Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

birikme, dolgu ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

birikme, dolgu anlamı Osm. teraküm Fr. accumulation
(coğrafya)

"birikme, dolgu" için örnek kullanımlar

Abbas Güçlü: Herkesin elinde olduğu gibi devletin ve müteahhitlerin elinde de bir birikme olmaya başladı.

Abbas Strengths: Everyone is in the hands of a build-up in the hands of the state and the contractors began to happen.

Kaynak: konut.milliyet.com.tr

Buzullar akışkan gibi hareket etmek için eğime ihtiyaç duymaz, birikme bölgelerinde sürekli yağan karın birikmesi bu hareketi sağlar.
Kaynak: Buzul

Bir birikme sahasında, sonradan biriken unsurlar öncekiler üzerinde birikerek ağırlıkları vasıtasıyla basınç yaparlar. Bu basınç sonucu
Kaynak: Tortul kayaçlar

Buzullardaki birikme bölgesindeki biriken kar, altındaki ana kayanın aşırı erozyon a uğramasına neden olacak kadar büyük bir kuvvetle aşağı
Kaynak: Buzyalağı

Buško Blato (Jezero) Bosna-Hersek sınırları içinede, Livno Ovası 'nın güneyinde birikme ile oluşmuş bir göldür. Hırvatistan sınırına
Kaynak: Buško Blato

Bir protestocu, bu tarihten önceki iki hafta boyunca, Dera yakınlarında bir askeri birikme olduğunu söylemiştir Bölge sakinleri
Kaynak: 2011-2012 Dera ili çatışmaları

Film özelliğindeki değişimler, yüzeye çarpan iyon enerjisi, birikme hızı ve alt metalde ölçülen iyon alan yoğunluğu ile kolayca kontrol
Kaynak: Saçtırma biriktirme

Lipid depolama hastalıkları: Özellikle bu durmda beyinde ve sinir sisteminde aşırı yağ (lipid) nedeniyle toksik bir birikme oluşur.
Kaynak: Çocukluğun dezintegratif bozukluğu

Düğünün ikinci günü "düğüncü birikme" diye tanımlanan yemekli düğün ziyafetidir. Düğüne gelen misafirler yemekten sonra takısını takar.
Kaynak: Devletlibaba, Sındırgı

Bölgedeki bu sıvı eğer çok fazla birikme yaparsa perikardiyal tamponad olarak adlandırılan bir duruma yol açarki bu durumda kalp
Kaynak: Perikard

Çeşitli birikme aşınma süreçleri sonunda bazı ada yayları kıta kütlesi içerisinde kalabilir. Güney Amerika Andları ve Kuzey Amerika'nın
Kaynak: Ada

Kümülasyon: katlanma,birikme,kümelenme. Kümülatif: katlanmış,birikmiş,kümeli. Kümülatif olarak : katlanmış olarak. Küratör: kollayıcı
Kaynak: Türk diline geçmiş yabancı sözcükler

Bu birikme işlemi, damlacıklar arası boşluğun gittikçe artmasına ve ışığın bulut içine daha çok girmesine izin verir. Bulut yeterince
Kaynak: Atmosfer optiği

çoluk- çocuk, kız-kızan demeden, kendi köylerinin orta yerine, kuşluk vakti toplanmaya başlarlar ve bu birikme bir saat içinde tamamlanırmış.
Kaynak: Köşektaş, Hacıbektaş

Bu katışık maddeler buz içindeki mikroskopik sıvı ceplerde birikir ve bu birikme moleküllerin daha sık birbirleriyle çarpışmasına neden
Kaynak: Abiyogenez

Kavram olarak "Cem" Arapça bir kelime olup toplanma, birikme, bir araya gelme manasına gelmektedir. Alevîlik'te, cem de bulunan bir kişi
Kaynak: Alevilik

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)