uyanık ne demek?
- 5 sözlük, 12 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
uyanık anlamı
sf. 1. Uyumamış, bidar: "Uyuyor mu uyanık mı kestiremiyor, uykuyla uyanıklığın sınırlarını bulamıyordu." -A. İlhan. 2. Uykudan uyanmış. 3. mec. Açıkgöz, kurnaz, cingöz: "Ayrıca son derece zeki ve uyanık bir genç kız vardı." -H. Taner. 4. mec. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. 5. mec. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili: "Zeki ve uyanık kişilerle dostluk kadar iyi bir şey olamaz." -S. Birsel.
sf. 1. Uyumamış, bidar: "Uyuyor mu uyanık mı kestiremiyor, uykuyla uyanıklığın sınırlarını bulamıyordu." -A. İlhan. 2. Uykudan uyanmış. 3. mec. Açıkgöz, kurnaz, cingöz: "Ayrıca son derece zeki ve uyanık bir genç kız vardı." -H. Taner. 4. mec. Yapacağı işi bilen, dikkatli ve tetikte olan, müteyakkız. 5. mec. Bilgisizlikten kurtulmuş, bilgili: "Zeki ve uyanık kişilerle dostluk kadar iyi bir şey olamaz." -S. Birsel.
Tarama Sözlüğü
uyanık anlamı
bakınız» uyanuk.
bakınız» uyanuk.
Türkçe - İngilizce
uyanık anlamı
sıfat
1) awake
2) waking
3) vigilant
4) alert
5) aware
6) wide awake
7) watchful
8) wary
9) smart
10) sharp
11) leery
12) conscious
13) nimble
14) shrewd
15) wakeful
16) with it
17) guarded
18) enterprising
19) heady
20) canny
21) sleepless
22) unwinking
23) astir
24) Argus-eyed
25) open-eyed
isim
1) fly
zarf
1) on the alert
sıfat
1) awake
2) waking
3) vigilant
4) alert
5) aware
6) wide awake
7) watchful
8) wary
9) smart
10) sharp
11) leery
12) conscious
13) nimble
14) shrewd
15) wakeful
16) with it
17) guarded
18) enterprising
19) heady
20) canny
21) sleepless
22) unwinking
23) astir
24) Argus-eyed
25) open-eyed
isim
1) fly
zarf
1) on the alert
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
uyanık anlamı
Gözü açık, işini bilir.
Gözü açık, işini bilir.
*Çarşamba -Samsun
Bahçeli *Bor -Niğde
-Hatay
uyanık anlamı
Uyanık, gözü açık
Uyanık, gözü açık
Uşak
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Uyanık anlamı
Denizli ili, Sarayköy ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Denizli ili, Sarayköy ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uyanık anlamı
Diyarbakır ili, Salat bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Diyarbakır ili, Salat bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uyanık anlamı
Erzurum ili, Hınıs ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Erzurum ili, Hınıs ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uyanık anlamı
Malatya ili, Kale ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Malatya ili, Kale ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uyanık anlamı
Muş ili, Aktuzla bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Muş ili, Aktuzla bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uyanık anlamı
Sivas ili, İmranlı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Sivas ili, İmranlı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Uyanık anlamı
Şırnak ili, Silopi ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Şırnak ili, Silopi ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
uyanık eş anlamlısı
bidar
sf. (bi:da:r) esk. Uyanık, uyumayan.
sf. (bi:da:r) esk. Uyanık, uyumayan.
bilgili
sf. 1. Bilgi sahibi olan, malumatlı, malumattar, malumat sahibi, haberli: "Ama, iyiler, bilgililer, yetenekliler nerede idi?" -T. Buğra. 2. zf. Bilerek: "Her konuda rahat, bilgili konuşurdu kalemi." -Y. Z. Ortaç.
sf. 1. Bilgi sahibi olan, malumatlı, malumattar, malumat sahibi, haberli: "Ama, iyiler, bilgililer, yetenekliler nerede idi?" -T. Buğra. 2. zf. Bilerek: "Her konuda rahat, bilgili konuşurdu kalemi." -Y. Z. Ortaç.
cingöz
sf. Açıkgöz.
sf. Açıkgöz.
kurnaz
sf. Kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren, açıkgöz: "Nedim, kurnaz, benden iki gün evvel izin aldı." -A. Gündüz.
sf. Kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren, açıkgöz: "Nedim, kurnaz, benden iki gün evvel izin aldı." -A. Gündüz.
müteyakkız
sf. esk. Uyanık, tetikte, sak.
sf. esk. Uyanık, tetikte, sak.
"uyanık" için örnek kullanımlar
Nuri; uyanık, yaramaz, sevimli, devamlı başına iş açan bir karakterdir.
Nuri, awake, naughty, cute, a character who constantly work alone.
Kaynak: haberler.comİddiaya göre uyanık kadın gün be gün zimmetine para aktardı.
Waking woman allegedly embezzled money day after day passed.
Kaynak: takvim.com.trBate'nin uyutma ve oyalama taktiğine karşı da uyanık olmalı.
Bate'nin Sleep and must be vigilant against distraction tactic.
Kaynak: fanatik.com.trF.Bahçe maçı, uyanık Plzen taraftarlarını ihya etti.
F. Garden of the match, the fans revived Plzen was awake.
Kaynak: fotomac.com.trburanın ismini sorması üzerine, çevreyi tanıtan görevlinin 'Henüz bir adı yok Paşam' yanıtını alınca; Bu köy uyanık, adlarını Uyanık olsun”
Kaynak: Yeşilyurt, Çay
Kaynak: Yeşilyurt, Çay
Rolde Kayseri li, uyanık bir iş adamını canlandırır. Nuriye Kantar ile evlidir. Nur adında bir kızı ve Döndü adında bir evlatlığı vardır
Kaynak: Nuri Kantar
Kaynak: Nuri Kantar
Çakal, argo da uyanık anlamında kullanılan bir kelime. Çakal , köpekgiller den bir hayvan. Çakal , uluslararası terörist Ilich Ramirez
Kaynak: Çakal (anlam ayrımı)
Kaynak: Çakal (anlam ayrımı)
Abrictosaurus (uyanık kertenkele) Dinozor çağında şimdiki Afrika 'nı güneyinde yaşamış olan Heterodontosauridae familyasından fosil
Kaynak: Abrictosaurus
Kaynak: Abrictosaurus
rêve diurne, rêverie, İmg day-dream) uyanık durumda kişinin kafasında yaşattığı, içerisinde çeşitli düşüncelerin, isteklerin, hayallerin
Kaynak: Gündüz düşü
Kaynak: Gündüz düşü
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
