Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

çırpınan ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

"çırpınan" için örnek kullanımlar

Çıkmak bir yana bataklıkta çırpınan fil misali daha da batıyor.
More than one side exit, sinking like quicksand fluttering elephant.
Kaynak: yenimesaj.com.tr
Gençoğlu, suda çırpınan ve boğulmak üzere olan kadını kıyıya getirdi.
Gençoğlu struggling and drowning in the water, which brought her to the shore.
Kaynak: haber.gazetevatan.com
Enerji sorunu kriz içinde çırpınan AB ülkelerinde de hararetle yaşanıyor.
Energy problem in EU countries in crisis, struggling fiercely experiencing.
Kaynak: yenimesaj.com.tr
Kafeste çırpınan kuş, ahırda tutulan ceylanda gariptir.
Fluttering in a cage of birds, deer kept in the barn strange.
Kaynak: haber7.com
Kurak dönemde küçük bir çamur birikintisi içinde aylarca yaşamak için çırpınan ve yırtıcı kuşlara yem olmaktan kurtulabilen yayın
Kaynak: Okavango Deltası
Resmin sağ alt köşesinde suya çakılırken çizilmiştir ve çırpınan bacaklarıyla gülünç bir figür oluşturur. Üzerinde, havada uçuşan birkaç
Kaynak: İkarus'un Düşüşü Sırasında Bir Manzara
Neler oluyor” diye etrafa bakarken çalıların üstünde, havada, kartalın pençesinde çırpınan cüceyi görmüşler. Kızlar da bağırmaya
Kaynak: Karbeyaz ile Kırmızıgül
Bu karmaşıklıktan dolayı kanatlı maymun, çırpınan maki, uçan kedi, garip yarasa gibi birbirinden çok farklı isimler verilmiştir
Kaynak: Uçar makigiller
koyu bir gölden ve yukarıda çırpınan ince sarı yapraklardan oluşan puslu bir resim, ruhunuzun odalarını bir daha terk etmemek üzere kaplıyor
Kaynak: Ulalume
"Koyun can derdinde, kasap et derdinde" atasözünde koyun sözcüğü büyük sıkıntılar içinde çırpınan insanı, kasap sözcüğü bu insanın düştüğü
Kaynak: Atasözü
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.