perde ne demek?
- 10 sözlük, 11 sonuç.BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
perde anlamı İng. web Alm.Schwimmhaut Fr.membrane
Kurbağa ve su kuşlarında ayak parmakları arasındaki deri.
Kurbağa ve su kuşlarında ayak parmakları arasındaki deri.
perde anlamı
bakınız» bölme
bakınız» bölme
BSTS / Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü
perde anlamı Fr. Acte
Sahne eserlerinde, sahnedeki perdenin açılmasiyle başlayıp kapanmasiyle biten bölüm.
Sahne eserlerinde, sahnedeki perdenin açılmasiyle başlayıp kapanmasiyle biten bölüm.
BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
perde anlamı İng. curtain Alm. Vorhang Fr. rideau
Oyun yerini seyirci salonuna kapayıp açan kumaş perde.
Oyun yerini seyirci salonuna kapayıp açan kumaş perde.
BSTS / Gramer Terimleri Sözlüğü
perde anlamı
bakınız» ton
bakınız» ton
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
perde anlamı
bakınız» bölme.
bakınız» bölme.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
perde anlamı İng. curtain Alm. Vorhang, Proszeniumsvorhang Fr. rideau
Sinem. Sinema salonunda, görünçlükle, görüntülükle salonu ayıran, açılır kapanır örtü.
Sinem. Sinema salonunda, görünçlükle, görüntülükle salonu ayıran, açılır kapanır örtü.
BSTS / Tiyatro Terimleri Sözlüğü
perde anlamı İng. oct, curtain, screen Alm. Akt, Vorhang, Leinwand Fr. acte, rideau, toile
1. Bir oyunda konunun ana parçalarından her biri. İlk kez Seneca bölmüştür, beş perde - beş bölüm (bakınız» bölüm.) 1. Tiyatronun sahneyi seyirciye açan ve kapayan perdesi. İlk kez Roma ve Barok tiyatrolarında kullanılmıştır. 3. Bundan başka da bugünkü Tiyatroda çeşitli perde biçimleri var: a) Kulis perdesi, b) Projeksiyon perdesi (bakınız» gergi, ) c) Arka perde, fon perdesi, ufak perde, d) Ses perdesi: seste pesliği ve tizliği gösteren kesimler.
1. Bir oyunda konunun ana parçalarından her biri. İlk kez Seneca bölmüştür, beş perde - beş bölüm (bakınız» bölüm.) 1. Tiyatronun sahneyi seyirciye açan ve kapayan perdesi. İlk kez Roma ve Barok tiyatrolarında kullanılmıştır. 3. Bundan başka da bugünkü Tiyatroda çeşitli perde biçimleri var: a) Kulis perdesi, b) Projeksiyon perdesi (bakınız» gergi, ) c) Arka perde, fon perdesi, ufak perde, d) Ses perdesi: seste pesliği ve tizliği gösteren kesimler.
Güncel Türkçe Sözlük
perde anlamı
is. 1. Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü: "Durmadan pencere kapatıyor, perde çekiyorum." -A. Ağaoğlu. 2. Üzerine bir cismin görüntüsü yansıtılan saydam olmayan yüzey: Sinema perdesi. Karagöz perdesi. 3. İki yeri birbirinden ayıran bölme: "Duvarın önüne çekilen tahta perdeye yapıştırılmış ilanlara bakıyordu." -M. Ş. Esendal. 4. Seste pes perde: "Sonra da ince ve çok acıklı bir perdeden şarkı söylemeye başladı." -A. Mithat. 5. mec. Doğruyu görmeye engel olan şey: Bu sözü duyunca gözlerimdeki perde kalkıverdi. 6. hay. b. Kaz, ördek, martı gibi hayvanların parmaklarını birbirine bitiştiren zar. 7. müz. Bir müzik parçasını oluşturan seslerden her birinin kalınlık veya incelik derecesi. 8. müz. Bu ses derecelerini sağlamak için çalgılarda bulunup parmaklarla basılan yer. 9. tıp Katarakt: Gözlerine perde inmiş. 10. tiy. Bir sahne eserinin büyük bölümlerinin her biri: "Oyunun üç perdesi de böyle alkışlar içinde geçti." -M. Ş. Esendal.
