tutarsız anlamı İng. inconsequent Osm. insicamsız Alm. inkonsequent Fr. inconséquent
1- Düşünmede mantık eksikliği. 2-Davranışlarında kendi kendisiyle uyum kurmayan (insan). 3- İki önerme arasındaki bağlantıda ikinci birincinin sonucu gibi gösterilir, oysa gerçekte birinciden böyle bir sonuç çıkarılamaz.

tutarsız anlamı Fr. incohérent
Sözcük, tümce ya da düşüncenin mantıksal bir bağla birbirine bağlanmayışı.

tutarsız anlamı
sf. Tutarlı olmayan, aralarında çelişki bulunan, insicamsız: "Tutarsız her olayı, her davranışı alaturkadır diyerek Doğu'ya yükledik." -N. Cumalı.

tutarsız anlamı
sıfat
1) inconsistent
2) incoherent
3) contradictory
4) discursive
5) conflicting
6) disjointed
7) inconsequential
8) rambling
9) wayward
10) unconnected
11) choppy
12) disconnected
13) precarious
14) abrupt
15) inconsequent
16) contradictious
17) desultory
18) as thin as a wafer
19) double-minded
20) wafer-thin