Benim, patrondenince yaşlı,
göbekli, kibirli biri gözümde canlandı.
It's me, patrondenince old, pot-bellied, one of the arrogant eyes brightened.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr60 yaşında kelli felli
göbekli amcalar Armani modelleri gibi ince kravat takar oldu.
60-year-old elderly person wearing a tie was as thin as pot-bellied uncles Armani models.
Kaynak: posta.com.trGöbekli aile babalarının çocuklarını eğlendirmek için oynadığı meşin yuvarlak, 1950 Dünya Kupası'nda bir ülkenin futbol kaderini değiştirebilirdi.
To entertain children of their father's family played a round-bellied roan, 1950 World Cup could change the destiny of a country's football.
Kaynak: tr.eurosport.com Noel Baba günümüzde kır saçlı, uzun kır sakallı, sevimli, koca
göbekli, tonton birisi olarak resmedilir. Beyaz tüyleri olan kırmızı bir
Kaynak: Noel BabaGenellikle sırtında keten bohçası, güleç ve koca
göbekli bir figür olarak tasvir edilen Milefo, Çin'de cömertliğin ve hoşgörünün
Kaynak: Gülen BudaApsisler, yapının cephesinde dışa doğru
göbekli bir yapı olabildiği gibi, bina içlerinde ya da dikdörtgen planlı duvarlarla da sarılı
Kaynak: Apsis (mimari öğe)"Ganesha;
göbekli, sarı veya kırmızı, dört kollu ve fil başlı tasvir edilir. Ayrınca bu tasvirlerde çoğunlukla ya bir fareye biner ya da
Kaynak: GaneşaSevimli,
göbekli, ama neşeli biri vardır karşımızda. Kocaman göbeğinin yanında kocaman gözlükler takar. Hatta kocaman papyonları bile
Kaynak: İbrahim SesigüzelSınıflandırma: Kahverengi
göbekli titi (Callicebus caligatus) Kahverengi titi (Callicebus brunneus) Coimbra titisi (Callicebus coimbrai)
Kaynak: SakigillerKatmer,
göbekli, bükme gözleme ve bazlama, köy halkına özgü başlıca unlu mamülleri oluşturmaktadır. Ayrıca sütlü oğmaç ve göce çorbası da
Kaynak: Gökbahçe, Seyitgazi