sağlama ne demek?
- 6 sözlük, 6 sonuç.BSTS / Kitaplıkbilim Terimleri Sözlüğü
sağlama anlamı İng. acquisition, accessioning Osm.aksesyon
Dermede yer alması uygun görülen her türlü gereci, satın alma, bağış ya da değişim gibi yollarla kitaplığa kazandırma.
Dermede yer alması uygun görülen her türlü gereci, satın alma, bağış ya da değişim gibi yollarla kitaplığa kazandırma.
BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü
sağlama anlamı
tekeffül.
tekeffül.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
sağlama anlamı Osm. mizân Fr. preuve
(matematik)
(matematik)
BSTS / Yöntembilim Terimleri Sözlüğü
sağlama anlamı İng. verification Osm. tevsik
Bir alan araştırmasında gözlemlerin gerçekten yerinde ve gözlenecek birimler üzerinde yapılıp yapılmadığını sınama.
Bir alan araştırmasında gözlemlerin gerçekten yerinde ve gözlenecek birimler üzerinde yapılıp yapılmadığını sınama.
Güncel Türkçe Sözlük
sağlama anlamı
is. 1. Sağlamak işi: "Olmadık şaklabanlıklar yaparak onun çığlık çığlık gülmesini sağlamaya çalışmıştım." -R. Mağden. 2. mat. Bir problemin çözümü veya bir hesabın doğruluğunu denetlemek için yapılan kontrol işlemi, mizan.
is. 1. Sağlamak işi: "Olmadık şaklabanlıklar yaparak onun çığlık çığlık gülmesini sağlamaya çalışmıştım." -R. Mağden. 2. mat. Bir problemin çözümü veya bir hesabın doğruluğunu denetlemek için yapılan kontrol işlemi, mizan.
Türkçe - İngilizce
sağlama anlamı
isim
1) providing
2) supply
3) provision
4) proof
5) procuring
6) accommodation
7) enlistment
8) obtainment
9) procuration
isim
1) providing
2) supply
3) provision
4) proof
5) procuring
6) accommodation
7) enlistment
8) obtainment
9) procuration
sağlama eş anlamlısı
mizan
is. (mi:za:n) esk. 1. Terazi. 2. Tartı, ölçü aleti. 3. Ölçü. 4. mat. Sağlama. 5. tic. Bir tüccarın, ticari durumunu, işinin genel sonucunu gösteren, belirli zamanlarda yaptığı hesap özeti.
is. (mi:za:n) esk. 1. Terazi. 2. Tartı, ölçü aleti. 3. Ölçü. 4. mat. Sağlama. 5. tic. Bir tüccarın, ticari durumunu, işinin genel sonucunu gösteren, belirli zamanlarda yaptığı hesap özeti.
"sağlama" için örnek kullanımlar
1940'ı anlatan dokuyu sağlama noktasında çok iyi iş çıkarılmış.
1940 a very good job describing the supply point for the tissue has been removed.
Kaynak: haber7.comHer albüm öncesi zayıflayan Sibel Can, bu sefer işi sağlama almış, Dr.
Each album pre-weakened Sibel Can, this time taken to provide the job, dr.
Kaynak: birbak.mynet.comİlk olarak camiada birlik ve beraberliği sağlama amacında olduk.
First of all we were intended to provide community, unity and solidarity.
Kaynak: goal.comKadıköy ekibinin öncelikle savunmayı sağlama alması gerekiyor.
Primarily to provide the defense team needs to get Kadıköy.
Kaynak: haber7.comPropaganda tarafsız bilgi sağlama yerine, en temelde kendi kitlesini etkileyecek bilgiyi sunar. Mesaj doğru olsa da yönlü olabilir ve
Kaynak: Propaganda
Kaynak: Propaganda
Pasifizm, uyuşmazlıkların çözümü ya da çıkar sağlama aracı olarak savaş a ve şiddet e karşı olmak demektir. Pasifizm, uluslararası
Kaynak: Pasifizm
Kaynak: Pasifizm
A-10 Thunderbolt II, kara birliklerine yakın hava desteği sağlama görevi için özel olarak geliştirilen ilk hava platformudur.
