Ortalıkta
gezen ithamların aksine Demirel muhtırayı asla kabul etmiyordu.
Contrary to the allegation browsing around, never accept the memorandum did not Demirel.
Kaynak: sentezhaber.comİş güvenliği ve iş sağlığı çat kapı
gezen müfettişlerle denetlenecek.
Occupational safety and occupational health inspectors to check browsing the roof door.
Kaynak: timeturk.comEvleri de
gezen Özcan, sağlık durumları hakkında vatandaşlardan bilgi aldı.
Houses, browsing Ozcan, citizens were informed about their health status.
Kaynak: haberdar.comO yıllarda CHP'liyim, sosyal demokratım diyerek
gezen Ağbaba'ya sormak gerekiyor.
CHP'liyim those years, saying that the social democrat need to ask Ağbaba'ya browsing.
Kaynak: malatyaguncel.comHortum, kümülus bulutları ile bağlantılı olarak silindir şekilinde dönerek
gezen bir rüzgâr türüdür. Bu "hortum" bulutlardan yere kadar
Kaynak: Hortum (meteoroloji)Mustang (at), genelde Amerika Birleşik Devletlerinin batı eyaletlerinde sahipsiz, başıboş
gezen yabanileşmiş atlar. Ford Mustang , Ford
Kaynak: MustangKulaklı orman baykuşu (Asio otus), baykuşgiller (Strigidae) familyasından büyük, dimdik duran ve gece
gezen bir baykuş türü .
Kaynak: Kulaklı orman baykuşuWeb Robotu, İnternet üzerindeki web sitelerini otomatik olarak
gezen yazılım lara verilen genel addır. Çoğu zaman bir arama motoru nun
Kaynak: Web robotuArama robotu, web robotu , web crawler olarak da bilinir. Web 'i otomatik olarak
gezen bir program veya betik tir. Hedef bir adresten
Kaynak: Arama robotuYollarda
gezen bir varlıktır. Görenlere talih ve baht getirir. Uğur kelimesi buradan türemiştir. Etimoloji (Ug/Uğ) kökünden türemiştir.
Kaynak: UhurMÜNAZARA KONULARI çok
gezen mi çok bilir , çok okuyan mı ? ilk insanlar mı daha mutludur ,günümüzdeki insanlarmı ? savaşta bilgi mi üstündür
Kaynak: Münazara konuları