fibrin ne demek?
- 10 sözlük, 10 sonuç.BSTS / Biyokimya Terimleri Sözlüğü
fibrin anlamı İng. fibrin
Kanda pıhtılaşmadan sonra meydana gelen kan pıhtısının esas kısmını oluşturan ve mide enzimleriyle kolayca sindirilebilen ve suda çözünmeyen bir madde.
Kanda pıhtılaşmadan sonra meydana gelen kan pıhtısının esas kısmını oluşturan ve mide enzimleriyle kolayca sindirilebilen ve suda çözünmeyen bir madde.
BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
fibrin anlamı İng. fibrin Osm. lifin Lat.fibra: şerit Alm.Blutfaserstoff Fr. fibrine
Kanda pıhtılaşmadan sonra meydana gelen ve mide enzimleri ile kolayca sindirilebilen ve suda çözünmeyen bir madde.
Kanda pıhtılaşmadan sonra meydana gelen ve mide enzimleri ile kolayca sindirilebilen ve suda çözünmeyen bir madde.
BSTS / Fizyoloji Terimleri Sözlüğü
fibrin anlamı İng. fibrin
Kanın normal pıhtılaşması sırasında trombinin proteolitik etkisiyle fibrinojenin parçalanması sonucu oluşan, çözünmeyen ve kan pıhtısının esas kısmını oluşturan bir protein.
Kanın normal pıhtılaşması sırasında trombinin proteolitik etkisiyle fibrinojenin parçalanması sonucu oluşan, çözünmeyen ve kan pıhtısının esas kısmını oluşturan bir protein.
BSTS / Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Terimleri Sözlüğü
fibrin anlamı İng. fibrine
Kan pıhtılaşmasını sağlayan fibröz bir protein. Trombin enzimi, plazma proteini olan fibrinojeni fibrine katalize eder.
Kan pıhtılaşmasını sağlayan fibröz bir protein. Trombin enzimi, plazma proteini olan fibrinojeni fibrine katalize eder.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
fibrin anlamı Osm. lîfin Lat.fibra Fr. fibrine
(biyoloji, zooloji, kimya)
(biyoloji, zooloji, kimya)
BSTS / Patoloji Terimleri Sözlüğü
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
fibrin anlamı İng. fibrin
Kanın normal pıhtılaşması sırasında trombinin proteolitik etkisiyle fibrinojenden oluşturulan çözünmeyen bir protein.
Kanın normal pıhtılaşması sırasında trombinin proteolitik etkisiyle fibrinojenden oluşturulan çözünmeyen bir protein.
BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü
Fibrin anlamı İng. fibrin Osm. liyfin Lat.fibra Alm. Blutfaserstoff Fr. fibrine
(Lât. fibra=şerit): Pıhtılaşmadan sonra kanda meydana gelen ve mide enzimleriyle kolayca sindirilen suda erimez bir madde.
(Lât. fibra=şerit): Pıhtılaşmadan sonra kanda meydana gelen ve mide enzimleriyle kolayca sindirilen suda erimez bir madde.
Güncel Türkçe Sözlük
fibrin anlamı
is. biy. Kan ve lenf serumunda bulunan albüminli bir madde.
is. biy. Kan ve lenf serumunda bulunan albüminli bir madde.
İngilizce - Türkçe
fibrin anlamı
isim
1) fibrin
2) lifli protein
isim
1) fibrin
2) lifli protein
"fibrin" için örnek kullanımlar
çünkü pıhtılaşma esnasında bu madde parçalanarak fibrini çökeltir; tel tel olan fibrin de kan yuvarlarına sarılarak pıhtıyı meydana getirir.
Kaynak: Serum
Kaynak: Serum
Fibrinojen, kan pıhtılaşmasında meydana gelen “fibrin” in öncü maddesidir. Pıhtılaşma gerçekleşirken, fibrinojen trombin maddesi etkisiyle
Kaynak: Fibrinojen
Kaynak: Fibrinojen
Tıkanma alyuvar lar ve fibrin iplikçiklerinden oluşur. Diğer enfarktüslerden faklı olarak akciğer enfarktüsü kanamalı (hemorajik) olur.
Kaynak: Enfarktüs
Kaynak: Enfarktüs
Bu testte plazmaya kalsiyum ve tromboplastin (doku faktörü) eklenerek, ekstrinsik yoldan fibrin pıhtısı oluşana dek geçen süre ölçülür.
Kaynak: Protrombin zamanı
Kaynak: Protrombin zamanı
Aynı zamanda var olan ve devam etmekte olan trombositlerin ve pıhtılaşma proteinlerinin (fibrin, albumin vb) tükenmesi; süregelen şiddetli
Kaynak: Dissemine intravasküler koagülasyon
Kaynak: Dissemine intravasküler koagülasyon
Plazma proteini olan ve eriyebilen özellikteki fibrinojenin, trombin tarafından ipliksi proteinlere dönüştürülerek fibrin hâline gelmesine
Kaynak: Kan
Kaynak: Kan
Fibrin yapıştırıcı tekniği: fistülün içine bir kateter ile fibrin yapıştırıcı verilmesi prensibine dayanır. tedavisinde fibrin yapıştırıcı
Kaynak: Makat fistülü ve apsesi
Kaynak: Makat fistülü ve apsesi
Bunun sonucu olarak bağ doku ve fibrin oluşumu ile karakterize fibrozis meydana gelir. Bu durum akciğer gibi bir organda olmuş ise adı
Kaynak: Enflamasyon
Kaynak: Enflamasyon
başlarında bunların iyi bilinen örnekleri yumurta beyazında bulunan albümen , serum albümin i, fibrin ve buğday gluten iydi.
Kaynak: Protein
Kaynak: Protein
Renal parenkimde interstitium abseler görülür (cerahatli (süpüratif) nekroz ), bunlar içinde irin (nötrfiller, fibrin, hücre debrisi ve
Kaynak: Piyelonefrit
Kaynak: Piyelonefrit
Trombinleri hale getirir ve fibrin pıhtısını (beta chitosan) en hızlı şekilde yapar (3), İkincil Faydaları: Arter, arterioller, kapiller,
Kaynak: Celox Kanama Durdurucu
Kaynak: Celox Kanama Durdurucu
Safra kesesi içinde ise belli fibrin kitleleri görülür, ki bu hastalığın teşhisi için önemli bir bulgudur. Hastalık subakut seyretmiş ise
Kaynak: Salmonelloz
Kaynak: Salmonelloz
deb hemanjiomlar ve DIC de fibrin lifler eritrositleri keser ve fragmante eritrositlor periferik yaymada gözlenir, kemoterapötik ilaçlar
Kaynak: Kansızlık
Kaynak: Kansızlık
Fibrositler fibrin ve bağ doku üretmeye başlayarak etkeni kapsül içinde (tüberküloz granülomu, Ghon fokusu) sınırlandırmaya çalışır.
Kaynak: Verem
Kaynak: Verem
Fransız doktoru Antoine Fourcroy , 1800'de kimyasal testler yaparak hayvan dokularının üç ana bileşiğinin albümin, fibrin ve jelatin
Kaynak: Albümin
Kaynak: Albümin
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
