yıpranmak (nsz) 1. Zamanla veya çok kullanılma sonucu aşınmak, eskimek:
"Gömleği ütülü ama yıpranmıştı." -Y. Z. Ortaç. 2. Makine veya makine parçaları aşınıp bozulmak:
Dikiş makinesi kullanıla kullanıla yıprandı. 3. Saygınlığı azalmak. 4.
mec. Çeşitli etkenlerle eski gücü kalmamak:
Onun zekâsı hiç yıpranmamış.