Suyun çıkış yerinde
fışkıran sular, harika görüntüler oluşuyor.
At the exit site of the water gushing waters made great images.
Kaynak: internetajans.comPeygamberler pınarından
fışkıran en ulvî ve en kutsî rahmet Sen'sin.
Sen's most lofty and most Kuts mercy Prophets gushing fountain.
Kaynak: merhabahaber.comÜniversite her zerresinden akademik özgürlük ve özgünlük
fışkıran bir yer.
University springing up every speck of a place of academic freedom and authenticity.
Kaynak: haberturk.comAllah'ın lütfu ile ayağını vurduğu yerden
fışkıran su ile yıkanmış ve içmiş.
Washed with water gushing from the ground with the foot strikes the grace of God, and drank.
Kaynak: blog.milliyet.com.trKraterin kenarları çevresinde
fışkıran ve radar ile rahatça görülebilen parlak maddeler bulunur. Bu geniş alan, sıkıştırılmadan dolayı
Kaynak: AdivarBunlardan
fışkıran lavın akışkanlığı azdır ve çok uzağa yayılmadan önce soğur ve sertleşir. Magmaları asidik ya da yüksek-orta düzeyde
Kaynak: StratovolkanBir diğer kaynak ise Medusa'nın boynundan
fışkıran her bir kan damlasının yılanlara dönüştüğünü söylemektedir. Perseus , Medusa'nın kafasını
Kaynak: Medusa20 binin üstünde koşuk tan oluşan bu şiir yeni topraklardan
fışkıran ilk gerçek edebiyat ürünüdür. 1600 'de artık fetihler sona ermiştir.
Kaynak: Latin Amerika edebiyatıOyun boyunca yüzü cübbesinin başlığı altından hiçbir şekilde görülmeyen Tyrael'ın sırtından bir bitkinin filizleri gibi
fışkıran beyaz
Kaynak: TyraelÇoğu zaman bir kâse ve barışın, zenginliğin sembolü olan içinden meyveler
fışkıran bir boynuz (cornucopia) ile resmedilmiştir.
Kaynak: Concordia (mitoloji)İtalya'daki yanardağlardan
fışkıran lav, bir plakanın diğerinin altına girerek eriyen kayaçların püskürtülmesi sonucu oluşur.
Kaynak: İtalya'da volkanizmaanlatılagelen ve Homeros 'un bize bu şekilde aktardığı efsaneye göre hala yanan alevler, Chimera 'nın yerin yedi kat dibinden
fışkıran alevleridir.
Kaynak: YanartaşYer altından
fışkıran doğal gazlar, sadece yüksek kara parçalarından değil, deniz ve okyanus tabanlarından da çıkarlar. Çünkü deniz
Kaynak: Bermuda Şeytan Üçgenideğdirilmeden
fışkıran suyla ya da ıslatılmış kağıtla yapılması ve bölgenin tuvalet kağıdı ile kurulanarak temizliğin bitirilmesi en uygunudur.
Kaynak: Taharetdeğdirilmeden
fışkıran suyla ya da ıslatılmış kağıtla yapılması ve bölgenin tuvalet kağıdı ile kurulanarak temizliğin bitirilmesi en uygunudur.
Kaynak: TahâretFakat kaynağı şimdi tükenmiş olan ve yerden
fışkıran bir alev nedeniyle olabileceği yerine, bütün bir ülkenin bir seferde böyle bir olayla
Kaynak: StrabonBir zamanlar Küpelinin çevresi hayvancılık ve ziraate uygun suları bol olan bir arazi olduğundan ve birçok yerinde şelaleler
fışkıran köy
Kaynak: Küpeli, ÖzvatanÖzellikle baharın gelmesiyle birlikte Nisan ayında yağmurlarla birlikte yerden
fışkıran bu bitki, toplandıktan sonra yıkanıp kıyılarak
Kaynak: Aşağıkarakaya, SorgunKasrın önünde büyük bir havuz , çevresinde çeşitli çağlayanlar, ağızlarından su
fışkıran ejderha heykelleri vardı. Sadabad Kasrı'ndan
Kaynak: SadabadBu yapılar, yeni doğan yıldızımsı nesnelerden
fışkıran evrensel fıskiyelerin parıltısını izlemekte ve soğuk bulut malzemesi ni yarıp
Kaynak: NGC 1333Coğrafya: 3 metreden su
fışkıran yerler vardır. Olabildiğince yeşildir. Ama ne yazık ki, son yıllarda kavak ağaçları tüm ovayı kaplamıştır.
Kaynak: Çaycevher, Taşköprü