gazete anlamı İng. newspaper
Genellikle günlük, kimi zaman haftalık ya da haftada birkaç kez olmak üzere yayımlanan, güncel haber ve bilgileri veren süreli yayın.

gazete anlamı
is. (gaze'te) 1. Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın: "Kahvelerde ikinci bir oyalanma yolu, gazetelerdi." -N. Cumalı. 2. Bu yayının yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer: Her gün gazeteye uğruyordu.

gazete anlamı
isim
1) newspaper
2) paper
3) journal
4) gazette
5) news medium
6) sheet

gazete anlamı İt..gazzetta
1.Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için, yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın: § "İkide bir, gözlerini yanındaki sandalyenin üstüne bıraktığı Fransızca gazete ve mecmualara çeviriyor." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 5. § "gazete. Ruzname." -Ahmet Vefik Paşa, Lehçe-i Osmani. § "Ceplerinden taşan Fransızca gazetelerin bir kısmını minderin üstüne fırlattı." -Nazım Hikmet Ran, Kan Konuşmaz, 13. § "Artık gazetelerden bıktım." -Peyami Safa, Sözde Kızlar, 34. § "Nurhan onunla dargındı ve gördüğü gazete manşetleri gergin vaziyetlerden bahsediyordu." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 4. § "... ları dahi en muteber gazetelerin kendi hakkındaki medayih ve sitayişine dair idi." -Ahmet Midhat Efendi, Demir Bey Yahut İnkişâf-ı Esrar, 37. § "Gazetelerin şeraiti hazatiye şeraiti iktisadiye dedikleri şeylerden öğreniyorlar." -Reşat Nuri Güntekin, Yaprak Dökümü, 8. § "Batının en ucundaki bir büyük devletin anne kraliçesi -gazeteler yazmıştı ki -onun için gözyaşı dökmüştü!..." -Ruşen Eşref Ünaydın, Hatıralar I, 23. § "Malumdur ki İstanbul'da her gün neşrolunan üç gazete var." -Sami Paşazade Sezai, Bütün Eserleri II, 14. § "Bütün Türklerin aynı lisanda birleşmelerinin kabil olduğuna bu gazetenin vücudu canlı bir delildi." -Ziya Gökalp, Türkçülüğün Esasları, 8. § "…kolunun altındaki dağıtma kartonunun içine gazeteleri yerleştirmekte." -Adalet Ağaoğlu, Toplu Oyunlar (Evcilik Oyunu, Tombala, Çatıdaki Çatlak), 48. § "Bunu bilmek ve bu büyük şehidin adını duyurmak için hiç olmazsa gazetemizde bir (şeref yeri) ayırmak istiyoruz." -Ahmet Rasim, Ramazan Sohbetleri, 60. § "Gazeteci veya televizyon proGramcısı olmak istediğini belirtti." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 172. § "Bir sabah gazetelerde büyük bir solcu hareketine ait bir haber gördü." -Necip Fazıl Kısakürek, Aynadaki Yalan, 91. § "Bazılarının ellerinde tespih ve bazılarında günlük bir gazetenin iç sayfaları vardı." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 20. § "Bu kez sade bir dille, gazete okuyucusunun anlayacağı anlatımda." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 333. § "Bunca yıllık mazi olan muteber bir gazeteyi, maceraya aTamam." -Attila İlhan, Kurtlar Sofrası, 24. § "Cumhuriyet gazetesinin 17 Ekim sayısında Bay Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Kaç mumluk aydın?" yazısını daha yeni okumuştum, baktım Allı yanımda."-Nurullah Ataç, Prospero ile Caliban, 40. 2. Gazetenin yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer.