Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

cıbıl ne demek?

 - 2 sözlük, 17 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

cıbıl anlamı
sf. hlk. 1. Çıplak. 2. Yoksul, parasız, geçim darlığı çeken.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

cıbıl anlamı
Erkeğin cinsiyet organı.

-Zonguldak ve köyleri

cıbıl anlamı
Sırsıklam, sulu.

Ağaçhisar -Eskişehir

cıbıl anlamı
1.bakınız» cılbak(I). 2. Üzerinde semeri veya eğeri olmayan eşek veya at. 3. bakınız» cıbır(II)-1.
cıbıl anlamı
Bezir yağı kandili.

*Ürgüp -Nevşehir
Bahçeli *Bor -Niğde

cıbıl anlamı
Parası olmadığı halde caka satan: Bırak şu cıbılı.

-Afyon
Uşhum, *Yusufeli -Artvin
*Ağın -Elâzığ
*Divriği -Sivas

cıbıl anlamı
1.bakınız» cıbır(VII). 2. Suyu az ırmak ve gölcük.
cıbıl anlamı
Geçim darlığı çeken, yoksul, züğürt.

*Eşme ve köyleri -Uşak
-Denizli ve ilçeleri
*Ödemiş -İzmir
-Balıkesir
*Emet -Kütahya
-Trabzon
-Artvin ve ilçeleri
-Kars ve ilçeleri
-Erzurum
*Refahiye -Erzincan
*Arapkir -Malatya
Tanır *Afşin -Maraş
*Kangal ve köyleri -Sivas
*Boğazlayan -Yozgat
Çukurbağ *Ermenek -Konya

cıbıl anlamı
Tüyü dökülmüş.

-Denizli
*İnegöl -Bursa

cıbıl anlamı
Cılız, zayıf.

İsabeyli *Çal -Denizli
Çam -İzmir
Hacıhamzalı, Gülek *Tarsus -İçel

cıbıl anlamı
Suyun sığ yeri.

Bozan -Eskişehir
Karanıdere *Şereflikoçhisar -Ankara

cıbıl anlamı
Çıplak.

Alibey -Manisa
*İnegöl -Bursa
Eğrigöz *Emet -Kütahya
-Eskişehir
-İstanbul
-Giresun
Şule -Gümüşhane
-Kars ve ilçeleri
*Akseki -Antalya

cıbıl anlamı
1. bakınız» cıbır(III). 2. bakınız» çıbıl.
cıbıl anlamı
Parasız, yoksul.

Malatya

cıbıl anlamı
Tembellik nedeniyle yoksul kalan

Trabzon

cıbıl anlamı
Çıplak, cır cıbıl

Erzurum

cıbıl anlamı
Çıplak; fakir; cebi delik kimse. || cıl / cır cıbıl

Erzurum

cıbıl eş anlamlısı

çıplak
is. 1. Soyunmuş durumda olan vücudun resmi, nü. 2. sf. Üstünde bulunması gereken giysi, örtü vb. bulunmayan, üryan, nü, cıbıl, cıbıldak: "Kız, çıplak tabanlarını bozuk yolda şaplata şaplata köyün içerisine doğru uzaklaştı." -E. E. Talu. 3. sf. Saçsız (baş). 4. sf. Üzerinde yaprak olmayan: "Irmağın başında kocaman, çıplak bir tek kavak vardı." -H. E. Adıvar. 5. sf. İçinde gerekli eşya bulunmayan: "Ankara tepelerinin birinde, boz renkli bir binanın çıplak ve dar bir odasında onunla karşı karşıyayız." -Y. K. Karaosmanoğlu. 6. sf. mec. Yoksul (kimse): "Askerliğini yapmamış, beş parasız, çıplak bir Cemal'in nesi vardı evlenilecek?" -N. Cumalı. 7. sf. mec. Yalın, süssüz: Çıplak bir anlatım.

"cıbıl" için örnek kullanımlar

dut çullaması,Yumurtalı kıyma, kadayıf dolması, lor dolması, cıbıl dolma, Hasıta, Ayran aşı, Yavan aşı, kuymak, mercimek tiridi, kelecoş,
Kaynak: Gökçebük, Aşkale
Köyün içerisinden geçen iki ırmak mevcut olup (çat deresi ve cıbıl ırmak) bu ırmaklar üzerinde iki adet köprü mevcuttur. Daha önceleri
Kaynak: Hocaoğlu, Şebinkarahisar
akşam ise: yahni,çılbıra,cıbıl dolma,birde yatsılık vardır bizde ondada kahvaltılık yenir.. ben isa ateş köyün delikanlısıyım bende
Kaynak: Demirkıran, Aşkale
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.