Tabii ki de internete
gire bir şeyin asla çıkışı yoktur mutlaka yayınlanır.
Of course, there is no output would never do anything published on the internet on Enter.
Kaynak: haberciniz.bizHerkes ona
gire adım atsın.
Everyone just let him step on Enter.
Kaynak: haber3.comdakikada soldan ceza sahasına
gire Riki sol ayağıyla muhteşem bir füze çıkarttı ve Deportivo'yu öne geçirdi.
Riki entering the penalty area with his left foot from the left-minute spectacular and Deportivo'yu forward had a missile.
Kaynak: tr.eurosport.comBir arkadaşımızın yaptığı çalışmaya
gire Anayasa'daki yaklaşık bin 500 've' bağlacının bin tanesi gereksiz.
His work on Enter a friend about a thousand 500 Constitution 'and' connector thousand of them are unnecessary.
Kaynak: haber7.com1997–1998 sezonunda uluslararası düzeyde yapılan yarışmalar olan Junior Grand Prix yarışmalarına
gire Hill ve Agosto daha sonra ayrıldı.
Kaynak: Benjamin AgostoMrs Grosse mürebbiye ve çocuklar arasına
gire ve onları malikaneinin büyük ve ihtişamlı bahçelerini gezmeye davet eder. Mürebbiye bir
Kaynak: Kötülüğün Döngüsüİçmek ister bülbülün kanın meger bir reng ile Gül budağınun mizâcına
gire kurtara su. (Gül fidanı bir hile ile (meşhur gül ve bülbül
Kaynak: Su kasidesiMüzik listelerinde ilk 10'a
gire 'Sultans Of Swing'in de büyük katkılarıyla grup hem Amerika'da hem de İngiltere'de büyük başarı kazandı.
Kaynak: Dire Straitsgel ga gıııı-Napıyan(n genizden söylenir)-
gire günü(pazar günü)-bazar günü(çarşamba günü)Not(1):Köylüler yakınlarında bulunan asıl adı
Kaynak: Çayköy, Salihlizübeyir, hasan, agit erdem gelir daha sonrakadastro
gire ve toprak dağılımı yapılır hiç bir alevi muraba olmamıştır tüm söylentiler
Kaynak: Toprakkale, Hınıs