fesat ne demek?
- 2 sözlük, 2 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
fesat, -dı anlamı
is. 1. Bozukluk: Mide fesadı. Ahlak fesadı. 2. Karışıklık, kargaşalık, ara bozuculuk: "Birçokları kahveleri fesat yatağı saymayı sürdürürler." -S. Birsel. 3. Hile. 4. sf. Herhangi bir konuda iyimser olmayan, kötü yorumlayan (kimse): Sen de ne fesat adamsın! 5. sf. Karıştırıcı, ara bozucu (kimse): "Fakat gitgide içlerine uygunsuz adamlar ve türlü fesatlar karışmış." -N. F. Kısakürek.
is. 1. Bozukluk: Mide fesadı. Ahlak fesadı. 2. Karışıklık, kargaşalık, ara bozuculuk: "Birçokları kahveleri fesat yatağı saymayı sürdürürler." -S. Birsel. 3. Hile. 4. sf. Herhangi bir konuda iyimser olmayan, kötü yorumlayan (kimse): Sen de ne fesat adamsın! 5. sf. Karıştırıcı, ara bozucu (kimse): "Fakat gitgide içlerine uygunsuz adamlar ve türlü fesatlar karışmış." -N. F. Kısakürek.
Türkçe - İngilizce
fesat anlamı
isim
1) mischief
2) corruption
3) plot
4) depravity
5) malice
6) intrigue
7) agitator
sıfat
1) sinister
2) poisonous
3) jaundiced
4) low-minded
isim
1) mischief
2) corruption
3) plot
4) depravity
5) malice
6) intrigue
7) agitator
sıfat
1) sinister
2) poisonous
3) jaundiced
4) low-minded
fesat eş anlamlısı
hile
is. (hi:le) 1. Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, desise, entrika: "Gayet basit bir hile ile, saflığından istifade ederek işi başardı." -R. H. Karay. 2. Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma: Bu sütte hile var.
is. (hi:le) 1. Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, desise, entrika: "Gayet basit bir hile ile, saflığından istifade ederek işi başardı." -R. H. Karay. 2. Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma: Bu sütte hile var.
kargaşalık
is. Kargaşa durumu, alavere: "Bütün bu kargaşalık, bu gürültü içinde çalgıcılar çalıyorlar." -M. Ş. Esendal.
is. Kargaşa durumu, alavere: "Bütün bu kargaşalık, bu gürültü içinde çalgıcılar çalıyorlar." -M. Ş. Esendal.
karışıklık
is. Karışık olma durumu, teşevvüş.
is. Karışık olma durumu, teşevvüş.
"fesat" için örnek kullanımlar
Irkçılık da bu milletin arasına fesat sokamadı, bundan sonra da sokamayacak.
Racism in this nation between the mischief could not take her, after which the sokamayacak.
Kaynak: haber7.comŞu çözüm süreci içerisinde de aramıza fitne, fesat sokmak isteyenlere fırsat vermeyelim.
Currently in the process of solution to the strife between us, not give opportunity to those who want to make mischief.
Kaynak: haber7.comPatrikhâne, yüzyıllar boyunca Türkiye'nin başına dert olmuş bir fesat ve ihânet ocağıdır.
The Patriarchate of Turkey for centuries has been a conspiracy and betrayal plague quarry.
Kaynak: blog.milliyet.com.trPolis, kurumdaki bazı ihalelere fesat karıştırıldığı gerekçesiyle suç örgütü lideri Ş.T.
Police, the leader of a criminal organization in the organization on the grounds mixed with some of the rigging tenders Ş.T.
Kaynak: ekonomi.milliyet.com.trEris, Yunan mitolojisi nde fitne ve fesat tanrıçası. Savaş tanrısı Ares 'in kızkardeşidir.Olimpos 'ta kutlanan bir düğüne çağrılmaması
Kaynak: Eris (mitoloji)
Kaynak: Eris (mitoloji)
10 ihaleye ayrı ayrı, 19 ihaleye de zincirleme olarak fesat karıştırmak ve haksız mal edinme suçlarından toplam 216 yıl 6 aya kadar
Kaynak: Koray Aydın
Kaynak: Koray Aydın
Kate gerçek hayatta asker olan üvey babasını fesat davranışları yüzünden öldürmüş ve annesini sigortadan gelen parayla bırakmıştır ancak
Kaynak: Kate Austen
Kaynak: Kate Austen
"Enerji ve Doğalgaz Anlaşmalarında Türkiye aleyhine anlaşma ve uygulamaların yapılmasına yol açtığı, devlet alım satımına fesat
Kaynak: Cumhur Ersümer
Kaynak: Cumhur Ersümer
Karadeniz Sahil Yolu ihalesine fesat karıştırdığı iddiasıyla Yüce Divan 'da yargılandı. Cezası, Şartla Salıverme Yasası kapsamında, 26
Kaynak: Yaşar Topçu
Kaynak: Yaşar Topçu
Sonuçlar baskı ve fesat ile elde edilmişti. Fethi Bey iddia edilen usûlsüzlüklerle ilgili olarak TBMM 'nin 6 Kasım 1930 günlü birleşiminde
Kaynak: 1930 Türkiye yerel seçimleri
Kaynak: 1930 Türkiye yerel seçimleri
"ihaleye fesat karıştırmaktan" Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakkında dava açıldı 1999 yerel seçimleri ile görevini Mustafa Sarıgül 'e devretti.
Kaynak: Cüneyt Akgün
Kaynak: Cüneyt Akgün
Malki cinayeti ve Türkbank'ın resmi ihalesine fesat karıştırmak iddiasıyla yapılan soruşturma sonucunda, İstanbul DGM Cumhuriyet
Kaynak: Erol Evcil
Kaynak: Erol Evcil
Allah; yeryüzünde bir halife yaratacağını söylediğinde, Melekler O'na yeryüzünde fesat çıkartıp, kan dökecek birini mi yaratmak
Kaynak: İblis
Kaynak: İblis
do diyez minör : Hain, fesat ve kasvetli. fa diyez minör : Kaba ya da hafif ve havai. si minör : Yabani ya da kasvetli ve arsız. mi minör : Üzgün
Kaynak: Albert Lavignac
Kaynak: Albert Lavignac
Çete üyeleri halen; gasp, yağma, ihaleye fesat, zimmet, dolandırıcılık, tarihi eser kaçakçılığı suçlarından yargılanıyor. Dış bağlantılar
Kaynak: Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi
Kaynak: Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi
Kültür : Firovn : Şeytan,işini bilir,fesat. Garık : Sebze ekilmesi için hazırlanan küçük bahçe parçası. Gavar : Tarlaya veya bahçeye bağlanan
Kaynak: Günbahçe, Divriği
Kaynak: Günbahçe, Divriği
Kültür : Firovn : Şeytan,işini bilir,fesat. Garık : Sebze ekilmesi için hazırlanan küçük bahçe parçası. Gavar : Tarlaya veya bahçeye bağlanan
Kaynak: Bahçeli, Divriği
Kaynak: Bahçeli, Divriği
H. 3 M 1320 (M. 12 Nisan 1902)Madencileri kışkırtarak fesat çıkartan Devrekli Ohan'ın Zonguldak'ta fesat çıkarmasının önlenmesi istendi.
Kaynak: Devrek
Kaynak: Devrek
Şeytan,işini bilir,fesat Garık : Sebze ekilmesi için hazırlanan küçük bahçe parçası Gavar : Tarlaya veya bahçeye bağlanan suyun başlangıç
Kaynak: Yazı, Divriği
Kaynak: Yazı, Divriği
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
