Ancak ahalinin tarlasını sürecek öküzü,
ekecek tohumu dahi kalmamıştı.
However, the people will farm oxen, will plant seeds even left.
Kaynak: haberdar.comÇevre çok dağlık olduğu için buğday
ekecek arazi çok azdı.
Environment is very mountainous terrain was too small for the wheat ditch.
Kaynak: ekohaber.com.trAncak, ahalinin tarlasını sürecek öküzü,
ekecek tohumu dahi kalmamıştı.
However, the people will farm oxen, will plant seeds even left.
Kaynak: haber3.comBurada köylünün yapacağı en güzel iş kendi emeğini en yüksek istihdama ve nakde dönüştüreceği alan
ekecek, biçecek ve hayvancılık yapacak.
Here, the villagers will turn it into a nice job with their own labor and cash ditch the highest employment, and livestock will reap.
Kaynak: erzurumgazetesi.com.trTarlaya
ekecek tohum dahi bulamayan köylüler, Yunan askerlerinin köydeki hayvanları da götürmesiyle yiyecek sıkıntısı çekmiştir.
Kaynak: Düzağaç, Sinanpaşaarazilerini
ekecek kişi kalmadığından genelde şehir merkezinde ikamet edenler ya da başka köylerden kişiler ekmektedir. Sulu tarım kişi başı
Kaynak: Karacaören, BurdurEkonomi: tarlayı eksen,
ekecek yok,biçsen, biçecek yok. genç desen, ihtiyar çok. hayvancılık mı? dedemin 2 tane eşşeği kaldı kala kala.
Kaynak: Kavacık, Yenipazarhayvancılık yapılabilecek en güzel araziye sahiptir suyumuz boldur her türlü sebzeyi
ekecek dikecek alanlar genişdir pancar. nohut.
Kaynak: Türkmensarılar, YozgatDaha sonraları gelen Sufizmin tohumlarını
ekecek olan Neoplatonistler de Gundişapur'a geldiler. Hindistan'ın, İran'ın, Suriye'nin ve
Kaynak: Sasani İmparatorluğu