sürüm
is. tic. 1. Bir ticaret malının satılır olması, revaç: Bu malın sürümü yoktur. 2. ekon. Bir paranın geçer olması, tedavül: Bu para sürümden kaldırıldı. 3. ekon. Devletçe para, senet ve tahvil çıkarma, piyasaya sürme, emisyon. 4. Bir konuyla ilgili değişik metinlerden her biri, versiyon. 5. bl. Değişik biçim, versiyon.

Terim 1960'larda Latin Amerikan edebiyatının yükselişiyle revaç kazandı. Özellikle Alejo Carpentier, Jorge Luis Borges, Jacques Stephen
Kaynak: Büyülü gerçekçilik

Yavaşlar hakkında genel bilgi: sloganıyla revaç bulmuştur. Diğer bir hareketlilikte 1960'ların sonuna doğru yurtiçi ve yurtdışı işçi göçünde
Kaynak: Yavaşlar, Sandıklı

Son yıllarda kontrollü afyon üretimi ve zeytincilik de revaç bulmuştur. Muhtarlık: Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte
Kaynak: Rağıllar, Demirci

Daha önceleri tarım ve hayvancılık revaç ta iken son yıllarda çevre de fabrika ların artması, köyün güneyinden ve kuzeyinden geçen İzmir
Kaynak: İrfaniye, Nilüfer

Salatalar: jpg | Tarator , Yazda revaç bulan bir tür cacık Arnavut usulü patates salatası. Aranvut usulü soteli salata. Kuru fasulye salatası
Kaynak: Arnavut mutfağı

Osmanlı ülkesinde de revaç bulan aynı isim, telaffuz zorluğundan son yüzyılda Türkçede ebru'ya dönüşmüştür. Galat olmakla beraber, kaş
Kaynak: Ebru

Bu zamanlarda Gotik eğilim yeniden Avrupa'da revaç bulmaya başlamıştır ve Fransa'da ilgili mimari Eugène Viollet-le-Duc 'tur.
Kaynak: Fransız mimarisi