Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

göç ne demek?

 - 17 sözlük, 19 sonuç.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration Alm. Migration Fr. migration
1. Mevsim, iklim, besin miktarı vb. sebeplere dayalı olarak hayvanların habitat değiştirmesi. 2. Bitkilerin yeni alanlara yer değiştirmesi. Migrasyon.

BSTS / Coğrafya Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. corrent of migration Osm. muhaceret Alm. Wanderungsbewegungen Fr.courant migratoire
Çalışmak ve kendine daha iyi yaşama olanakları bulmak umuduyla, insanların oturdukları yeri bırakıp başka yörelere giderek orada kesin ya da geçici olarak yerleşmeleri.

BSTS / Histoloji-Embriyoloji Terimleri Sözlüğü

göç anlamı Lat.migratio
Embriyonal gelişim sırasında kimi hücrelerin bulundukları yerden başka bir yere amöboit hareketlerle taşınması olayı.

BSTS / İktisat Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration
İktisadi, siyasi veya sosyal nedenlerle bir yerleşim biriminden başka bir yerleşim birimine doğru gerçekleşen nüfus hareketleri.

BSTS / Kentbilim Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration Osm. muhaceret Alm. Wanderung, Bevölkerungswanderung Fr. migration, mouvement migratoire
Genellikle yerleşmek amacıyla, bir yerleşim yerinden bir başka yerleşim yerine, bir ülkeden bir başka ülkeye gitme eylemi.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

göç anlamı
bakınız» göçme.
göç anlamı Osm. muhaceret Fr.migration
(zooloji)

BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü

GöÇ. anlamı
bakınız» göğüs çekimi

BSTS / Tarih Terimleri Sözlüğü

göç anlamı Osm. Hicret, Hicret-i Nebevî
622 yılında Muhammet Peygamberin, İslâm takviminin başı sayılan, Mekke'den Medine'ye göç etmesi olayı.

BSTS / Toplumbilim Terimleri

göç anlamı İng. migration Osm. muhaceret Fr. migration
Bireylerin ya da toplumsal kümelerin yerleşmek üzere bir yerden başka bir yere gitmeleri.

BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration Osm. hicret Alm. Migration Fr. migration
YerAltındaki petrol ve gazların, bir yerden başka bir yere doğal olarak devimi.

BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration Osm. muhaceret Alm. Wanderung Fr. migration
Kuşların, geyiklerin, yarasaların, bazı balık ve böceklerin mevsim, iklim, besin miktarı v.b. ne göre çevre değiştirmeleri.

BSTS / Zootekni Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration
Göç etme.

Güncel Türkçe Sözlük

göç anlamı
is. 1. Ekonomik, toplumsal, siyasi sebeplerle bireylerin veya toplulukların bir ülkeden başka bir ülkeye, bir yerleşim yerinden başka bir yerleşim yerine gitme işi, taşınma, hicret, muhaceret: "Obalarının hâlâ arkası kesilmeyen göçleri devam etmekte idi." -S. Ayverdi. 2. Evden eve taşınma, nakil: "Her sene, zamanı gelince İstanbul'un mahallelerinde Boğaz'ın köylerine göçler başlardı." -A. Ş. Hisar. 3. Taşınma sırasında götürülen ev eşyaları. 4. hay. b. Kuşların, geyiklerin, yarasaların, bazı balık ve böceklerin mevsim, iklim, besin miktarı vb.ne göre çevre değiştirmeleri.

Kimya Terimleri Sözlüğü

göç anlamı İng. migration Alm. Wanderung Fr. migration
Herhangi bir kuvvetin etkisi Altında belli bir yönde taneciklerin, iyonların düzgün hareketleri.

Tarama Sözlüğü

göç anlamı
1. Kervan, kafile. 2. Merhale, konak. 3. Sefer.

Türkçe - İngilizce

göç anlamı
isim
1) migration
2) immigration
3) emigration
4) exodus
5) trek
6) expatriation
7) drift
8) transmigration
sıfat
1) migratory

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

göç anlamı
Ev eşyası: Göçümü topladım.

*Akyazı -Sakarya
-Rize ve köyleri
-Konya

göç anlamı
1. Et döğülen kütük. 2. Üzüm sıkılan tekne.

göç eş anlamlısı

ekonomik
sf. 1. Ekonomi ile ilgili olan, iktisadi: "Bugüne kadar ekonomik bakımdan ne sıkıntılar çektiğimizi bir biz biliriz." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Az masraflı, kazançlı, hesaplı, iktisadi. 3. mec. Kolay kullanılabilen: "Matematik dili ayrıca en ekonomik dildir." -H. Taner.
hicret
is. 1. Göç. 2. din b. ve tar. İslam takviminde tarih başı sayılan Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç etmesi: Hicretten yüz elli yıl sonra.
muhaceret
is. (muha:ceret) esk. 1. Göç, göçme. 2. huk. Yaşamakta olduğu ülkeden yabancı bir ülkeye uzun veya kısa süreli yerleşmek için gitme.
nakil
is. 1. Bir yerden alıp başka bir yere iletme, aktarma, taşıma, geçirme, aktarım. 2. Göç, taşınma: "İşte, nakil masrafı da avucumda, diyerek otuz lirayı saydı." -S. M. Alus. 3. Anlatma, söyleme, hikâye etme. 4. Bir görevden başka bir göreve atanma, tayin. 5. Yazı veya resmin aynısını başka bir şeyin üzerine yapma, kopya etme. 6. Başka dilden bir eseri kendi diline çevirme, tercüme etme.
nâkil
sf. (na:kil) esk. 1. Taşıyan, aktaran, geçiren. 2. Anlatan, hikâye eden. 3. fiz. İletken.
toplumsal
is. top. b. Toplumla ilgili, topluma ilişkin, içtimai, maşeri, sosyal: "Nihayet toplumsal çöküşün birey üzerinde yarattığı düşünsel, duyumsal karmaşaya geçilir." -S. İleri.

