Güncel Türkçe Sözlük
dosya anlamı
is. (do'sya) 1. Aynı konu, aynı kimse, aynı işle ilgili belgeler bütünü. 2. Bu gibi belgelerin toplandığı kartondan kap.
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
dosya anlamı Fr.dossier
1. Aynı konu, aynı kimse, aynı işle ilgili belgeler bütünü: § "Nasıl ki bir gün istediler, koca dosyaları arz ettim." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar IV, 34. § "Adamcağız, önündeki dosyayı sıkıntılı sıkıntılı karıştırıyor." -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 46. § "Hiçbir sefir dosyası yalnız bir tarafına şahit olduğu bu konuşma kadar ona vaziyeti öğretemezdi." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 66. § "Fakat yanındakilere bu aczini belli etmemek için birinci dosyayı açtı." -Peyami Safa, Şimşek, 93. § "Yıl sonunda çalışmasını kalın bir dosyaya hapsedip, şimdi bir profesör olmuş Mülkiye'den bir sınıf arkadaşına gösterdi." -Buket Uzuner, Şairler Şehri, 40. § "Onu odasında kitapları, resimleri, dosyaları ve kalpaklı Mustafa Kemal'iyle yapayalnız bırakarak." "Uçuk buçuk boyalı prenses ağızlarını yapıştıracak, bıyıklı bıyıksız erkek dudakları kestiren, technicolor salon kadınları." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 366. 2. Bu gibi belgelerin toplandığı kartondan kap: "En üstteki siyah dosyayı aldı, uysalca Beyaz Hala'ya uzattı." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 172. § "Ustanın anası koltuğunda bir dosyayla duvarların dibinden geçen bir adamı çevirdi." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 210.