Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

diyar ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

diyar anlamı
is. (diya:rı) 1. Ülke: "Bir gün dedim ki istemem artık ne yer ne yâr / Çıktım sürekli gurbete gezdim diyar diyar" -Y. K. Beyatlı. 2. mec. Dünya: "Arkamda başka bir diyar, sıkıntı, ızdırap ve kudret diyarı var." -H. E. Adıvar. 3. mec. Bazı nitelik veya değerleri taşıyanların çok bulunduğu yer, yurt.

Türkçe - İngilizce

diyar anlamı
isim
1) realm
2) land
3) clime
4) country
5) world
6) bourn
7) bourne
8) vale

diyar eş anlamlısı

dünya
is. (dünya:) 1. gök b. Güneşe yakınlık bakımından üçüncü gezegen, yer, yerküre, yer yuvarı, yer yuvarlağı, acun. 2. Dış, çevre, ortam: "Biz dünyadan ayrı yaşarken dünya epey değişmiş." -H. C. Yalçın. 3. İnançları bir olan ülke veya insanlar topluluğu: Batı dünyası. Doğu dünyası. 4. Meslek veya iş birliği içinde bulunma, camia: Ressamlar dünyasında onun yeri ayrıdır. 5. zm. Elgün, herkes. 6. mec. Duygu, düşünce ve hayal âlemi: "Köprüye kadar kendi dünyaları içinde ne tatlı, ne özlü konuşurlardı." -Y. Z. Ortaç.
ülke
is. 1. Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların tümü, diyar, memleket: "Artık vatan toprağı, Rumeli'deki hudutlarından Anadolu'daki hudutlarına kadar yekpare bir ülke olmuştur." -Y. K. Beyatlı. 2. Devlet: "Vicdan hürriyetine riayet eden tek ülke Osmanlı İmparatorluğu idi." -F. R. Atay. 3. Herhangi bir özelliği yönünden düşünülen bölge: "Dünyanın gelişmiş, gelişmemiş ülkelerini tek tek geziyorum." -H. Taner.
yurt
is. 1. Bir halkın üzerinde yaşadığı, kültürünü oluşturduğu toprak parçası, vatan: Türk yurduna Türkiye denir. 2. Memleket: "Gerideki yurdunu on beş günden fazla boş bırakmak istemez." -F. R. Atay. 3. Bakıma ve barınmaya muhtaç bir grup insanın oturduğu, yetiştirildiği veya bakıldığı kurum: Güçsüzler yurdu. 4. Göçebe Türklerin oturduğu çadır. 5. Öğrencilerin kaldığı, barındığı yer. 6. mec. Diyar: Bu köy pehlivanlar yurdudur. 7. mec. Bir şeyin ilk veya çok yetiştirildiği yer, vatan. 8. hlk. Yörüklerin yazın veya kışın oturdukları yer. 9. esk. Sahip olunan arazi, emlak.

"diyar" için örnek kullanımlar

Şu an için değil belki külliyen, âti için de bir diyar aranmakta.
Maybe not for the moment completely changed in the ATI searched for a land.
Kaynak: marastahaber.com
Bir kadın ki ana gibi yar, Bağdat gibi diyar ve Munzur gibi yaşamın içinde hür akar.
That a woman like mother, like Baghdad, such as land and the East in the free flow of life.
Kaynak: bianet.org
Tuncel'in konuşmasının ardından sırasıyla sanatçı Eylem Aktaş ve Diyar sahne aldı.
Aktas and Realm, respectively, after the speech Tuncel artist took the stage action.
Kaynak: haberfx.net
İki yıldır bir güzel ülke, tarih boyunca uzak ve yakın diyar olmuş güzel ülke kan içinde.
Two years is a beautiful country, beautiful country throughout history have been far and near land in blood.
Kaynak: haber.sol.org.tr
İskandinav mitolojisi ne göre, Dokuz Diyar yaratılmadan önceki büyük, belirsiz boşluk. Kendisinden oluşan dokuz diyar şunlardır:
Kaynak: Ginnungagap
Bahçeşehir namı diyar Şehr-i Bahçe ya da Süper Kent, Küçükçekmece Gölü 'nün kuzeybatısında yer alan TOKİ tarafından toplu konut projeleri
Kaynak: Bahçeşehir, Başakşehir
Rumların "uzak diyar" anlamına gelen Makri diye adlandırmasından ötürü Türkçede Meğri olarak dillendirilmiştir. Kategori:Fethiye
Kaynak: Meğri
Bu akımı temsil eden âşıklar, Orta Asya Türk şiir geleneğine bağlı kalıp ellerinde sazları ile diyar diyar dolaşarak sanatlarını icra
Kaynak: Âşık Halk Edebiyatı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.