Kaynak: A-10 Thunderbolt II
Kaynak: A-10 Thunderbolt II
Rekabet, üstünlük sağlama amacı ile rakiplere karşı yürütülen yarışma etkinliklerinin bütünüdür. Bu terim işletmecilik, iktisat,
Kaynak: Rekabet
Kaynak: Rekabet
Kefalet güvence sağlama amacına yönelik sözleşmeler arasında yer alır. Kefalet sözleşmesinin tarafları alacaklı ve kefildir. Başka bir
Kaynak: Kefalet
Kaynak: Kefalet
Tahtalı Barajı, İzmir 'de, Tahtalı Çayı üzerinde, içme suyu sağlama amacıyla 1986-1999 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Kaynak: Tahtalı Barajı
Kaynak: Tahtalı Barajı
Tripod, video kamera ve fotoğraf makinalarını sabitleme, yükseltip alçaltma gibi hareket sağlama amaçlı kullanılan üç ayaklı bir alettir.
Kaynak: Tripod
Kaynak: Tripod
Jandarma Arama Kurtarma Timleri Türkiye'de dağlık bölgelerde güvenlik ve asayiş sağlama, kaza geçiren ve kaybolanları arama ve kurtarma,
Kaynak: Jandarma Arama ve Kurtarma Timleri
Kaynak: Jandarma Arama ve Kurtarma Timleri
Vurgunculuk, ileride meydana gelebilecek fiyat dalgalanmalarından yararlanarak haksız kazanç sağlama İşte bu eyleme ihtikar denir ve İslam
Kaynak: Vurgunculuk
Kaynak: Vurgunculuk
Sermaye piyasalarının gelişimine katkı sağlama misyonuyla 1996 yılında Türkiye İş Bankası A.Ş. tarafından kurulan İş Yatırım; yerli-yabancı
Kaynak: İş Yatırım
Kaynak: İş Yatırım
Havalandırma parankiması (aerankima) hücre ler ile dış ortam arasındaki madde alışverişini sağlama bakımından oldukça geniş hücreler arası
Kaynak: Havalandırma parankiması
Kaynak: Havalandırma parankiması
Fonlama, ekonomi jargon unda, özkaynak larını kullanarak kaynak sağlama yöntemidir. Senet ihraç edilmesidir. Şirketler, borç alarak ya
Kaynak: Fonlama
Kaynak: Fonlama
WPA2 (Wi-Fi Protected Access 2)Kablosuz ağlarda güvenliği sağlama amacıyla geliştirilen şifreleme sistemi WPA 'nın daha geliştirilmiş
Kaynak: WPA2
Kaynak: WPA2
Ekümeniklik, günümüzde genellikle, daha büyük bir dinî bir birliği ya da dinlerarası işbirliğini sağlama amacını güden girişimleri ifade
Kaynak: Ekümeniklik
Kaynak: Ekümeniklik
Bu sultanların saray dışı meselelerini ve sultanlara mücevher sağlama işini üstlenmiştir. Ebelik konusundaki uzmanlığı sayesinde Kanuni
Kaynak: Ester Handali
Kaynak: Ester Handali
ITIL, servis yönetimi ve sağlama süreçleri için en uygun başvuru kaynağıdır. gösteren ve kullanıcılarına servis sağlama süreçlerini
Kaynak: Bilgi Teknolojisi Altyapı Kütüphanesi
Kaynak: Bilgi Teknolojisi Altyapı Kütüphanesi
veriyi komut çizelgesi ne eşlemede, eşdeğer veri bulmada, dosyaları tekil olarak tanımlamada, ve veri bütünlüğü sağlama sında da kullanılır.
Kaynak: Kriptografik özet fonksiyonu
Kaynak: Kriptografik özet fonksiyonu
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
