üzüntülü sf. 1. Üzüntüsü olan, acılı, müteessir. 2. Üzüntü veren:
"Onu güldüren ve bizi ağlatan bu uzun ve üzüntülü oyun feleğin sabrını tüketti." -Y. K. Beyatlı. 3.
zf. Üzüntülü bir biçimde, üzüntülü olarak:
"Ara sıra, saate üzüntülü bir göz atıyordu." -P. Safa.