Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yokluğu ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

"yokluğu" için örnek kullanımlar

Ancak Almeida'nın sakatlık yüzünden yokluğu, çok önemli bir kayıp!
However, because of the absence of disability Almeida, a loss is very important!
Kaynak: fotomac.com.tr
Yobo'nun da yokluğu Fenerbahçe savunmasında eksik birşey var demek.
I mean there's something missing in the absence of Yobo'nun Liverpool defense.
Kaynak: 365gunspor.com
Emre'nin yokluğu ve seyircisiz oynamak tabii ki en büyük eksiler.
Of course the biggest cons in the absence of Emre and spectators to play.
Kaynak: marastahaber.com
Baş antrenörün yokluğu normak olarak ciddi bir etki yaratıyor.
The absence of the head coach is creating a serious impact to Norman.
Kaynak: skorer.milliyet.com.tr
Naip (dişil Naibe), hükümdar adına (hükümdarın yokluğu, yetersizliği, çocukluğu süresince) devleti yöneten kimse. Ayrıca İslam
Kaynak: Naip
faktörleri olarak adlandırılan protein lerin eksikliği veya yokluğu nedeniyle ortaya çıkan ve pıhtılaşma bozukluğu yaratan bir kan hastalığıdır.
Kaynak: Hemofili
Terim, "zihin yokluğu olan zihin" anlamına gelen ve Zen 'de kullanılan muşin no şin (無心の心), ifadesinin kısaltılmışıdır. Zihin yokluğu
Kaynak: Muşin
eksikliği, enfeksiyonöz hastalıklara karşı durma yeteneğinde olan bağışıklık sistemi nin tamamen yokluğu veya uyumsuzluk halinde olması durumudur.
Kaynak: Bağışıklık yetmezliği
Aicardi sendromu, beyindeki ana bağlantı yolu olan corpus callosum 'un kısmi ya da tam yokluğu (corpus callosum agenezisi ), retina
Kaynak: Aicardi sendromu
Ataraksiya, kişide tepki yokluğu, bu nedenle oluşan durgunluk durumu, hiçbir etkiyle uyarılamayan ruh dinginliği, acıya ve sevince
Kaynak: Ataraksiya
Sessizlik , işitilebilir sesin kısmen ya da tümüyle yokluğu. Sinema : Sessizlik , 1963 yapımı İsveç filmi. Sessizlik , 1994 yapımı Türk filmi
Kaynak: Sessizlik (anlam ayrımı)
Kalıtsal olarak kanda eritrosit katalaz ın yokluğu veya düşüklüğü durumuna verilen isimdir. Otozomal resesif biçimde geçer.
Kaynak: Akatalazemi
Budist felsefede anatta (Pāli ) ya da anātman (Sanskritçe ) "bensizlik" veya "ayrı bir benliğin yokluğu" olarak tanımlanan kavramdır
Kaynak: Anatta
Bu arada bir polinom için çoklu köklerin varlığı veya yokluğu için gereken koşul da diskriminant'in varlığı ve yokluğu ile
Kaynak: Diskriminant
Az gelişmiş yanak ve çene bölgesi, alt kirpiklerin azlığı veya yokluğu, böbrek ve/veya karın reflü sü, bükülmüş ayak parmakları, kısalmış
Kaynak: Nager sendromu
baharatın, ortalamanın üzerinde yaygın olduğu mutfakların ortak özelliği taze ve bol çeşitli sebzenin yokluğu ya da pahalılığıdır denebilir.
Kaynak: Baharat
Bu gruptaki canlıların larva ve yetişkin halleri çiftleşme organlarının yokluğu dışında aynıdır ve başkalaşım geçirmezler. Hemimetabolus
Kaynak: Başkalaşım
Binlerce insan ı ya da hayvan ı etkileyen genetik bir bozukluk olan akşınlık renk lenmeyi sağlayan melanin pigment i yokluğu ya da
Kaynak: Albinizm
Bazı üniversiteler personel yokluğu nedeniyle bu yasa yüzünden zor duruma düşmüşlerdir. 12 Mart 1986 'da ilk kez, Ankara İdare mahkemesi
Kaynak: 1402'likler
Bu hormonun tam yokluğu, şeker hastalığı nın 1. tipine (yüksek şeker); görece azlığı ya da insüline karşı direnç ya da her ikisinin
Kaynak: İnsülin
din yokluğu (dinin hakkında bilgiye sahip olmaması veya inanmaması nedeniyle) dine karşı muhalefet. birinin ilkelerine uymayan davranışların
Kaynak: Dinsizlik
Dergi, yayın hayatına başladığı 1956 yılının sonunda kağıt yokluğu nedeniyle bir süre yayını durdurdu. İkinci döneminde ithal kağıda
Kaynak: Hayat mecmuası
Adem-i merkeziyet, "merkezin yokluğu" manasına gelir. Liberal ideolojinin savunduğu görüşlerden biridir. Tarihçe: Osmanlı Devleti 'nde
Kaynak: Adem-i merkeziyetçilik
Az gelişmiş ülkelerdeki bu ölümlerin en büyük nedeni yeterince temiz suyun yokluğu ve atık su arıtma kapasitesinin yetersizliğidir; içme
Kaynak: İshal
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.