Son derece ilginç bir program
fuaye konseri dinleyicilerini bekliyor.
Concert in the foyer waiting for a program that is extremely interesting listeners.
Kaynak: haberler.comAyrıca içerisinde
fuaye alanlarımız da mevcut olacak.
In addition, areas will also be available in the foyer.
Kaynak: haberler.comSalona sığmayan gençler programı,
fuaye salonunda kurulan ekrandan izleme imkanı buldu.
Youth program does not fit in the hall, foyer, hall had the opportunity to set up screen viewing.
Kaynak: haber7.com400 metrekare civarında da bir
fuaye alanımız var.
Our field of around 400 square meters, there is a foyer.
Kaynak: turizmguncel.comBundan başka ilk yıllarda Türk Sinematek Derneği'nin işlettiği Bomonti 'deki Kervan sinemasının
fuaye sinde de dergiye ulaşmak mümkündü.
Kaynak: Yeni Sinema (dergi, 1966)1944 yıllında opera kapatıldı ve İkinci Dünya Savaşı sırasında atılan bombalar sonucu büyük bir hasar gördü, özellikle
fuaye bölümü, çatı
Kaynak: Theater des WestensLa Scala yapıldığı dönemde aynı zamanda
fuaye sindeki kumarbazlarla bir gazino gibi de kullanılmıştır. Tüm bu rahatsız edici şartlar Mary
Kaynak: La ScalaÖzel konsept ve dekorasyonuyla, geniş bir
fuaye alanına sahip, yüksek standartların uygulandığı Cinemaximum Sinemaları'nın, ileri
Kaynak: Astoria AVMParlamento Sarayı'nın kamuya açık ana girişi, bir
fuaye bölgesine sonra da Büyük Hol'e açılıyor. Büyük Hol'de sanatçı Arthur Boyd
Kaynak: Parlamento Binası, CanberraŞehir Tiyatrolarının etkinlikleri gerçekleşmekte olup ayrıca
fuaye, sergi, seminer ve toplantı amaçlı da kullanılmaktadır. Sonuncusu ise
Kaynak: Eskişehir