Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

görece ne demek?

- 2 sözlük, 4 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

görece anlamı
sf. Bir şeye göre olan, varlığı başka bir şeyin varlığına bağlı olan, kesin olmayıp kişiden kişiye, zamandan zamana, yerden yere değişebilen, bağıl.

Yerleşim Birimleri Sözlüğü

Görece anlamı
Diyarbakır ili, Ovabağ bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Görece anlamı
İzmir ili, Emiralem bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Görece anlamı
İzmir ili, Menderes ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

görece eş anlamlısı

bağıl
sf. 1. Görece. 2. is. fiz. Kendine özgü bir kımıldanışı olduğu hâlde başka bir cisme uyarak sürüklenen cismin görünürdeki kımıldanışının niteliği.

"görece" için örnek kullanımlar

Metakurmaca bunlardan eğlenceli ve görece olarak daha popüler olanı.

Metakurmaca one of these fun and relatively more popular.

Kaynak: ntvmsnbc.com

Evet, Chavez, yerel ölçekte görece katılımcı süreçler işletmişti.

Yes, Chavez, a relatively participatory processes at the local level işletmişti.

Kaynak: hurriyet.com.tr

Tabi görece daha zengin bir sene yaşanmış olmasının da etkisi var bunda.

Of course, the effect is relatively rich have taken place in that year.

Kaynak: blog.radikal.com.tr

Aşağı yukarı 6 aydan beri Euro bölgesinde görece istikrar sağlanmıştı.

Was achieved relative stability in the euro area since the up and down more than 6 months.

Kaynak: londragazete.com

Polimer (Yunanca : poli "çok", meros "parça"; çok parçalı anlamında),monomer denilen görece küçük molekül lerin birbirlerine tekrarlar
Kaynak: Polimer

Kült film (İngilizce: Cult film) sadık, tutkulu ama görece az sayıda bir hayran kitlesine sahip filmler için kullanılan bir terimdir. Kült
Kaynak: Kült film

Ünlü, sesli veya vokal; ses yolu görece açık durumda iken, ses telleri nin titreşmesi ile (duyulabilecek şekilde) bir engele takılmadan
Kaynak: Ünlü (dil bilimi)

Hücre biyolojisi 'nde vezikül özdekleri (ing:substance) depolayan veya taşıyan kapalı zardan oluşan, görece küçük hücre içi bir kesedir.
Kaynak: Vezikül

Koy, göl, deniz veya okyanusların karaların içine doğru yaptığı görece sığ girinti. Küçük koylar Fırtınalı havalarda deniz taşıtlarına
Kaynak: Koy

Bireycilik, bireyin özgürlüğüne büyük ağırlık veren ve genellikle kendine yeterli, kendi kendini yönlendiren, görece özgür bireyi ya da
Kaynak: Bireycilik

Sazlık kedisi (Felis chaus), görece uzun bacaklı ve kısa kuyruklu bir yaban kedisidir . Asya 'nın nemli bölgeleri bu kedinin mekânıdır.
Kaynak: Sazlık kedisi

Lehimleme iki ya da daha fazla sayıda metal parçanın, görece düşük erime sıcaklığına sahip bir dolgu metali eritilip bağlantı yerine
Kaynak: Lehimleme

İlk kez 1984 yılında görece genç ve sıcak bir yıldız olan Vega (A tipi, 26.4 ışık yılı uzaklıkta) çevresinde gözlenen Toz diski daha
Kaynak: Güneş dışı gezegenler dizini

Elektrik yükleri ve görece büyük kütleleri sayesinde, kolayca gözlemlenebilir; fakat ortaya çıktıktan sonra büyük bir hızla veya kısa bir
Kaynak: Tau

Dil bilimi nde, bazı hece lere veya sözcük lere görece daha fazla önem yüklemektir. Sözlü anlatımlarda ise vurgulanan hece ya da sözcüğün
Kaynak: Vurgu

aylarının aşırı soğuklarından etkilelen göçebe yaşam tarzını benimseyen insanların gittikleri, daha sıcak olan görece alçak rakımlı bölgelerdir.
Kaynak: Kışlak

Arabidopsis thaliana, turpgiller (Brassicaceae) familyasından görece sık rastlanan bir bitki tür ü. İlk kez onaltıncı yüzyılda Johannes
Kaynak: Arabidopsis thaliana

330 MIy çapıyla diğer yerel süperkümelere görece olarak özellikle büyük olarak kabul edilmektedir. Süperkümelerin kendileri kadar büyük
Kaynak: Herkül Süperkümesi

Apatit kristal de bulunan OH −, F −, veya Cl − iyon larının görece oranlarına göre adlandırılan hidroksiapatit , florapatit , ve klorapatit
Kaynak: Apatit

Gecekondulaşma kitlesel göç hareketleri ile birlikte ülkenin görece daha gelişmiş şehirlerinin eski ve kenar mahallerine veya bölgelerine
Kaynak: Gecekondulaşma

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)