Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

uzaklaştırmak ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

uzaklaştırmak anlamı
(-den, -i) 1. Uzağa götürmek: "Allah rızası için şu adamları uzaklaştırın başımdan" -A. Kulin. 2. Çıkarmak, ayırmak: "Apaçık bir yalanla kızı yanından uzaklaştırıyordu." -H. R. Gürpınar. 3. mec. Yabancılaştırmak, ilgisiz bırakmak: "Sen onu bozmak, işten uzaklaştırmak, züppeleştirmek için bilmezlikle elinden geleni yaptın." -M. Ş. Esendal.

Türkçe - İngilizce

uzaklaştırmak anlamı
fiil
1) remove
2) send away
3) suspend
4) deport
5) uproot
6) estrange
7) rout out
8) cast out
9) can
10) rout up

uzaklaştırmak eş anlamlısı

ayırmak
(-i, -e) 1. Bölmek: Elmayı dörde ayırmak. 2. (-e, -den) Bir bütünden bir parçayı herhangi bir amaçla bir tarafa koymak, saklamak: Çocuklara pastadan biraz ayırdım. 3. Bir yeri bir engelle bölmek. 4. (-den) Birbirinden uzaklaştırmak. 5. (-i) Nitelik değişikliğini anlamak, fark etmek. 6. (-den, -e) Seçmek: "Günün fıkralarından bu kitaba ayırdıklarım pek azdır." -F. R. Atay. 7. (-i, -den) İki veya daha çok kimse arasındaki anlaşmayı, uzlaşmayı bozmak: Karıyı kocasından ayırmak. 8. (-i, -den) Farklı davranmak, fark gözetmek: Çocuklarımın hepsini aynı derecede severim, onları hiç birbirinden ayırır mıyım? 9. Bir şey veya yeri, bir şey veya kimse için kullanmayı belirlemek, tahsis etmek: Odayı çocuklara ayırmak.
çıkarmak
(-den) 1. Birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak: "Çantasından çok sayfalı, maroken kaplı küçük bir defter çıkardı." -Ö. Seyfettin. 2. (-i) Sonunu getirmek: Bu para ile ayı çıkarırız. 3. (-i) Anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek. 4. (-i) Bulmak, ortaya koymak: Yalanını çıkarmak. Yanlışını çıkarmak. 5. (-i) Hatırlamak: "Adamı nereden tanıdığımı tam olarak çıkarmaya çalıştım." -N. Cumalı. 6. (-i, -den) Öfke, hırs, acı vb.nin zararını çektirmek: Öfkesini benden çıkardı. 7. (-i, -den) Sağlamak, elde etmek: Ekmeğini taştan çıkarmak. 8. (-i, nsz) Gibi göstermek, bir davranış yüklemek: Birini hırsız çıkarmak. Suçlu çıkarmak. 9. Sindirim yolundan dışarı atmak: "Sonunda dayanamayıp o gece ne yediyse çıkardı." -İ. O. Anar. 10. İlgisini keserek uzaklaştırmak. 11. (-i) Giysi, ayakkabı vb.ni vücuttan ayırmak, soymak: "İhtiyar hatun, onun ayakkabılarını ve ceketini çıkarıp çekilip gitmişti." -S. F. Abasıyanık. 12. (-i) Yayımlamak: "Gençlerin tenkitlerini gördü, yeni çıkardıkları edebiyat tarihlerini karıştırdı." -O. S. Orhon. 13. (-i) Gidermek: Lekeyi çıkarmak. 14. (nsz) Sebep olmak, yol açmak: "Bir dedektif bürosu açmış, hükûmet zorluk çıkardığından kapatmıştı." -R. H. Karay. 15. (nsz) Yapmak, üretmek: Bu terzi çok iş çıkarıyor. 16. (-e, nsz) Sunmak: Konuklara çerez çıkardı. 17. (-e, -i) Göstermek: "Sosyeteye bir ustabaşıyı kocam diye çıkaracaksın." -M. Ş. Esendal. 18. (-i, -le) Bir müzik parçasını notalarıyla çalmak: "Yeni öğrendiği bir tangoyu piyanoda tek parmakla çıkarmaya çalışan İlhami..." -H. Taner. 19. (nsz) Yollamak, göndermek: Bir adam çıkarıp oğlunu yanına getirtti. 20. (nsz) Boşaltmak: "Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik." -R. H. Karay. 21. (nsz) Resim yapmak. 22. (nsz) Fotoğraf çektirmek. 23. (-i) mec. Söylemek: "Bu dedikoduyu ortaya mutlak bizim arkadaş çıkarmıştır." -O. C. Kaygılı. 24. (-i, -den) mat. Üçüncü bir sayı elde etmek üzere belli bir sayıdan, daha az değerli başka bir sayı kadar birim eksiltmek, tarh etmek.

