Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

kaplamak ne demek?

 - 4 sözlük, 4 sonuç.

BSTS / Ağaçişleri Terimleri Sözlüğü

kaplamak anlamı Osm. kaplamak Alm.furnieren Fr.plaquer
Kaplama adı verilen ince ağaç levhaları, değişik yöntemlerle hazırlanan tablalara yapıştırma eylemi.

Güncel Türkçe Sözlük

kaplamak anlamı
(-i) 1. Her yanını örtmek, istila etmek: Bulutlar gökyüzünü kapladı. Sessizlik ortalığı kapladı. 2. Çepeçevre sarmak, kuşatmak: "Evlerin bir tarafını yol, üç tarafını da yine çam ormanları kaplar." -S. F. Abasıyanık. 3. (nsz) Bir kabın, bir kılıfın, bir örtünün içine almak: Yorgan kaplamak. 4. Yayılıp doldurmak, etkisinde bırakmak. 5. Bir yüzeyi döşemek, başka bir nesne ile örtmek: "Dudaklarının üstünü kaplayan muntazam kesilmiş sert ve koyu siyah bıyıkları..." -A. Ş. Hisar. 6. Kaplama adı verilen ince ağaç levhaları, değişik yöntemlerle hazırlanan tablalara yapıştırmak. 7. Bir madeni bir başka madenle kimyasal bir yöntemle örtmek. 8. mec. Bir kimsenin veya bir şeyin nitelikleri herkesçe bilinir olmak: Ünü cihanı kapladı. 9. mec. Duygular için doldurmak: İçini sevinç kapladı. 10. mec. Doldurmak, bastırmak.

Tarama Sözlüğü

kaplamak anlamı
Muhasara etmek, sarmak

Türkçe - İngilizce

kaplamak anlamı
fiil
1) cover
2) coat
3) veneer
4) plate
5) take
6) line
7) film
8) overgrow
9) infest
10) hang
11) face
12) bestrew
13) canopy
14) shield
15) suffuse
16) wreathe
17) encrust
18) clothe
19) back
20) upholster
21) recap
22) fair
23) film over
24) crown
25) case
26) carpet
27) sheet
28) sheathe
29) smother in
30) smother with
31) revet
32) overwhelm
33) thread
34) overspread
35) overlap
36) incrust
37) fleece
38) envelop

kaplamak eş anlamlısı

bastırmak
(-i) 1. Basma işini yaptırmak: "Çok güçlüydü, bastırdı, omuzlarını yatağa yapıştırdı âdeta." -T. Dursun K. 2. Zararlı bir olayı önlemek: Yangını bastırmak. 3. Durdurmak: İsyanı bastırmak. 4. Üstünlüğünü göstermek: "Şişman, kısa boylu bir yüzbaşı usulsüzlükte, şarlatanlıkta, inatta hepimizi bastırıyor." -Ö. Seyfettin. 5. Bir kumaşın kenarını kıvırıp dikmek. 6. Gidermek: "Heyecanını bir türlü bastıramıyor." -N. Araz. 7. Hemen söylemek: Cevabı bastırdı. 8. (nsz) Ansızın birinin yanına gitmek: "Ama bir evi tek başına çeviren, o evin düzeninden sorumlu kadınlar ansızın bastıran konuktan her zaman tedirgin olurlar." -O. Rifat. 9. (nsz) Birdenbire gerçekleşmek ve pek çok etki göstermek: "Kış bastırdığında bu sıcağa rahmet okursunuz." -A. Kulin. 10. (-e) Baskı yapmak, üzerine iyice düşmek: "Köyün ihtiyarları da Feyziye'nin babasına bastırmışlar, onları bağışlatmışlar." -E. Bener. 11. hlk. Kümes hayvanlarını kuluçkaya yatırmak.
doldurmak
(-i) 1. Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek: "Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu." -A. Ağaoğlu. 2. Araç deposunu akaryakıtla tamamen dolu duruma getirmek. 3. (nsz) Ateşli silahların içine mermi sürmek: "İki tabanca getirdiler, takır takır doldurdular." -F. R. Atay. 4. (nsz) Bildirge, çizelge, fiş vb. basılı kâğıtların boş yerlerini tamamlamak: "Osmanlı tabiiyetini haiz Müslim diye, yol tezkeresi doldururlardı." -Ö. Seyfettin. 5. Yaşını, yılını bitirmek: "Yirmi yaşını dolduralı bir iki seneden fazla olmamıştı." -O. V. Kanık. 6. Ses, koku yayılıp kaplamak: "Odanın içini kızarmış bir ekmek kokusu doldurmuştu." -S. F. Abasıyanık. 7. Belirli bir süreyi kaplamak, almak: "Balıkçılara yardım etmek bütün zamanını doldurmayınca kentin içerilerine, gecekondu mahallelerine gitti." -A. Kutlu. 8. (-le) mec. Canlılık kazandırmak: "Evi sade sesiyle değil, vücudu ile de doldurdu." -H. Taner. 9. mec. Birini, başkası için kötü düşünecek bir duruma getirmek: "Ah, biliyorum, biliyorum seni o gece doldurdular." -Y. K. Karaosmanoğlu.
istila etmek
1) bir ülkeyi silah gücüyle ele geçirmek; 2) yayılmak, kaplamak, sarmak, bürümek: "Sevgilimizi bazen de gürültülü bir neşe istila ederdi." -R. N. Güntekin.
kuşatmak
(-i) 1. Çevresini sarmak, çevrelemek, çevirmek, abluka etmek, ablukaya almak, ihata etmek, muhasara etmek: "Denize bakan yönü ile yan sınırlarını rüzgârı kesen sık kargılıklar kuşatıyordu." -N. Cumalı. 2. Çevrelemek, çokça bulunmak. 3. Kaplamak: Fabrika dumanları bütün şehri kuşattı. 4. Bele sarılıp bağlanan şeyleri başkasının beline bağlamak.

