Ancak Burak'ın kötü, Sabri'nin iyi vuruşları sonuç
getirici değildi.
However, Burak bad, Sabri was not generating good results strokes.
Kaynak: zaman-online.deBu noktada gelir
getirici aktiviteleri arttırmak zorundayız.
At this point, we have to increase income-generating activities.
Kaynak: tr.eurosport.comArtık ceviz, badem, kestane, ıhlamur ve her türlü gelir
getirici fidan dikiliyor.
Now walnut, almond, chestnut, linden trees planted all kinds of income.
Kaynak: haber3.comÇalıştığı sürece hiçbir şekilde dışarıda kazanç
getirici başka bir iş yapamıyor.
Work out in any way as long as it can not work any other gainful.
Kaynak: posta.com.trBöbrekleri öbür örgenlerden ayıran bir özelliği,
getirici ve götürücü olmak üzere iki öbek atar damarcık bulunmasıdır. gerek
getiriciKaynak: Böbrek fizyolojisiBu kaynaşma etkinlikleri yeni gökadada her iki gökadanın orijinal biçimlerine kıyasla farklı bir biçimsel yapıyı meydana
getiriciKaynak: Etkileşen galaksikarma tiplerdir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde şehirlerdeki hanlar ticaret ve konaklamak için yapılmış gelir
getirici vakıf yapılarıdır.
Kaynak: KervansarayNormal tuz; tam nötralleşme ürünü olup, meydana
getirici asit ve baz kuvvet olarak birbirine denktir. NaCl, NH 4 Cl, Na 2 SO 4, Na 2 CO 3
Kaynak: Tuz (kimya)İsmi hayvancılıkta bir galactogogue (süt artırıcı) olarak kullanılmasından dolayı latince gale(süt ) ve ega (
getirici) türetilmiştir.
Kaynak: KeçisedefiLopçuklar arası damarlardan
getirici damarlar ayrılıp yumakçık (glomerülus) yapısına girer. Damarlar, yumakçık içinde daha da küçük dallara
Kaynak: BöbrekFuat Bey, Bolu milletvekilliği sırasında Himaye-i Etfal Cemiyeti'ne gelir
getirici birçok çalışmanın adımını atmıştır. Bolu milletvekili
Kaynak: Fuat Umaydurumda olarak duran kulüp arazisinin Pazar yeri olarak düzenlenmesini sağlamış ve kulübe gelir
getirici ilk adımını gerçekleştirniş bulunmaktadır.
Kaynak: Lapta Türk Birliği SKNeclettin Sahir Bey'in kazanılacak olan milli istiklal mücadelemizin bolluk
getirici ve verimli olması nasıl mümkün olacaktır şeklindeki
Kaynak: Hacı Garip TanerBu hatalar, Alman kuvvetlerinin sonuç
getirici bir çevirme hareketiyle ileri çıkmış Sovyet birliklerini cephenin kalanından tecrit
Kaynak: İkinci Harkov MuharebesiLa Frugola ('altını-üstüne
getirici'), Talpa'nın karısı | mezzo-soprano | Alice Gentle | liman işçileri, balad şarkıları sözleri
Kaynak: Il tabarroÜlke için en önemli döviz
getirici kalemler arasında turizm sektörü sayılabilir. yıllarda başlayan süreç önemli bir döviz
getirici kalem olmuştur.
Kaynak: Senegal45 numaralı bölge, motor, bedenduyusal ve alt paryetal bölgelerden daha çok
getirici bağlantılar alan 44 numaralı alanla
Kaynak: Broca alanıŞirketlerin var olan bilgi sistemleri altyapısını e-imza uyumlu hale
getirici yazılım kütüphaneleri (applet ve API gibi). Güvenli zaman
Kaynak: Kamu Sertifikasyon Merkeziduyduğu “ortak amaçlar uğruna ortak tavır sergileme” kültürünün yerleşmesine, bu tarzdaki bir araya
getirici geceler vasıtasıyla ön ayak olmak.
Kaynak: Donizetti Klasik Müzik ÖdülleriPanzer Ordusu da kuzeybatıya yönelik olarak, sonuç
getirici bir kurtarma harekâtı ortaya koyamadılar. Mareşal Jukov, kısa bir mesaj
Kaynak: Kamenets-Podolski kuşatma halkasıtamamı çekici ve nano ve micro boyuttaki sistem parçalarının birbirine yapışmasını sağlayarak bu sistemleri işlemez hali
getirici niteliktedir.
Kaynak: KiraliteBu öğretide yılan masum üretken bereket
getirici bir dişi iyileştiriciyi sembolize eder ve zehirsiz olup insanlara yararlıdır.
Kaynak: Yeşilistan