Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

büyütmek ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

BSTS / Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu

büyütmek anlamı
bakınız» yakınlaştırmak

Güncel Türkçe Sözlük

büyütmek anlamı
(-i) 1. Büyük duruma getirmek, genişletmek: "Onun hicvi, yalnızca görüntüleri büyüten bir büyüteç değil." -N. Hikmet. 2. Yetiştirmek, bakmak: "Beni doğuran, emziren, büyüten anacığımı bunlara değiştim." -E. Şafak. 3. mec. Abartmak, mübalağa etmek: "Bir ara yine işi büyüttüğüne, hayale kapıldığına hükmetti." -R. H. Karay.

Türkçe - İngilizce

büyütmek anlamı
fiil
1) enlarge
2) grow
3) expand
4) raise
5) magnify
6) nurture
7) enhance
8) bring up
9) foster
10) amplify
11) exaggerate
12) augment
13) dilate
14) rear
15) aggrandize
16) make big
17) rebore
18) nourish
19) dramatize
20) soup up
21) glorify
22) greaten
23) make the most of
24) overstate
25) blow up

büyütmek eş anlamlısı

abartmak
(-i) 1. Bir şeyi olduğundan büyük veya çok göstererek anlatmak, mübalağa etmek. 2. Bir iş, bir davranış vb.nde gereğinden fazlasına kaçmak.
bakmak
(-e) 1. Bakışı bir şey üzerine çevirmek: "Zamanla nasıl değişiyor insan / Hangi resmime baksam ben değilim" -C. S. Tarancı. 2. Aramak. 3. Bir şeyin yüzü bir yöne doğru olmak: "Limana bakan penceresinden deniz görünürdü." -O. V. Kanık. 4. Bir şeyin gelişmesi veya iyi bir durumda kalması için emek vermek. 5. Beslemek, geçindirmek: Üç çocuklu bir aileye bakıyor. 6. Bir iş birinden beklenmek: Evin bütün işleri bana bakıyor. 7. Hastayı muayene etmek. 8. Tedavi etmek için ilgilenmek. 9. Yoklamak, incelemek, denemek: Git bak bakalım, evdeler mi? Şu hesaba sen de bak. Yemeğin tadına bakar mısınız? 10. Bir işi yapmak, bir işi yapmakla görevli olmak: Pasaport işine polis bakar. 11. (nsz) İlgilenmek: "Baktılar, ettiler, ilaç, tedavi, faydası olmadı." -E. Bener. 12. Uğraşmak, meşgul olmak: Çocuğum, sen derslerine bak. 13. Yapılabilmesi bir şeye bağlı bulunmak: Bu iş beş bin liraya bakar. 14. Gözetmek, korumak. 15. Renklerde benzemek, andırmak: Bu kumaşın rengi yeşile bakıyor. 16. Önem vermek, önem vererek üzerinde durmak: "Aşka kutsal gözle bakanları üzmekten korkarım." -R. H. Karay. 17. (nsz) Anlamak, farkına varmak: "Bazı akşamlar bakarım Halil savuşur, nereye gittiğini de kimseye söylemez." -M. Ş. Esendal. 18. Başka bir şeyle ilgilenmeyip elindeki veya önündeki işle uğraşır olmak: Yemeğini yemene bak! Vaktini boş geçirmemeye bak! 19. (nsz) Bebeğin veya çocuğun eğitim ve bakımıyla ilgilenmek: "Kadınlar, iş dönüşü çocuk bakıyor, yemek hazırlıyorlardı, o yorgunlukla." -N. Cumalı.
yetiştirmek
(-i, -e) 1. Birini, bir şeyi gitmekte veya gitmek üzere olan bir kimse veya şeye ulaştırmak, ulaşmasını sağlamak. 2. Vaktinde hazır olmasını sağlamak, tamamlamak, bitirmek: Kitabı önümüzdeki aya yetiştireceğim. 3. Birini gerekli bir iş için tam zamanında bir yere götürmek: Hastayı doktora yetiştirmek. 4. (nsz) Üretmek, büyütmek, geliştirmek: "Evlerinin bahçesinde bir iki elma, erik ağacı yetiştirirler." -N. Cumalı. 5. İletmek, duyurmak: "Müjdeyi komşu hanımlara yetiştirmeye koşmuştu." -H. F. Ozansoy. 6. Sağlayıp vermek: "Sigara yakmak isteyenlere kibrit yetiştirir." -H. Taner. 7. (-i) Yetmesini sağlamak: "Cephemiz susuz, kuru ekmek ve benzini güç yetiştiriyoruz." -F. R. Atay. 8. (-e) mec. Söylenmemesi gereken bir şeyi hemen söylemek: "Hiç kalır mı? Ertesi gün valiye yetiştirdiler." -M. Ş. Esendal. 9. (-i) mec. Çocuğun gelişip büyümesine özen göstermek: "Munise'yi güzel ahlaklı bir kadın olarak yetiştirecektim." -R. N. Güntekin. 10. (-i) mec. Eğitim, öğrenim sağlamak.

