eşitlik derecesi anlamı İng. equative degree
Osm. derece-i müsâvât
Alm. äquative Grade
Fr. degré d'équatif
Sıfat ve zarflar ile belirtilen kavramların kişilerde ve nesnelerde, nitelik ve nicelik bakımından eşit derecede bulunduğunu göstermek üzere başvurulan karşılaştırma yolu. Türkçenin tarihî ve yaşayan bir kısım kollarında eşitlik derecesi için +ÇA eki ile teg, tek, dek edatları kullanılmıştır: ET. kanıñ subça yügürti, süñüküñ tagça yattı «kanın su gibi aktı, kemiklerin dağlar kadar yığıldı». Çağ. tofragça «toprak gibi», Tkm., mençe «benim gibi»; Karh. yıgaç teg «agaç gibi, ağaç kadar» Çağ. anıñ dek «onun gibi» vb.
türkiye Türkçesinde nitelik gösteren eşitlik derecesi için gibi, nicelik «miktar» gösteren eşitlik derecesi için de kadar edatı kullanılmaktadır: Etrafında Filiz gibi güzel bir kız görmedi. Senin gibi olamam. Nazan, Ayşe kadar becerikli değildir. Onun kadar cömert insan az bulunur vb.