"uzaklaştırmak" için örnek kullanımlar

dakikada kaleci Volkan'ın uzaklaştırmak istediği top Adrian'da kaldı.
Adrian wants the ball away from goalkeeper Volkan minutes left.
Kaynak: takvim.com.tr
Onu kendinden uzaklaştırmak istesede hissettikleri buna engel olmaktadır.
I wanted to feel him out, it prevents self.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr
Kalecinin uzaklaştırmak istediği top Depetris'in önüne düştü.
Depetris'in wants to remove the ball fell in front of the keeper.
Kaynak: mackolik.com
Bunun üzerine Emre'yi Yağmur'dan uzaklaştırmak için harekete geçmişti.
On top of that Eddie acted to remove Yağmur.
Kaynak: habercity.net
Kolordunun yükünü azaltmak için Rusların kuvvetlerini ana saldırı yönünden uzaklaştırmak üzere 3. Piyade Alayı bulunduğu Trakya mevkinden
Kaynak: Ardahan Muharebesi
Yunan kuvvetleri Aydın etrafında bulunan Türk kuvvetlerini uzaklaştırmak amacıyla, Tellidede sırtlarında bulunan Türk müfreze ye bir
Kaynak: Tellidede muharebeleri
Atıksuları toplamak, arıtmak ve uzaklaştırmak, Su havzalarını korumak. Dereleri ıslah etmek. Arıtma tesisleri: İçmesuyu arıtma tesisleri:
Kaynak: İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi
gönlünden Allah 'tan gayrısını uzaklaştırmak ya da Allah'tan gayrısından uzaklaşarak ona yaklaşmak üzere yalnız kalmak anlamlarına kullanılır.
Kaynak: Halvetiyye
Bu yüzden II. Abdülhamid , Süleyman Hüsnü Paşa'ya duyduğu güvensizlikten dolayı onu İstanbul 'dan uzaklaştırmak amacıyla Bosna-Hersek
Kaynak: Süleyman Hüsnü Paşa
Hiung-nu boyu olduğu söylenmektedir. Mete , kendisini uzaklaştırmak isteyen babası Teoman tarafından Usun'a gönderilmiş ve bir süre orda
Kaynak: Usun
Bazı hastalıkları, kötülükleri ve nazarı uzaklaştırmak için boyna asılan veya üstte taşınan yazılı kağıt. Genellikle olası bir hastalıktan
Kaynak: Tumar
Hollywood savaşın getirdiği sıkıntılarla bunalan halkı bir süreliğine de olsa günün gerçeklerinden uzaklaştırmak ve onlara hoşça vakit
Kaynak: Ali Baba ve Kırk Haramiler (film, 1944)
Özellikle tüm balıklar için zararlı nitrat yoğunluğuna da dikkat edilmeli, tanktan uzaklaştırmak için düzenli dip çekimleri
Kaynak: Neon tetra
santralleri ve diğer endüstriyel tesislerde sistemde dolaşan soğutma suyunun sistemden aldığı ısı yı soğutma suyundan uzaklaştırmak için kullanılır.
Kaynak: Soğutma kulesi
Bu sırada küçük bir çocuğu, Muhammed Tuğluk'un oğlu olduğunu ileri sürerek hükümdar ilan eden Cihan Ahmed Ayvaz'ı uzaklaştırmak için
Kaynak: Firuz Şah Tuğluk
Karşıtı olan hipnopompik ise Frederic William Henry Myers tarafından hupnos yani uyumak ve pompe yani uzaklaştırmak kelimelerinden ortaya
Kaynak: Hipnopompi
Bu komplonun hedefi Roma İmparatoru olan Cladıus 'a imparatorluktan uzaklaştırmak ve böylece oğlu olan Nero'yu Roma İmparatoru ilan
Kaynak: Agrippina (opera)
Düşük ve orta Si/Al oranına sahip zeolitler organik maddelerden suyu uzaklaştırmak amacıyla kullanılabilirken, hidrofobik yapıdaki yüksek
Kaynak: ZSM-5
Protein süzmek sadece bir çeşit filtrasyon işlemidir, amacı parçalanmaya başlamadan önce organik bileşikleri uzaklaştırmak, biyolojik
Kaynak: Protein Süzücü
Hayvan beslenirken az miktarda yapışkan sıvı salgılanması belki de diğer çöpçüleri uzaklaştırmak için kullanılan bir davranıştır.
Kaynak: Myxini
Bu ürün ince detaylı şekiller halinde dökülebilirse de, içerdiği karbonun çoğunu uzaklaştırmak amacıyla dekarbürize edilmediği sürece,
Kaynak: Demir
Babası, oğlunun sağlığını düzeltmek ve felsefeden uzaklaştırmak için onu ilk önce Pompei 'ye, sonra Mısır 'a gönderdi. Roma'ya MS 31
Kaynak: Genç Seneca
Halk arasında bile fantezi edebiyatı eserlerinin insanları tamamen gerçeklerden uzaklaştırmak üzere yazılmış olduğunu düşünen insanlara
Kaynak: Fantezi edebiyatı
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.