1. Gözetilen amaca veya beklenilene uygun, yararlı, müspet, pozitif: "Spor sayfalarını okuyarak toplumumuzdaki olumlu gelişmeleri de izleyebilirsiniz." -N. Cumalı. 2. Yapıcı: "Olumlu tip, olumlu sanat diye bir şeyler tutturmuşlardı." -N. Cumalı. 3. Onaylayan, kabul eden, lehte olan: Olumlu bir cevap. 4. Olgulara, deneylere dayalı olarak bazı nitelikleri belli olan, müspet, pozitif. 5. Davranışları beğenilen, yapıcı düşünceleri olan, yararlı.
sf. 1. Gözetilen amaca veya beklenilene uygun, yararlı, müspet, pozitif: "Spor sayfalarını okuyarak toplumumuzdaki olumlu gelişmeleri de izleyebilirsiniz." -N. Cumalı. 2. Yapıcı: "Olumlu tip, olumlu sanat diye bir şeyler tutturmuşlardı." -N. Cumalı. 3. Onaylayan, kabul eden, lehte olan: Olumlu bir cevap. 4. Olgulara, deneylere dayalı olarak bazı nitelikleri belli olan, müspet, pozitif. 5. Davranışları beğenilen, yapıcı düşünceleri olan, yararlı.
Türkçe - İngilizce
olumlu anlamı
sıfat
1) positive
2) favorable
3) affirmative
4) assertive
5) content
6) peremptory
7) favourable
sıfat
1) positive
2) favorable
3) affirmative
4) assertive
5) content
6) peremptory
7) favourable
olumlu eş anlamlısı
müspet
sf. Olumlu: "Müspet ve realist ilmî araştırmaların meydana gelebilmesi için istatistik bir zarurettir." -N. Hikmet.
sf. Olumlu: "Müspet ve realist ilmî araştırmaların meydana gelebilmesi için istatistik bir zarurettir." -N. Hikmet.
pozitif
sf. 1. Olumlu, negatif karşıtı. 2. mat. Artı.
sf. 1. Olumlu, negatif karşıtı. 2. mat. Artı.
yapıcı
sf. 1. Yapan, oluşturan, ortaya çıkaran, meydana getiren. 2. Önemli ve yararlı işler yapan: "İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." -Y. Z. Ortaç. 3. Olumlu: Yapıcı fikir. Yapıcı eleştiri. 4. is. Yapı ustası.
sf. 1. Yapan, oluşturan, ortaya çıkaran, meydana getiren. 2. Önemli ve yararlı işler yapan: "İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." -Y. Z. Ortaç. 3. Olumlu: Yapıcı fikir. Yapıcı eleştiri. 4. is. Yapı ustası.
yararlı
sf. Yarar sağlayan, yararı olan, faydalı, nafi: "Anlattıklarınız benim için çok yararlı." -A. Ümit.
sf. Yarar sağlayan, yararı olan, faydalı, nafi: "Anlattıklarınız benim için çok yararlı." -A. Ümit.
"olumlu" için örnek kullanımlar
Futbolcular da taraftarların bu çağrısına olumlu karşılık verdi.
Positively responded to this call for fans and footballers.
Kaynak: posta.com.trÇocuklarımızın üzerindeki olumlu etkisini yakından takip ediyoruz.
Positive impact on our children are closely monitored.
Kaynak: haberler.comBu sene de cari açıkta olumlu oranlar ve rakamlara tanık olacağız.
Positive rates and the current account deficit this year will witness the figures.
Kaynak: haberaj.comBu mücadele hem bize hem taraftarımıza olumlu yansıyor.
This struggle is reflected in both us and our fans positive.
Kaynak: yeniasir.com.trUmut veya ümit bir kimsenin kişisel yaşamındaki olay ve durumlarla ilgili olumlu sonuçlar çıkabileceği ihtimaline dair duygusal inancı
Kaynak: Umut
Kaynak: Umut
Kişinin kendi değeri hakkındaki subjektif değerlendirmesi; kişinin kendi özelliklerinin ne ölçüde olumlu ya da olumsuz olduğu hakkındaki
Kaynak: Özgüven
Kaynak: Özgüven
Triple-double basketbolda bir maçta 5 olumlu kategori olarak kabul edilen sayı, ribaund, asist , top çalma ve bloktan üçünde çift haneli
Kaynak: Triple-double
Kaynak: Triple-double
Double-double basketbolda bir oyuncunun 5 olumlu istatistik olarak kabul edilen sayı, rebound, asist, top çalma ve bloğun ikisinde çift
Kaynak: Double-double
Kaynak: Double-double
613 emrin bazıları icra edilmesi gereken "olumlu emirler" (mitsvot aseh), diğerleri ise yapılması kaçınılması gereken "olumsuz emirler"dir
Kaynak: 613 Mitsvot
Kaynak: 613 Mitsvot
Genetik otostop (İng: genetic hitchhiking), bir alel in, olumlu olarak seçilen bir gene bağlanmış olması yüzünden beraberce kalıtıldığı ve
Kaynak: Genetik otostop
Kaynak: Genetik otostop
Quadruple-double, basketbol da bir oyuncunun bir maç ta 5 olumlu kategori olarak kabul edilen sayı, ribaund , asist , top çalma ve blok tan
Kaynak: Quadruple-double
Kaynak: Quadruple-double
Gaylactic Spectrum Ödülleri, olumlu bir şekilde LGBT (lezbiyen , gay , biseksüel , transseksüel ) konularında araştırma yapılan bilim kurgu
Kaynak: Gaylactic Spectrum Ödülleri
Kaynak: Gaylactic Spectrum Ödülleri
Umut , bir kimsenin kişisel yaşamındaki olay ve durumlarla ilgili olumlu sonuçlar çıkabileceği ihtimaline dair duygusal inancı.
Kaynak: Ümid
Kaynak: Ümid
Kültürel feministler, erkek ve kadın ın biyoloji k farklılıklarını olduğu gibi kabul ederek bunlardan doğan ayrılıkların olumlu biçimlerde
Kaynak: Kültürel feminizm
Kaynak: Kültürel feminizm
Aktarım, (Almanca ; Übertragung, Fransızca ; transfert, İngilizce ; transference) olumlu ya da olumsuz bir soyut kavram ın, daha doğrusu
Kaynak: Aktarım
Kaynak: Aktarım
Bu albümle olumlu eleştiriler toplayan Jackson, bunun ardından 1984 yılında, Dream Street adındaki ikinci albümünü yayımladı.
Kaynak: Janet Jackson
Kaynak: Janet Jackson
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
