Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

tertipli ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

tertipli anlamı
sf. 1. Düzenli, derli toplu, yerli yerinde: "Bereket ki burada, her şey tertipli idi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Dağınıklıktan hoşlanmayan, düzenli (kimse). 3. zf. Düzenli, derli toplu bir biçimde. 4. mec. Önceden düzenlenmiş, hazırlanmış.

Türkçe - İngilizce

tertipli anlamı
sıfat
1) tidy
2) orderly
3) organized
4) shipshape

"tertipli" için örnek kullanımlar

Fazla tertipli bir insanım, planın dışına çıkmam.
More organized a human being, not go out of the plan.
Kaynak: sabah.com.tr
Okulumuz öğrencilerinin daha düzenli, tertipli ve belli bir disiplin içerisinde okullarına gelmelerini sağlamak amacı ile bu çalışmaları yapıyoruz.
Our students more organized, neat and tidy, and to come to school in a certain discipline in order to ensure that the work we do.
Kaynak: netgazete.com
Bunları daha verimli ve tertipli sunabilmek için 5 kategori altında sıralanmıştır. Yaz ve Kış Olimpiyat Oyunları başta olmak üzere,
Kaynak: Türkiye'deki spor federasyonları
Kelime anlamı olarak nazımla, sözle, şiirle ilgili veya sıralı, tertipli demektir (TDK sözlüğü) Nazmiye Demirel - Süleyman Demirel 'in
Kaynak: Nazmiye
Askeri inzibatlar son derece tertipli ve düzenli askerler arasından seçilirler. Bunların subaylarına "İnzibat Subayı" denir.
Kaynak: İnzibat
Tidy kelime anlamı olarak ta düzenli, muntazam, tertipli anlamına gelmektedir. Html Tidy ise Html kullanımına bir standart getirmeye
Kaynak: HTML Tidy
Eczacı olmak isteyenlerin, kimyaya ve biyolojiye meraklı, ilaç ve kimyasal maddelere karşı alerjisi olmayan, tertipli, düzenli, dikkatli,
Kaynak: Eczacı
Bu ana merkezlerden içme suyu dağıtımı daha tertipli olarak yürütülmektedir. Bu başka arazi yapısı ve yerleşim yerinin özelliğinden dolayı
Kaynak: Çınardüzü, Düzce
En önceki tertipli kitle baskıları Nisan 1918'de Petrograd liberal Sosyalistlerine karşı başlamış, takibeden aylarda anarşistler (kargaşa
Kaynak: Çeka
Temizlik, düzen ve tertipli olmak hususunda çevresinin dikkatini çekecek derecede ileri seviyedeydi. Üç erkek iki kız toplam beş kardeştir
Kaynak: Hızır Ali Muratoğlu
Ev kadını olmasına rağmen, her an ciddi iş toplantılarına katılacakmışçasına tertipli ve düzenli giyiniyor. Kocası Behçet(40), oğlu Kerem
Kaynak: Umutsuz Ev Kadınları
Düzenli, tertipli, planlı, programlı ve dakik bir insan iyi bir dost. Ceren'i önemsiyor, ona yardım etmek için elinden geleni yapıyor.
Kaynak: Beyaz Gelincik
Artık düğünlerimiz kına gecelerimiz daha tertipli ve düzgün yapılabilmekterdir. Bunun dışında köyümüzün Akhisar Balıkesir yoluna olan
Kaynak: Demirtaş, Kırkağaç
Cami sevilmekte ve köylü tarafından temiz ve tertipli tutulmaktadır. MUHTARLIK : Yerleşim yerinin köy tüzel kişiliği alması ile birlikte
Kaynak: Yolbilen, Nusaybin
köyün iç yolları taşkaldırım ve parke taşı yoldur köy diğer köylere nazaran tertipli ve düzenlidir. Yerli toplumdur. Dış bağlantılar
Kaynak: Ahmetler, Pazaryeri
Cami sevilmekte ve köylü tarafından temiz ve tertipli tutulmaktadır. Eğitim : Köy halkı eğitime önem vermekte ve bunun için çaba
Kaynak: Duruca, Nusaybin
Bu hastânenin çeşitli hastalıklar için laboratuarları, ilâçlar ve diğer erzaklar için ayrı ayrı depoları, tertipli, güzel hasta koğuşları
Kaynak: Kalavun
Ana karakterler : Oldukça tertipli ve düzenli bir çocuktur. Marilyn (マリリン - Maririn) Seslendirme (Japonca ): Miyuki Kuwajima (桑島三幸)
Kaynak: Battle B-Daman!
elçilerle ile alafranga tertipli ve müzikli bir seri (örneğin Tokatlıyan Oteli, Beylerbeyi Sarayı, Dolmabahçe Sarayı'nda) ziyafet ve şölene katıldı.
Kaynak: V. Mehmed
Neta : Muntazam, düzgün, tertipli veya emniyetli anlamına gelir. O :: Omurga : Bir teknenin postalarının üzerine oturtulup bağlandığı ve
Kaynak: Denizcilik terimleri

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.