"kaplamak" için örnek kullanımlar

Elde veya makinede çalışılan bu dikiş, bir kumaş alanını kaplamak için birbirine çok yakın çalışan düzgün, paralel dikişlerden oluşur.
Kaynak: Saten dikiş
Şeker hamuru (Fransızca "fondant") pastalar, kekler ve özellikle düğün pastalarının üzerini kaplamak veya dolgu malzemesi olarak kullanmak
Kaynak: Şeker hamuru
Uzunlamasına kas lifleri bağırsağı devamlı bir tabaka olarak kaplamak yerine üç uzunlmasına bant şeklinde düzenlenmişlerdir .
Kaynak: Kalın bağırsak
Bununla birlikte zaman içinde bu işlemin çok uzun sürdüğünün ve eğer tüm Dünya'yı insanlarla kaplamak istiyorsa çok uzun bir süre bu işle
Kaynak: Nü Wa
Ganaj veya Ganaş (ganache), pasta, kek, şekerleme, bisküvi ve kurabiye arasına veya üzerini kaplamak veya süslemek için kullanılan bir
Kaynak: Ganaj
I.Dünya Savaşı yılları onarımında kubbeleri kaplamak için kurşun bulunamadığından kırma çatı ile kapatılmış, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün
Kaynak: Takyeciler Cami
Angers şehri eskiden çatı kaplamak için kullanılan "arduvaz" üretimi ile ünlüydü ve şehrin eski binalarainin çatılarının bu siyah taş olan
Kaynak: Angers
köyünde Penrhryn taş ocaklarını açıp burada çok ince ve düz bir taş haline getirilebilip çatıları kaplamak için arduvaz yapılmasını sağladı.
Kaynak: Bangor, Gwynedd
Kight, Troy Perry ve 100 diğer eylemci ile birlikte lokantanın dışında protesto etti; kahve almak ve masaları kaplamak için ara sıra bazı
Kaynak: Morris Kight
Preform,çekirdeği sağlamak ve lifleri kaplamak için farklı kırıcı indislerine sahip çeşitli cam parçalarından oluşur. Preformun şekli
Kaynak: Fiberoptik
ışınlarına, ozon, nem, sıcaklık, tuz ve benzeri maddelere dayanıklılığıyla metal, plastik, ağaç, seramik gibi maddeleri kaplamak için uygundur.
Kaynak: Teflon
Kılıç kuşanma ile ilgili terimler: Sami' | Kabzayı kaplamak için kullanılan deri. | Saya | Kın. | Şirasaya | Kılıcı muhafaza etmek/
Kaynak: Japon kılıcı terminolojisi
İçeriği: Yorgan kaplamak. Eski yağlar, eski sigaralar, eski markalar. Beşi beş kuruştan beş yumurta. Nane-limon, karabiber-bal, evde sağlık
Kaynak: Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek
Nikel kaplamak için kullanılan en yaygın çözelti Watts çözeltisidir. Altın için değişik çözeltiler bulunmakla beraber en yaygın olarak
Kaynak: Peltier soğutucu
Dövüşmezken kumaş, kılıcın geri kalanını da kaplamak için uzar ve gerekli olduğu zaman açılır ve idare edilebilir bir boyuta küçülür.
Kaynak: Ichigo Kurosaki
Dörtyüzlülerin hepsinin aynı boyda olması şartı esnetilirse, sadece dörtyüzlüler kullanarak uzayı kaplamak mümkündür. Örneğin bir
Kaynak: Dört yüzlü
Yıllar boyunca aynı yuvada üreyen leylekler yuvalarını kaplamak için her yıl yeni malzeme getirir ve yuvaların içinde kat kat organik
Kaynak: Leylek

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.