En evvel yapılması gereken iş, oradaki kanı
durdurabilmek.
Most prior work to be done, the blood stop there.
Kaynak: sentezhaber.comMağaza sorumluları yoğunluğu
durdurabilmek için bir süre satışları durdurdu.
Stopped for a while to stop the sales density of the store managers.
Kaynak: haberler.comBu iki futbolcuyu
durdurabilmek üzerine odaklandılar.
Focused on these two footballer stop.
Kaynak: spor.bugun.com.trOsmanlı İmparatorluğu'nda çöküşü
durdurabilmek amacıyla ilk ciddi yenilikler Padişah III.
Innovations in order to stop the collapse of the Ottoman Empire, the Sultan's first serious III.
Kaynak: odatv.comKısa bir araştırmadan sonra, Graham katilin yeni kurbanının Reba adlı genç bir kadın olacağını öngörür ve onu
durdurabilmek için bizzat
Kaynak: Red Dragon (film)Hızla komşu evlere yayılmaya başlayan yangını
durdurabilmek için dönemin yangınla mücadele yöntemleri doğrultusunda, henüz yanmaya
Kaynak: Thomas BloodworthV. Mikhail, Zoe'yi manastıra kapatması üzerine patlak veren ayaklanmayı
durdurabilmek için imparatoriçeyi hemen geri çağırdı.
Kaynak: V. MikhailDerhâl harekete geçilerek planlar yapıldı ve adanın kuzeyinde lavları
durdurabilmek için alçak bir kum tepeciği yapılması kararlaştırıldı
Kaynak: EldfellV. Mikhail, Zoe'yi manastıra kapatması üzerine patlak veren ayaklanmayı
durdurabilmek için imparatoriçeyi hemen geri çağırdı.
Kaynak: Yannis OrfanotrofosMonitorların zor durumda olduğunu gören İngiliz destroyerleri, Yavuz u
durdurabilmek amacıyla diğer tarafa çekildi ve gözlemi engelleyen
Kaynak: İmroz Deniz Muharebesi (1918)Saldırıyı
durdurabilmek için herşeyi yapıldı; ama sonuç alamayınca savunma hazırlıklarına başlandı. Kıbrıs ve Girit'teki kuvvetler
Kaynak: Akka Kuşatması (1799)Minsk'in düşmesinden sonra Alman Yüksek Komutanlığı OKH , Kızıl Ordu ilerlemesini
durdurabilmek için bazı ihtiyat birliklerine başvurdu.
Kaynak: Belostok Taarruzuİddialara göre, daha büyük bir varis bularak aile içindeki çekişmeleri
durdurabilmek için son yetişkin Julian olan Genç Agrippina ile
Kaynak: Britannicusçekimlerin başlamasıyla birlikte çekimleri
durdurabilmek için, savaş gazi ve malulleri, bakanlık da dâhil olmak üzere birçok yola başvurmuştur.
Kaynak: Sétif ve Guelma katliamıBoer saldırılarını
durdurabilmek için demiryollarının çevresine dikenli teller ördürerek hat boyunca gözetleme kuleleri inşa ettiren
Kaynak: II. Boer Savaşıİklim değişikliğini
durdurabilmek için fosil yakıtların kademeli olarak sonlandırılması ve yenilenebilir enerjilerin teşvik edilmesi.
Kaynak: Greenpeaceİleride yaşanması olası çekişmeleri
durdurabilmek için, Njal, Þráinn'in oğlu Höskuldur'ü evlat edinir. Höskuldur, Njal'ın evinde sevgiyle
Kaynak: Njáls sagaUniversal'ın büyük filmlerde daima rakibi Karloff'u seçmesi sebebiyle Lugosi, kariyerindeki düşüşü
durdurabilmek ve başrol oynayabilmek
Kaynak: Béla LugosiAdams Express Şirketi James-Younger çetesini
durdurabilmek için 1874 yılında Pinkerton Ulusal Dedektiflik Ajansına başvurur.
Kaynak: Jesse JamesAlman Kış Fırtınası Harekâtı başladığında ise Alman zırhlılarının ileri harekâtını
durdurabilmek için yine Satürn Harekâtı için planlanan
Kaynak: Küçük Satürn HarekâtıKastanyola : Demir zinciri akarken
durdurabilmek için ırgat etrafına konan demir veya çelik şerit çember (bir çeşit fren balatası).:
Kaynak: Denizcilik terimleriDünyadaki sol hareketler bu savaşı
durdurabilmek için harekete geçtiler. II. Enternasyonal 1907 Stuttgart Kongresinde savaşın yaklaşması
Kaynak: 1918-1919 Alman DevrimiFakat onu
durdurabilmek galaksiye çok pahalıya patlamış, çok yıkım getirmişti. Jedilar artık yoktu. Şansölye şimdi galaksiyi yönetiyordu
Kaynak: Obi-Wan Kenobiİç kanamayı
durdurabilmek için doktorlar son çare olarak sağ akciğerini aldılar. Tupac'ın durumu kritikliğini sürdürdü ve yaşam destek
Kaynak: Tupac Shakur