öksüz ne demek?
- 6 sözlük, 8 sonuç.BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
öksüz anlamı İng. vertical longline
Balığın sık av verdiği zamanlarda 1-5 köstekli bir bedenin bir ucu seğirtmeye diğer ucu ise el oltası fırdöndüsüne takılan bir çeşit seğirtme oltası.
Balığın sık av verdiği zamanlarda 1-5 köstekli bir bedenin bir ucu seğirtmeye diğer ucu ise el oltası fırdöndüsüne takılan bir çeşit seğirtme oltası.
Divanü Lügati't-Türk
öksüz anlamı
öksüz; şaşkın, akılsız
öksüz; şaşkın, akılsız
öksüz anlamı
akıl ve anlayış
akıl ve anlayış
Güncel Türkçe Sözlük
öksüz anlamı
sf. 1. Anası veya hem anası hem babası ölmüş olan (çocuk): "Nihayet iki saat uzakta bir köyde öksüz bir kız bulundu." -Ö. Seyfettin. 2. mec. Kimsesiz: "Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de Tam 23 saattir açım." -Y. K. Karaosmanoğlu.
sf. 1. Anası veya hem anası hem babası ölmüş olan (çocuk): "Nihayet iki saat uzakta bir köyde öksüz bir kız bulundu." -Ö. Seyfettin. 2. mec. Kimsesiz: "Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de Tam 23 saattir açım." -Y. K. Karaosmanoğlu.
Türkçe - İngilizce
öksüz anlamı
isim
1) orphan
2) half-orphan
sıfat
1) orphan
2) motherless
3) parentless
isim
1) orphan
2) half-orphan
sıfat
1) orphan
2) motherless
3) parentless
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
öksüz anlamı
Anlayışsız.
Anlayışsız.
-Kastamonu
öksüz anlamı
Ahşap yapılarda yatay ve dikey ağaçlar arasına destek olarak çakılan ağaç parçası.
Ahşap yapılarda yatay ve dikey ağaçlar arasına destek olarak çakılan ağaç parçası.
-Tokat
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Öksüz anlamı
Uşak ili, Banaz ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uşak ili, Banaz ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
öksüz eş anlamlısı
kimsesiz
sf. 1. Annesi babası, yakını, koruyucusu olmayan (kimse), sahipsiz: "Ocağın kimsesiz çocukları okuttuğunu da biliyordum." -F. R. Atay. 2. Boş, ıssız, içinde kimse bulunmayan: "Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında / Yürüyorum arkama bakmadan yürüyorum." -N. F. Kısakürek. 3. zf. Kimsesi olmadan.
sf. 1. Annesi babası, yakını, koruyucusu olmayan (kimse), sahipsiz: "Ocağın kimsesiz çocukları okuttuğunu da biliyordum." -F. R. Atay. 2. Boş, ıssız, içinde kimse bulunmayan: "Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında / Yürüyorum arkama bakmadan yürüyorum." -N. F. Kısakürek. 3. zf. Kimsesi olmadan.
"öksüz" için örnek kullanımlar
O zaman 8 ve 9 yaşlarındaki erkek çocuklar ve bebek öksüz kalıyor.
Then you and the baby orphaned boys between the ages of 8 and 9 remain.
Kaynak: kadinhaberleri.netSabri ve Hamit'in bindirmeleri karşısında sol kanat öksüz kaldı.
Hamit was an orphan left wing against Sabri and overlays.
Kaynak: fanatik.com.trÇünkü bir insan hayatı var sonuçta, geride kalan öksüz çocuklar, yetim aileler var.
Because there is a human life, after all, the surviving orphans, orphans have families.
Kaynak: guncelgazete.comÖksüz: Küfür eden Emre.
Orphan: Swearing of the Emre.
Kaynak: fotomac.com.trFilmde dört öksüz karakterin bir araya gelerek muhtelif karakterler ve filmlere göndermeler yaparak oluşturulan bir macera içinde yer
Kaynak: Epic Movie
Kaynak: Epic Movie
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
