Bu nedenle oluşan güven kaybını
gidermek için çok mücadele ediyoruz.
For this reason, the loss of confidence in the struggle to resolve.
Kaynak: ntvspor.netBu süreci birlikte destekliyorsak, kaygıları
gidermek boynumuzun borcudur.
With this process is supported by our necks resolve debt concerns.
Kaynak: siyaset.milliyet.com.trBu sorunu
gidermek amacıyla caddenin iki tarafına kaldırım oluşturuyoruz.
In order to resolve this issue, create the pavement on both sides of the street.
Kaynak: haber3.comBu eksikleri
gidermek için elimden gelen çabayı harcayacağım.
This is my best effort to fill gaps in spend.
Kaynak: trtspor.com.trSigorta, risk lerin gerçekleşmesi sonucu doğabilecek zararları
gidermek için kullanılan mali araçtır. Sigorta sözleşmesi, sigorta
Kaynak: SigortaKozmetik, bir kimseyi daha çekici hale getirmek ya da görünüm sorunlarını
gidermek için kullanılan ürünleri, bakımları ve tedavileri
Kaynak: KozmetikMal, insan gereksinimlerini ve isteklerini
gidermek amaçlı somut araçlardır Hizmetten farkı olarak, mal olarak nitelendirilen her türlü
Kaynak: MalNikud (veya Nikkud, Niqqud, נִקּוּד) İbranice yazım da bir kelimenin telaffuz farklılıklarından kaynaklanan olası karmaşıklığı
gidermekKaynak: NikudXML dosyalarında taşınan verilerin nasıl yorumlanacağını tanımlayan dosya. DTD dosyalarının eksikliklerini
gidermek üzere geliştirilmiştir.
Kaynak: XSDLidocain genellikle kaşıntıyı
gidermek, yanma veya deri enfeksiyonlarını hafifletmek ve küçük cerrahi işlemlerde veya dişte anestezik
Kaynak: LidocaineGerilim giderme, talaşlı işlem, soğuk şekillendirme ve kaynak gibi ön imalat işlemleriyle meydana gelen iç kalıcı gerilimleri
gidermekKaynak: Gerilim gidermeSavaş kumanyası, askeri birlik lerin savaş alanındaki gıda gereksinimini
gidermek amacıyla hazırlanan paketlenmiş yiyeceklere verilen addır
Kaynak: Kumanyaişlemci lerde, yürütülen buyruk lardaki, aynı yazmaç ların tekrar kullanımından doğan sahte bağımlılıkları
gidermek için kullanılan bir yöntemdir.
Kaynak: Yazmaçların yeniden adlandırılmasıDekonjestan, burun tıkanıklıklarını
gidermek için kullanılan geniş bir ilaç sınıfıdır. Birçok farklı ilacı içeren bu sınıf ilaç lar
Kaynak: DekonjestanMevcut ekonomik sıkıntıyı
gidermek için II. Mahmud 'un 21. cülus yılında akıl edilen bu dahiyane buluş neticesinde %17 ila %22 arasında
Kaynak: Kara kuruşKükürt
gidermek bir maddeyi bileşiminde bulunan kükürtten ya da bir sülfürden arındırmak (dökme demirde bulunan kükürt kireç ferromanganez
Kaynak: KükürtKentin kaderi özellikle Amerikan İç Savaşı sırasında dünyadaki pamuk kıtlığını
gidermek amacıyla Çukurova'da gelişen pamuk üretimi ve
Kaynak: Mersin (il)Yetkililer bu sorunu
gidermek için Konya'ya yeni bir stadyum yapmaya karar verdiler ve stad kapasitesinin 42.000 olmasını kararlaştırdılar
Kaynak: Konya Atatürk StadyumuDışarıdan ateşlemenin mahzurlarını
gidermek için birbirine çarpan iki demirin çıkardığı kıvılcım la ateşlenen çakmaklı tüfekler yapıldı.
Kaynak: TüfekKanserin yol açtığı belirtileri
gidermek. Bazı kemoterapi uygulamalarının temel amacı hastanın yaşam niteliğini yükseltebilmek için ağrı
Kaynak: KemoterapiHalkta güven uyandırmayan Çar, toplumdaki huzursuzluğu
gidermek ve tepkileri yatıştırmak için reform sözleri verdi. Ancak sözler yerine
Kaynak: Vişne BahçesiAllah sizden günahı
gidermek ve sizi tertemiz kılmak istiyor." mealindeki 33. ayetini okumasını anlatır. Ehl-i Aba olayı, Şiilik teki
Kaynak: Ehli Aba HadisiOnları bekleyen ilk sorun geminin yaşam destek sisteminin çökmesi olur ve sorunu
gidermek için çalışmaya başlarlar. İlk parçada Stargate
Kaynak: Air (Stargate Universe)Yanlışlıkları ve hataları
gidermek amaçlı kulanılmaktadır ve birçok sanatçının daha kusursuz ayarlanmış kayıtlar yapmalarına olanak
Kaynak: Auto-Tune