Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

getirtmek ne demek?

- 3 sözlük, 3 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

getirtmek anlamı
(-i, -e) Getirme işini yaptırmak: "İstanbul'a telgraf çekip para getirtmekten başka çare yoktu." -A. Erhat.

Türkçe - İngilizce

getirtmek anlamı
fiil
1) send for
2) cause to bring
3) call up

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

getirtmek anlamı
Getirmek

Urfa

"getirtmek" için örnek kullanımlar

adlı bir şahıs bir kargo vasıtasıyla 40 bin adet makaron filtresi getirtmek istedi.

a person from a cargo wanted to drag them through the filter of 40 thousand pieces shrinked.

Kaynak: haberler.com

Amacı Yılmaz'la anlaşıp İstanbul'un en ünlü nazar değdiren çifti Neriman ve Hamdi'yi eve getirtmek ve Aslan'ı rahatsız etmektir.

The purpose of Istanbul's most famous evil değdiren to agree Yilmaz pair Hamdi Neriman and drag them home, and Aslan is uncomfortable.

Kaynak: haberturk.com

Amacı Yılmaz ile anlaşıp İstanbul'un en ünlü nazar değdiren çifti Neriman ve Hamdi'yi eve getirtmek ve Aslan'ı rahatsız etmektir.

The purpose of Istanbul's most famous evil değdiren to agree with Yilmaz pair Hamdi Neriman and drag them home, and Aslan is uncomfortable.

Kaynak: mersinim.net

Öte yandan işçi sıkıntısı çekilmektedir ki artık TC'den de getirtmek mümkün olmuyor çünkü oradaki şartlar düzeldi, burada bozuldu!

On the other hand, is a lack of workers that is not possible, because there is no longer TC'den send for the improved conditions, where the broken!

Kaynak: kibrispostasi.com

Bunu kutlamak için de Muslihittin'in yavuklusunu bulundukları köye gemiyle getirtmek ister. Lakin yolda, Philippe Villiers de L'Isle-Adam
Kaynak: Kurdoğlu Muslihittin Reis

Ön yükleme işlemcinin gerçekte ihtiyacı olmayan bir buyruğu, ana bellekten getirtmek istemesi durumudur. Buyruk ana bellekten geldiğinde,
Kaynak: Buyruk ön yüklemesi

Amaç, yarışmacının aradığı kişiyi tek telefon hakkı ile ikna edip istenilen kişiyi veya şeyi kısa bir sürede getirtmek. 30 dakika, 1 saat
Kaynak: Bi İş İçin Lazım

Kapıcı Musa, Muhammed'in "komşusu aç iken tok yatan bizden değildir" sözünü yerine getirtmek için, apartman sakinlerine çorba dağıtır.
Kaynak: Beşinci Boyut (film)

Ebeveyinleri böylelikle aile içindeki bir modaya daha uymuş oldular, çocuklarını artık evde değil hastanede dünyaya getirtmek.
Kaynak: Beatrice Mountbatten-Windsor

Özbekçe Vikipedisi'ni büyütmek ve daha kaliteli yapmak, hem de daha çok kullanıcıyı, özellikle yaz tatillerindeki öğrencileri siteye getirtmek.
Kaynak: Özbekçe Vikipedi

araştırması Filizofi Taşı 'nı bulmaktı ve Rudolf Avrupa'nın en iyi simyacılarını Edward Kelley ve John Dee sarayına getirtmek için para harcamadı.
Kaynak: II. Rudolf (Kutsal Roma İmparatoru)

Sara ile evlenen Sevi, bir rivayete göre, fakir Kudüs halkı için topladığı paraları Sara'yı getirtmek ve görkemli bir düğün yapmak için
Kaynak: Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Yahudilerin tarihi

Ailesini de Mısır'a getirtmek istemişti, ancak Tunus'tan deniz yolu ile Mısır'a gelen gemi bir kasırgaya yakalandı ve eşini ve iki oğlu
Kaynak: İbn-i Haldun

Ancak, aşırı tahribata uğramış Nişabur'da yiyecek sıkıntısı vardı, çevre vilayetlerden erzak getirtmek için Mesut, Selçuklu topraklarında
Kaynak: Gazne Devleti

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)