"göç" için örnek kullanımlar

Türkiye'nin göç politikası dünyaya örnek olacak bir politikadır.
Turkey's immigration policy is a policy that will be example to the world.
Kaynak: iha.com.tr
Şiddet, göç, adalet, sağlık ve siyaset üzerine de kafa yoruldu.
Violence, immigration, justice, health, and politics in the pondering.
Kaynak: e-haberajansi.com
O bakımdan Türkiye göç konusunda gerçekten son derece ileride.
In that respect really extremely in the future on the migration of Turkey.
Kaynak: haberciniz.biz
İçimizde hep yeni bir göç, yeni bir sürgün korkusu var sanki.
A new migration within us all the time, if there is a new fear of exile.
Kaynak: sabah.com.tr
Göç, dini, iktisadi, siyasi, sosyal ve diğer sebeplerle insan topluluklarının bir yerden bir başka yere gitmesi. Türkiye'de iç göç kırsal
Kaynak: Göç
Her sene dünyaca 50 milyar kuşun göç ettiği tahmin edilir. Bunlardan 5 milyarı Avrupa ile Afrika arasında göç eder. Küçücük kolibri
Kaynak: Göçmen kuşlar
gen alış verişidir Bir tür içindeki gen akışına örnekler, göçler ve bu göç sonrası gerçekleşen üremeler ile bitkilerde polen alış verişidir.
Kaynak: Popülasyon genetiği
Bu kavimlerin kendi yurtları dışındaki topraklara yönelmelerinin önemli nedenlerinden biri, Asya'dan batıya doğru göç eden kavimlerin
Kaynak: Barbar akınları
Tehcir veya Zorunlu göç, bir topluluğu yaşadığı yerden göç ettirme, göç etmesine sebep olma, sürme. Kökenbilim: (göç etmek) kelimesinden gelir.
Kaynak: Tehcir
Göç Destanı, bir Uygur destanıdır. birliğini koruyan tılsım bozulunca, yurtlarını bırakarak güney batıya doğru nasıl göç ettiklerini anlatır :
Kaynak: Göç Destanı
Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği, kısa adıyla Bal-Göç , Türkiye 'de Balkanlar 'dan göç eden ve Balkanlar 'da yaşamlarını
Kaynak: Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği
Hayvanlarda göç. Hayvan larda da çeşitli sebeplerden dolayı göçe rastlanmaktadır. Bunların bir kısmı geçicidir. Bir sebebe bağlı olarak ve
Kaynak: Hayvanlarda göç
Göç sırasına yıpranma riski artabilir, örneğin Akdeniz adalarında yaşayan ve güz mevsiminde göç eden tüneyen ötücü kuşları avlayıp
Kaynak: Kuşlarda göç
Osmanlı Devleti nde görülen başlıca göç tarzı ele geçirilen yerleşim birimlerinin yeniden canlanması amacıyla buralara yapılan nüfus
Kaynak: Osmanlı dağılma dönemi göç hareketleri
Göçmen (muhacir), bir ülkeden başka bir ülkeye yerleşmek amacıyla göç eden kişidir. Hukuki olarak göçmen veya göçmenler, en az iki ülkeyi
Kaynak: Göçmen
Hint-Aryan, günümüzdeki Hindistan sınırlarının kuzeyinden Avrupa 'ya göç etmiş ırktır. Göç MÖ 300 yıllarına tarihlenmektedir.
Kaynak: Hint-Aryan
Göçmen balıklar, düzenli periyodlarla göç eden bazı balık türlerine denir. Balıkların büyük bir kısmı, örneğin alabalık lar oldukça
Kaynak: Göçmen balıklar
Çveneburi (Gürcüce : ჩვენებური), kökleri Acara bölgesine dayanan ve Türkiye 'nin çeşitli yerlerine göç eden Müslüman Gürcüler in
Kaynak: Çveneburi
1917 yılında İskoçya'dan ABD'ye göç eden B.C. Forbes tarafından kurulmuştur. Onun ölümünden sonra oğlu Bruce şirketin başkanı olmuştur.
Kaynak: Forbes
Köy nüfusu il merkezine yakınlık nedeniyle sürekli göç etmektedir. Göç etmeyen nüfus ise genelde köyün genelini oluşturan üst yaştaki ebe
Kaynak: Gevrek, Yozgat
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.