Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

ödün ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

BSTS / Gümrük Terimleri Sözlüğü

ödün anlamı İng. Concession, binding Osm. Taviz Fr. Concession
Bir ülkenin yaptığı anlaşma ile, başka ülke ya da ülkelerin mallarına uygulanacak bildirmelik yönünden tanıdığı ayrıcalık.

Güncel Türkçe Sözlük

ödün anlamı
is. Uzlaşmaya varabilmek için hak, istek veya savlarının bir bölümünden, karşı taraf yararına vazgeçme, ödünleme, ivaz, taviz: "Kalabalığa verilen her ödün, verenleri kendi benliğinden, kişiliğinden uzaklaştırıyor." -N. Cumalı.

Türkçe - İngilizce

ödün anlamı
isim
1) compromise
2) concession
3) compensation
4) quid pro quo

ödün eş anlamlısı

ivaz
is. esk. 1. Ödün. 2. huk. Edim. 3. Karşılık: "Bugün canım yolda koyam, yarın ivazın veresin." -Yunus Emre.
ödünleme
is. 1. Ödün. 2. ruh b. Engellenen ve doyurulmayan dilek, istek ve davranışların yarattığı tedirginliği, onların yerine geçebilecek başka dilek, istek ve davranışlarla giderme.
taviz
is. (ta:viz) Ödün.

"ödün" için örnek kullanımlar

Hızlı üretim yapıyoruz, ama kaliteden ödün vermeden hizmet ediyoruz.
Are making rapid production, but without compromising on quality serve.
Kaynak: bugun.com.tr
Mağlup duruma düşmemize rağmen tempomuzdan hiç ödün vermedik.
Despite the defeat us fall tempomuzdan situation did not compromise at all.
Kaynak: ntvspor.net
Bu da futbolun güzelleşmesinden ödün verilmesine neden oluyor.
This leads to compromise football flourish.
Kaynak: trtspor.com.tr
Bizim için önemli olan şey Beşiktaş'ın itibarıdır, bundan ödün vermeyiz.
Besiktas reputation on what is important for us, we do not compromise on that.
Kaynak: kirikhan.net
Kupon toplayıcısının problemi bir olasılık kuramı pratik problemi olarak "bütün kuponları topla ve ödün kazan" tipli yarışmalar için
Kaynak: Kupon toplayıcısının problemi
Özel yaşamında da tepeden bakan ve yalnızlığı seven görünümüyle Hollywood alışkanlıklarına çok az ödün vermiş, Amerikan sinemasında çığır
Kaynak: Humphrey Bogart
Filmlerindeki ödün vermeyen duruşu ve hırpalayıcı üslûbuyla seyirciye adeta 'saldıran' Claude Autant-Lara'ya "anarşist burjuva" lakabı
Kaynak: Paris Yolculuğu
Örneğin ne sıcak nede soğuk süreklidir, ikisi de aralarındaki dengeyi korumak için ödün verirler.) O hem bir doğa filozofu hem de bir doğa
Kaynak: Anaksimandros
ABD'nin siyasi darboğazlardan geçtiği özel dönemlerde bile liberal tavrından ödün vermedi. Tabu sayıldıkları dönemlerde bile, başta
Kaynak: Stanley Kramer
John Deacon, Queen grubundaki en pasif eleman gibi gözükse de grubun en ciddi elemanıdır ve bu ciddiyetinden mümkün olduğunca ödün
Kaynak: John Deacon
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Rusya İmparatorluğu karşısında yenilen Osmanlı İmparatorluğu , Ruslara karşı ödün vermemek
Kaynak: Kıbrıs (Birleşik Krallık)
filmleri yönetmeni sayılmazdı, ama yalın anlatımı ile kitleler için sinema yapan, bunu yaparken de kaliteden ödün vermeyen bir yönetmen oldu.
Kaynak: Raoul Walsh
sahne yaratması durumunda, diğer tarafın bunu görmezden gelerek veya cevabınından vazgeçerek ödün vermek tahammülünü (erdem) gösterebilmesidir.
Kaynak: Hoşgörü
Uğur Mumcu 'nun öldürülmesinin ardından 1994 yılında oğlu ve kızı ile beraber amacı Uğur Mumcu'nun ilkelerinden ödün vermeyen kişiliğini
Kaynak: Güldal Mumcu
Uğur Mumcu'nun ödün vermeyen, cesur gazeteciliğini genç gazetecilere öğretmek amacı taşıyan bu vakıf; edebiyat, felsefe, resim ve sinema
Kaynak: Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı
Politik tavrından ve müziğinden ödün vermeyen Sosa 1979'da La Plata'da verdiği konser sırasında sahnede gözaltına alındı. Bu olaydan sonra
Kaynak: Mercedes Sosa
Sanat hayatı boyunca yaklaşık 900 yağlıboya tablo, 2000'den fazla sulu boya resim ve çok sayıda karakalem ve ödün kömürü kullanılarak
Kaynak: John Singer Sargent
Synergy Drive® adını verdiği sistemde ise aracın performansından ödün vermeksizin elektrikli motorun daha önemli bir rol oynaması sağlanıyor.
Kaynak: Toyota Prius
Paolozzi uluslararası sanat dünyasında kendi görüşünü ve kendi yorumunu hiçbir ödün vermeden sanatında uygulamaya uğraş vermiştir.
Kaynak: Eduardo Luigi Paolozzi
Albümün canlı kayıtları orjinalliğinden ödün vermeden yapılmış ve akustik konser havası yansıtılmaya çalışılmıştır. Kayıtlar Mine Erkaya,
Kaynak: Akustik Anılar
yaşındaki Joshua Seigl, bekâr bir erkek olarak çok değer verdiği bağımsızlığından ödün vermesini elden giden sağlığına yormak zorunda kalır.
Kaynak: Dövmeli Kız (kitap)
Special ile sık sık problemler yaşamış olsa da, konser genel itibarıyla Queen 'in klasik müzikalitesinden ödün vermediğini göstermektedir.
Kaynak: Queen on Fire – Live at the Bowl

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.