is. 1. Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü: "Durmadan pencere kapatıyor, perde çekiyorum." -A. Ağaoğlu. 2. Üzerine bir cismin görüntüsü yansıtılan saydam olmayan yüzey: Sinema perdesi. Karagöz perdesi. 3. İki yeri birbirinden ayıran bölme: "Duvarın önüne çekilen tahta perdeye yapıştırılmış ilanlara bakıyordu." -M. Ş. Esendal. 4. Seste pes perde: "Sonra da ince ve çok acıklı bir perdeden şarkı söylemeye başladı." -A. Mithat. 5. mec. Doğruyu görmeye engel olan şey: Bu sözü duyunca gözlerimdeki perde kalkıverdi. 6. hay. b. Kaz, ördek, martı gibi hayvanların parmaklarını birbirine bitiştiren zar. 7. müz. Bir müzik parçasını oluşturan seslerden her birinin kalınlık veya incelik derecesi. 8. müz. Bu ses derecelerini sağlamak için çalgılarda bulunup parmaklarla basılan yer. 9. tıp Katarakt: Gözlerine perde inmiş. 10. tiy. Bir sahne eserinin büyük bölümlerinin her biri: "Oyunun üç perdesi de böyle alkışlar içinde geçti." -M. Ş. Esendal.
Türkçe - İngilizce
perde anlamı
isim
1) curtain
2) screen
3) pitch
4) veil
5) fret
6) act
7) key
8) web
9) tone
10) episode
11) cloak
12) drop
13) cataract
14) incident
sıfat
1) webbed
isim
1) curtain
2) screen
3) pitch
4) veil
5) fret
6) act
7) key
8) web
9) tone
10) episode
11) cloak
12) drop
13) cataract
14) incident
sıfat
1) webbed
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
perde anlamı
Perde, bez
Perde, bez
Artvin Yusufeli Uşhum köyü
perde eş anlamlısı
katarakt
is. tıp Gözdeki billur cismin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen ve görmeyi engelleyen rahatsızlık, perde, akbasma, aksu.
is. tıp Gözdeki billur cismin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen ve görmeyi engelleyen rahatsızlık, perde, akbasma, aksu.
"perde" için örnek kullanımlar
McGregor'un sakatlığının perde arkasında ise ilginç olaylar çıktı.
McGregor injury was behind the scenes of the interesting events.
Kaynak: spor.haberturk.comBunun perde arkasıyle ilgili Hürriyet gazetesi bir iddiada bulundu.
A claim about the Hurriyet newspaper found that arkasıyle curtain.
Kaynak: aksam.com.trGündemdeki olaylar, merak edilenler ve yaşananların perde arkası.
Agenda, events, and those who wonder what happened behind the scenes.
Kaynak: medya73.comVayıs; olayın perde arkasını gazeteA24.com'la paylaştı.
Vayıs; event gazeteA24.com behind the scenes of 'la shared.
Kaynak: gazetea24.comlerini belirleme ve sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde, bir perde üzerinde yansıtarak hareketi yeniden oluşturma işidir.
Kaynak: Sinema
Kaynak: Sinema
Mutlak kulak ya da mutlak perde yeteneği, duyulan bir nota yı bir referans almadan, başka bir notayla karşılaştırmadan tanıyabilme yeteneği
Kaynak: Mutlak kulak
Kaynak: Mutlak kulak
Giydirme cephe veya perde duvar veya takma cephe çok katlı bir binanın dış cephesinin ağırlıklı camdan oluşan bir dış kaplama duvar ile
Kaynak: Giydirme cephe
Kaynak: Giydirme cephe
Antrakt, Tiyatro ve benzeri sahne sanatlarında, iki perde arasında geçen zaman, verilen ara. iki perde (bölüm) arası anlamına gelen
Kaynak: Antrakt
Kaynak: Antrakt
Ördek (Anatinae) alt familyasından hemen hemen bütün dünyanın sulak bölgelerinde yaşayan, perde ayaklı su kuş larına verilen ad.
Kaynak: Ördek
Kaynak: Ördek
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
