tutucu ne demek?
- 4 sözlük, 5 sonuç.BSTS / Çiftteker Terimleri Sözlüğü
tutucu anlamı Fr. teneur
Durmalı çıkışlarda, çiftekerciye yardım eden kişi. Eskiden "itici" denirdi. Çıkışta, koşucuyu itmek yasak olduğundan, bu gün bu yardımcılara "tutucu" denilmektedir.
Durmalı çıkışlarda, çiftekerciye yardım eden kişi. Eskiden "itici" denirdi. Çıkışta, koşucuyu itmek yasak olduğundan, bu gün bu yardımcılara "tutucu" denilmektedir.
Güncel Türkçe Sözlük
tutucu anlamı
sf. 1. Mevcut toplumsal düzeni, düşünceleri ve kurumları değiştirmeden olduğu gibi korumak isteyen (kimse), muhafazakâr, konservatör. 2. is. sp. Durmalı çıkışlarda, bisikletçiye yardım eden kişi.
sf. 1. Mevcut toplumsal düzeni, düşünceleri ve kurumları değiştirmeden olduğu gibi korumak isteyen (kimse), muhafazakâr, konservatör. 2. is. sp. Durmalı çıkışlarda, bisikletçiye yardım eden kişi.
Türkçe - İngilizce
tutucu anlamı
sıfat
1) conservative
2) uptight
3) sectarian
4) fanatic
5) fanatical
6) hidebound
7) Puritan
8) Puritanical
9) stuffy
10) unprogressive
11) fuddy-duddy
12) square-toed
13) stick-in-the-mud
14) strait-laced
15) die-hard
16) dyed-in-the-wool
isim
1) wowser
sıfat
1) conservative
2) uptight
3) sectarian
4) fanatic
5) fanatical
6) hidebound
7) Puritan
8) Puritanical
9) stuffy
10) unprogressive
11) fuddy-duddy
12) square-toed
13) stick-in-the-mud
14) strait-laced
15) die-hard
16) dyed-in-the-wool
isim
1) wowser
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
tutucu anlamı
Ateş maşası.
Ateş maşası.
-Adana
tutucu anlamı
Tutumlu
Tutumlu
*Kurşunlu -Çankırı
tutucu eş anlamlısı
konservatör
is. Tutucu.
is. Tutucu.
muhafazakâr
sf. (muha:fazakâr) Tutucu: "Yeni prens halk hürriyetleri aleyhinde idi ve muhafazakârlara dayanıyordu." -F. R. Atay.
sf. (muha:fazakâr) Tutucu: "Yeni prens halk hürriyetleri aleyhinde idi ve muhafazakârlara dayanıyordu." -F. R. Atay.
"tutucu" için örnek kullanımlar
Bu tür yapıların gelenekleri konusunda ne kadar tutucu olduğunu bilenler bilir.
This is a conservative who know how to know the traditions of such structures.
Kaynak: haber.rotahaber.comyüzyıla ayak uyduramamış, tutucu bir kasabadır.
century, kept up with the foot, a conservative town.
Kaynak: kirikhan.netBu konuda tutucu ve gericiler safındayım.
Safındayım conservative and reactionary in this regard.
Kaynak: sabah.com.trHem Fenerbahçe'nin hem Lazio'nun zor gol yemeleri, benzer tutucu karakterleriyle Petkovic ve Kocaman'ı ön plana çıkarıyor.
Fenerbahce's goals and hard to eat and Lazio, similar to the conservative characters and Kocaman Petkovic brings to the fore.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trbileşiklerdir, şelatör veya şelat ajanı olarak adlandırılır (diğer kullanılan terimler: şelant, çelatör, çelant, kıskaçlayıcı, iyon tutucu).
Kaynak: Şelasyon
Kaynak: Şelasyon
Anayasa Partisi ABD 'deki tutucu siyasi partilerden biridir. 1992 yılında Vergi Mükellefleri Partisi adı altında kurulmuş, 1999 yılında
Kaynak: Anayasa Partisi (ABD)
Kaynak: Anayasa Partisi (ABD)
Tokamak, plazma nın kapalı manyetik alan bölgesi içinde hapsedilmeye çalışıldığı bir plazma tutucu sistemdir. Plazma çok sıcak bir madde
Kaynak: Tokamak
Kaynak: Tokamak
1863-70 arasında Beesd , Utrecht ve Amsterdam 'da rahiplik yaptıktan sonra Guillaume Groen van Prinsterer 'in tutucu Kalvenci görüşlerini
Kaynak: Abraham Kuyper
Kaynak: Abraham Kuyper
Amerika'nın, orta sınıftan tutucu ve dindar insanların yoğun olarak yaşadığı bir orta batı kentinde, kilisenin öğrenciler için düzenlediği
Kaynak: Ayrılan Yollar (film, 1979)
Kaynak: Ayrılan Yollar (film, 1979)
1882 'de Mısır'ı işgal etmiş olan Britanya İmparatorluğu 'yla işbirliği yapılabileceğini düşünen tutucu siyasi grupların yanında yer aldı.
Kaynak: Ali Mahir Paşa
Kaynak: Ali Mahir Paşa
Klasik otokrat tipinin başlıca temsilcisi ve tutucu politikalarıyla Rusya 'nın gelişimini 30 yıl boyunca donduran kişi olarak anılır.
Kaynak: I. Nikolay
Kaynak: I. Nikolay
Avusturya 'ya yerleşmiş olan tutucu bir Protestan ailede dünyaya gelen Eichmann, bütün gençliğini bu ülkede geçirmiştir. Mühendislik
Kaynak: Adolf Eichmann
Kaynak: Adolf Eichmann
kültürel ve siyasi hayatını kontrol eden,milliyetçi ,fazlasıyla tutucu,gelenekçi ve katı muhafazakar kimliğiyle tanınan,en çok da İspanya
Kaynak: António de Oliveira Salazar
Kaynak: António de Oliveira Salazar
Göreceli olarak daha tutucu ve genel olarak erken dönem Budizmine en yakınıdır. Yüzyıllardan beri Sri Lanka (nüfusun yaklaşık %69,1'i) ve
Kaynak: Theravada
Kaynak: Theravada
1957'de ordu içinde örgütlenmiş, krallığın tutucu ve batı yanlısı politikalarına muhalif gruplarının başına geçti. Kasım ve arkadaşları 14
Kaynak: Abdülkerim Kasım
Kaynak: Abdülkerim Kasım
Günümüz Türkiye'sinde tezhipte oldukça tutucu, "klasik yaklaşım" denilen bir akım vardır. Klasik yaklaşım, tarih boyunca yaratılmış ve
Kaynak: Tezhip
Kaynak: Tezhip
Devletleri Ordusu 'nda yer almasından kaynaklanan tutucu militarist bir tavra sahiptir ve onsekiz ay boyunca savaş esiri olarak yakalanmıştır.
Kaynak: Seymour Skinner
Kaynak: Seymour Skinner
"Modern zamanların başyapıtı" olarak değerlendirilen bu eser, "ahlâk dışı" ve "açık saçık" bulunduğundan ABD 'nin birçok tutucu bölgesinde
Kaynak: Gönülçelen (roman)
Kaynak: Gönülçelen (roman)
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
