Stramaccioni Milan'ı yenerse koltuğu
garanti altına alabilir.
AC Milan beats can guarantee Stramaccioni seat.
Kaynak: goal.comABD ve İngiltere'den
garanti gelince 'U' dönüşü yaptı.
As for the United States and Britain guaranteed 'U' made a return.
Kaynak: aksam.com.trÜretici firmalar, cihazın hem dışına hem de içine
garanti etiketleri yerleştirmeye başladı.
Producers, both outside and inside the device started to place any labels.
Kaynak: bursadabugun.comVatandaş ameliyata girerken
garanti istiyor.
Citizens want to guarantee that you enter surgery.
Kaynak: medimagazin.com.trGaranti belgesi, imalatçı-üretici veya ithalatçıların, sattıkları, ürettikleri veya ithal ettikleri mallar için düzenlenen ve malın
garantiKaynak: Garanti belgesi Kamu malı (İngilizce: Public Domain) kavramının herkes tarafından kabul edilmiş veya hukuksal olarak
garanti altına alınmış bir tanımı
Kaynak: Kamu malıBanknot; taşıyana üzerinde yazan miktarın ödenmesinin, çıkaran kuruluş tarafından
garanti edildiği, faiz taşımayan yasal ödeme aracıdır
Kaynak: Banknottarafından
garanti edildiği, borsa bünyesinde işleyen piyasalardır Adını, finansal yatırımcıların ihtiyaçlarından türedikleri için almışlardır.
Kaynak: Türev piyasasıbütünlüğünü
garanti etmek için kullanılan MD5 , SHA-1 , RIPEMD-160 gibi kriptografi algoritma larının kullandığı yöntemlere verilen isimdir.
Kaynak: Anahtarsız şifrelemeHakların
garanti altına alındığı, bir mal ın sabit bir fiyattan satın alınması ya da satılmasını sağlayan ticari anlaşmadır.
Kaynak: Türev (Ekonomi)GNMA, çeşitli devlet kurumlarının
garanti verdiği ipotek kredilerine dayalı olarak ihraç edilen menkul kıymetlerin faizine ve anaparasına
Kaynak: Varlığa Dayalı Menkul Kıymetleştirme, senet ) faktoring şirketi tarafından temlik alınması yoluyla, finansman,
garanti ve tahsilat hizmetlerinin sunulduğu bir finansal üründür.
Kaynak: FaktoringSezgisel algoritmalar en iyi sonucu bulacaklarını
garanti etmezler fakat makul bir süre içerisinde bir çözüm elde edeceklerini
garantiKaynak: Sezgisel algoritma