"büyütmek" için örnek kullanımlar

Nasıl bir tohum büyütmek istediğinizse tamamıyla sizin elinizdedir.
How to grow a seed istediğinizse entirely your hands.
Kaynak: boluolay.com
Kapınıza gelen çözüm umudunu büyütmek için bu mücadeleye el verin.
Give hope to see a solution to this struggle from your door manually.
Kaynak: m.internethaber.com
Onun yerine diğer hava yolları gibi uçak tipini büyütmek gerekir.
Instead, like other airlines, aircraft type, you need to grow.
Kaynak: gercekgundem.com
Bunun yanında tarımı büyütmek için yeni yatırımlar gerekiyor.
In addition, new investments in agriculture needs to grow.
Kaynak: timeturk.com
büyütmek için tıklayınız |! Yıldız ın adı | Sirius-A/Sirius-B - (Akyıldız) | Gözlem verileri |! Takımyıldız ı Büyük Köpek Takımyıldızı
Kaynak: Sirius
büyütmek için tıklayınız |! Yıldızın adı | Kutup Yıldızı (Demirkazık, Şimal Yıldızı,Kuzey Yıldızı α Ursae Minoris) |! Takımyıldızı
Kaynak: Kutup Yıldızı
İstanbul İşbirliği Girişimi (ICI) NATO'nun ittifakı büyütmek ve Ortadoğu'daki diğer ülkelerle diyaloğunu artırmak için 2004 yılından
Kaynak: İstanbul İşbirliği Girişimi
ve İtalyan bilginleri de, mercek sistemi tersine çevrilmiş bir teleskobun, cisimleri büyütmek için kullanılabileceğinin farkına varmışlardır.
Kaynak: Mikroskop
Osmanlı donanmasını büyütmek için birçok tersane kuruldu, ihtiyaç duyulan malzemeler Kocaeli'den, Biga 'dan, Samsun 'dan, Kastamonu 'ndan
Kaynak: Osmanlı Donanması
Öyküde, Curt Connors kaybedilen uzuvları yeniden büyütmek için bazı sürüngenlerin yeteneklerini araştıran, kısmen de kendi kaybettiği
Kaynak: Lizard
gerçekçilik tarzına yaklaşan ve roman-içi evreni büyütmek için farklı dünyaları birbirine bağlayan anlatım, sayfadan sayfaya öyküyü dokuyarak sürer.
Kaynak: Kestane Kıranında Kadınlar
Atropin maddesini kadınlar bir zamanlar göz bebeklerini büyütmek için kullanmışlardır. Tanım: Güzelavrat otu dallanmış, otsu ve çok yıllık
Kaynak: Güzelavrat otu
Kurucular, yeni oluşum içinde oldukları gurubu büyütmek için Hamburg 'taki Allgemeine Deutsche Credit-Anstalt, Berliner Handels-
Kaynak: Dresdner Bank
Delikler yiyecek toplamanın yanı sıra sayıları 2'den 7'ye varan yavruları da büyütmek için kullanılır. Soluk renkli kanguru faresi sadece
Kaynak: Kanguru faresi
zorunlu kılmıştır. Grace Hopper bu konu ile ilgili olarak "Eğer bir öküz işi yapamıyorsa, öküzü büyütmek yerine iki öküz kullandılar" demiştir
Kaynak: Çoklu işleme
Ülkedeki şarapçılar endüstriyi büyütmek istemektedir. 2010'lu yılların sonuna kadar şarap endüstrisinin kapladığı alanın 200 hektara
Kaynak: San Marino şarabı
"Tasarım odaklı şirket" olduğunu her fırsatta belirten firma'nın amacı Türkiye'de pazar payını büyütmek. Gorenje. Kategori:1950'de kurulan
Kaynak: Gorenje
Soğanlı Köyü nde Soğanlı Bebekleri Marka Tescil Belgesini büyütmek için tıklayın birkaç ailenin başlattığı, zamanla turistlerin yoğun ilgi
Kaynak: Soğanlı Bebekleri
Bu duruma göre görüntüyü büyütmek için üst (ters) dürbün görüntüsünün küçültülmesi; alt (doğru) dürbün görüntüsünün ise büyütülmesi
Kaynak: Periskop

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.