Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yara ne demek?

 - 5 sözlük, 6 sonuç.

BSTS / Cerrahi Terimleri Sözlüğü

yara anlamı İng. wound
Yumuşak dokuları oluşturan ögelerin kesici, yaralayıcı veya bunlara benzer araç veya gereçlerle birbirinden ayrılması. Ateşli silah yarası, ısırık yarası, septik ve aseptik yara gibi değişik yara tipleri vardır.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

yara anlamı
Düğme deliği. (*Güdül -Ankara)

Güncel Türkçe Sözlük

yara anlamı
is. 1. Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik: "Yaranı tımar ettiler mi?" -N. Hikmet. 2. Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık: Geminin omurgasındaki yara. 3. mec. Dert, üzüntü, acı: Bu yarayı deşmeyin.

Türkçe - İngilizce

yara anlamı
isim
1) wound
2) hurt
3) injury
4) sore
5) cut
6) lesion
7) ulcer
8) bruise
9) trauma
10) canker
11) raw
12) scotch

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

yara anlamı
İlik.

Arnavutköy *Beşiktaş -İstanbul
*Beypazarı -Ankara

yara anlamı
Yara. || yara vermek: yara açmak

Erzurum

yara eş anlamlısı

acı
is. 1. Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı: Acıyı sever. 2. sf. Tadı bu nitelikte olan: "Acı kahvesini yudumluyordu." -T. Buğra. 3. Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap: "Omuzlarına kadar vücudun derisini haşlayan bayıltıcı yanma acısı ve dehşeti çok sürmedi." -P. Safa. 4. mec. Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem: "İnsan, ölümün acısını en çok günün iki uzak saatinde hissetmektedir." -Y. Z. Ortaç. 5. sf. Çarpıcı, göz alıcı (renk): "Sıcak iklimlerde bu mevsim tek renktedir, sadece acı yeşildir." -R. H. Karay. 6. sf. mec. Keskin, hoşa gitmeyen, şiddetli: "Acı poyraz kuvvetle esiyordu." -O. Kemal. 7. sf. mec. Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü.
dert
is. 1. Üzüntü: "Gündüz ya bir yere sokulup uyur ya sessiz sedasız sokaklarda dolaşır. Fakat akşam oldu mu derdi teper." -H. E. Adıvar. 2. Hastalık: "Hastayım derdime verem diyorlar." -F. N. Çamlıbel. 3. Ağrı. 4. mec. Sorun, kaygı: "Ne var ki dert evin satılması ile bitmeyecekti." -T. Buğra. 5. hlk. Ur: Boynunda dert çıkmış.
gedik
is. 1. Bir düzey üstündeki yıkık, çatlak veya aralık, rahne: "Kalenin gedikleri / Şekerdir yedikleri" -Halk türküsü. 2. Dağ geçidi. 3. mec. Boşluk, eksiklik: "... kanunların gediğinden alabildiğine yararlanıp küpünü doldurmuş bir açıkgözdü." -H. Taner. 4. mec. Güçlük, güç durum: Gedikten kurtulmak. 5. ask. Yarma saldırısında düşman mevzilerinde açılan yer. 6. tar. Bir işi yapmak, bir şeyden yararlanmak yolunda verilen hak, imtiyaz. 7. esk. Eksik dişli.
üzüntü
is. Olması istenilmeyen olaylardan doğan ruh tedirginliği, teessür: "Sesinde bir üzüntü hatta bir sitem sezdim." -A. Gündüz.
yarık
is. 1. Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak: "Tam öğle vakitleri yüksek kaya yarığının dibinde toplanıyor, bir saat kadar güneşleniyorduk." -A. Gündüz. 2. İnce bir çizgi durumunda açılmış yara: "Kendini göstermek için terliklerini yarık topuklu tabanlarında şaplata şaplata geçmişti." -H. Taner. 3. mec. Anlaşmazlık, bölünme: "Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi?" -Y. K. Karaosmanoğlu. 4. fiz. Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik. 5. tıp Çatlak. 6. sf. Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş.

"yara" için örnek kullanımlar

Reçine üretiminde açık ve kapalı yara yöntemleri kullanılıyor.
The resin used in the production methods of open and closed wounds.
Kaynak: timeturk.com
Beşiktaş Kasımpaşa'ya yenilerek şampiyonluk için ağır bir yara aldı.
Received a severe wound Kasımpaşa'ya Besiktas defeated for the championship.
Kaynak: beyazgazete.com
Bu mağlubiyetle şampiyonluk yarışında ağır yara alan Lyon 53 puanla 2.
This defeat Lyon 53 points in the championship race 2 in severe injury
Kaynak: spor.gazetevatan.com
Beşiktaş ise 43 puanda kalarak şampiyonluk yarışında ağır yara aldı.
Besiktas 43 points in the championship race took a heavy wound remained.
Kaynak: medya73.com
Pansuman,genel olarak yara tedavisi demektir. yaraların mikrop lardan temizlenmesi ve korunması için yapılan yıkama ve örtme işlemi.
Kaynak: Pansuman
Altın Periyotdbeşeri ve veteriner hekimlikte, açık yaralarda sağıltıma gidilmeden önce yara nın durumu göz önünde bulundurulmalıdır. Deri
Kaynak: Altın periyot
Morgoth'u 7 derin yara ile yaralamıştır. Morgoth'un ayağına kılıcı Ringil ile derin bir yara açmıştır ve o günden sonra Morgoth topallamıştır.
Kaynak: Fingolfin
Anjiyogenez, büyüme ve gelişme ile yara iyileşmesi gibi süreçlerde olması beklenen bir olaydır. Bununla beraber bazı durumlarda patoloji k
Kaynak: Anjiyogenez
Ancak patika yol kaybolmuş olup,deneyimli rehber işliğinde dikenlikleri yara yara gidilebilir. Bu yaylayı bir çok kişi duymamıştır.
Kaynak: Sicoğ Yaylası
Septisemiye neden olan bakteri bedene çeşitli yollarla girebilir: sözgelimi diş çekiminden sonra, açık bir yara ya da iç organlardaki bir
Kaynak: Sepsis
Ülser, veya peptik ülser, herhangi bir canlının epitel doku su'nda belirebilen bir tür yara. Dil ülseri : Dilde görülen; etrafı kırmızı, içi
Kaynak: Peptik ülser
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.