fışkırmak anlamı (-den) 1.
gaz veya sıvılar bir yerden basınç etkisiyle yukarıya doğru birdenbire ve hızla çıkmak:
"Suya en başköşeyi ayırmalarının nedeni de iyi suyun, hemen hemen memleketimizin dört bucağından fışkırmasıdır." -S. Birsel. 2. Bitkiler toplu hâlde, gür olarak yetişmek:
"Kaldırım taşları arasından fışkırmış otların bütün sokağı bürüyeceği muhakkak!" -Y. Z. Ortaç. 3.
mec. Bir şey bir yerde bol bol görülmek:
"Ölümsüzlerden fışkıran ışık, karanlıkları bir anda dağıttı." -C. Meriç.